Kıymet Kaya'nın yüzünü bu hale getiren sahte doktora hapis cezası

Kıymet Kaya adlı kadın, 2013 yılında İstanbul'un Bakırköy ilçesinde bir güzellik merkezinde yüzüne dolgu yaptırdı. Bir süre sonra yüzü morararak şişen ve yüzünden irin akmaya başlayan Kaya, operasyonu yapan sahte doktor Banu Mülhim'den şikayetçi oldu. Sahte doktorla ilgili davada karar çıktı ve Banu Mülhim, 3 yıl 4 ay hapis cezası aldı.

Google Haberlere Abone ol
Kıymet Kaya'nın yüzünü bu hale getiren sahte doktora hapis cezası

2013 yılında İstanbul'un Bakırköy ilçesinde güzellik merkezinde uyguladığı yanlış tedavi sonucu Kıymet Kaya'nın (47) yüzünü tanınmaz hale getirdiği ve sahte diplomasıyla kendisini doktor olarak tanıttığı iddia edilen tutuksuz sanık Banu Mülhim, "Nitelikli dolandırıcılık" ve "Taksirle yaralama" suçlarından toplam 3 yıl 4 ay hapis ve 3 bin 340 lira adli para cezasına çarptırıldı.

Sanık Mülhim hakkında daha önce verilen beraat kararı Bölge Adliye Mahkemesi tarafından bozulmuştu. Davanın ardından konuşan Kaya, "Aldığı ceza onun için yeterli mi? Hayır kesinlikle değil. Bana ve bir sürü insana ağır mağduriyetler yaşattı. Ben bunların izini ömür boyu yüzümde taşıyacağım. Her sene yüzümde eriyen yerleri doldurtmak zorundayım" dedi. 

Bakırköy'de 2013 yılında bir güzellik merkezini işleten ve ofisinin duvarına iddiaya göre sahte tıp diploması asan Banu Mülhim, yüzündeki lekeleri tedavi ettirmek isteyen Kıymet Kaya'nın karın bölgesinden liposuction yöntemiyle yağ alarak yüzüne enjekte etti ve Kaya'nın yüzünü tanınmaz hale getirdi. Bir süre sonra yüzü morararak şişen ve yüzünden irin akmaya başlayan Kaya, Banu Mülhim'den şikayetçi oldu. Hazırlanan iddianamede Banu Mülhim hakkında "Dolandırıcılık" suçundan 5 yıl, "Taksirle yaralama" suçundan da 1 yıl hapis istemiyle dava açıldı.

SANIK SUÇLAMALARI KABUL ETMEDİ 

Bakırköy 32. Asliye Ceza Mahkemesi'nde yapılan yargılamada sanık Banu Mülhim, çalışanlarının Kıymet Kaya'ya 5 seans radyo frekans cihazı ile cilt ütüleme işlemi ve ozon sauna işlemi yaptıklarını belirterek Kaya'nın kendisine iftira attığını söyledi. Suçlamaları kabul etmedi. Güzellik merkezi çalışanlarından olan tanık Emine Aşık Kılıç ise ifadesinde sanık Mülhim'in kendisine doktor ve plastik cerrah olduğunu söylediğini hatta duvarında İstanbul Üniversitesi diploması asılı olduğunu belirtti.

 BERAAT KARARI BOZULDU

Mahkeme sanık Mülhim'in "Dolandırıcılık" suçunun unsurları oluşmadığı gerekçesiyle, "Yaralama" suçundan da delil elde edilemediğinden beraatine karar verdi. Şikayetçi Kıymet Kaya'nın avukatı İsmail Şahin beraat kararını temyiz etti. Bölge Adliye Mahkemesi 21. Ceza Dairesi suçun "Nitelikli dolandırıcılık" olabileceğini, bu suçun da ağır ceza mahkemesinde yargılanması gerektiğini belirterek beraat hükümlerinin bozulmasına karar verdi.

SAHTE DOKTORA 3 YIL 4 AY HAPİS

Beraat karının bozulmasının ardından Bakırköy 24. Ağır Ceza Mahkemesi'nde sanık tekrar hakim karşısına çıktı. Savunma yapan sanık Banu Mülhim, bu kez Kıymet Kaya'nın kendilerine geldiğinde yüzünde zaten yanık lekesi ve çukurlar olduğunu, mağdurun yüzündeki hasarların kesinlikle kendi işleminden kaynaklanmadığını söyledi. Davayı karara bağlayan mahkeme heyeti, sanığın "Nitelikli dolandırıcılık" ve "Taksirle yaralama" suçlarından toplamda 3 yıl 4 ay hapis ve 3 bin 340 lira adli para cezasına çarptırılmasına hükmetti.

"HER SENE YÜZÜMDE ERİYEN YERLERİ DOLDURTMAK ZORUNDAYIM"

Duruşma sonrası açıklama yapan Kıymet Kaya, "9 yıl sonunda davamız nihayete erdi. Yalnız aldığı ceza onun için yeterli mi? Hayır, kesinlikle değil. Bana ve bir sürü insana ağır mağduriyetler yaşattı. Ben bunların izini ömür boyu yüzümde taşıyacağım. Hala devam eden tedavilerim var. Ömrüm boyunca bu tedavileri görmeye mecburum artık. Her sene yüzümde eriyen yerleri doldurtmak zorundayım. Sanık çok az bir cezayla kurtuldu. Pek çok kadını mağdur etti. Kadınların hayatını perişan etti. Niçin ? Daha fazla para kazanmak için. Hiç alanı olmadığı halde, sahte estetisyen ve plastik cerrahı diplomasıyla klinik açıp bu kadar insanın hayatını zehir etti. Bize kendini Türkiye'nin sayılı plastik cerrahlarından biri gibi tanıttı. Duvarında asılı bir sürü diploması vardı. Bunları gösterip 'Ben buradan mezunum, bu kadar iyi bir doktorum' diyordu. Kaliteli hastanelerin isimlerini vererek 'Bugün ameliyatım buradaydı, bugün şu hastaya bu işlemi yaptım' diye konuşuyordu. Böyle insanların gözünü boyuyordu" diye konuştu. DHA

Sıradaki Haber İçin Sürükleyin