Kılıçdaroğlu'nun 'İktidarı değiştireceğiz' sözleri... Bakan Soylu: Millet seni değiştirecek farkında değilsin

Süleyman Soylu, İçişleri Bakanı olarak, CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu'nun sözlerine tepki göstererek, "İktidarı değiştireceğiz" şeklindeki açıklamalarının yanlış olduğunu belirtti. Soylu, "Millet seni değiştirecek farkında değilsin." dedi.

Google Haberlere Abone ol
Kılıçdaroğlu'nun 'İktidarı değiştireceğiz' sözleri... Bakan Soylu: Millet seni değiştirecek farkında değilsin

AK Parti Bayrampaşa teşkilatının sahur programına katılan Bakan Soylu, ülke genelinde uyuşturucuyla mücadelede kullanılan stratejiye ve gelinen noktaya ilişkin bilgi verdi.

Soylu, "En çok ikinci kullanılan yer baktık ki neresi? metruk binalar. 124 bin metruk bina tespiti yaptık bütün Türkiye'de. Bunun 95 binini yıktık. 15 bin de rehabilite yaptık. 14 bininde yıkım ve rehabilitasyon işlemleri devam ediyor ve yüzde 34 oranında olan mevcut binalarda kullanma oranı şu anda yüzde 20'ler seviyesine düştü. Yine bütün bunlarla metruk binaları basıyoruz. Annelerle ilgileniyoruz." diye konuştu.

Bağımlılıkla mücadelede Avrupa'nın ve Amerika'nın sınıfta kaldığını dile getiren Soylu, şöyle devam etti:

"Almanya Sağlık Bakanı belli bir miktarda eroinin, esrarın ve diğer uyuşturucu maddelerin kullanabilmesine izin veriyor. Şırıngayı bedava veriyorlar. Narkoz shoplar açıyorlar. Yani gidip alışveriş yapıyorsun, oturuyorsun ve orada bir miktar içiyorsun. Ben Hollanda'ya gittim oradaki İçişleri Bakanı'nı ziyarete. Yolda baktım adamlar içiyorlar. Kimse de ses çıkarmıyor. Teslim olmuşlar engelleyemiyorlar çünkü ancak büyük mal operasyonları yapıyorlar. Kanun çıktı şöyle söylüyor; artık hakim 48 saat içinde resen tedavi uygulamasını başlatabilecek. Bu çok önemli bir şeydir. İki, özellikle dünyadan Avrupa'dan ve Batı'dan tarafımıza sevk edilen kimyasal uyuşturucularla ilgili metamfetamin, captagon, aynı zamanda ekstazi türü kimyasal sentetiklerle ilgili alt taban 10 yıldan ceza tabanı 15 yıla çıktı. En önemli meselelerden bir tanesi cezaevlerinde, uyuşturucudan 126 bin kişi yatıyor. En çok yatan uyuşturucu. Cezaevinde rehabilitasyona başlıyoruz. Bu da devrim gibi bir karardır. Bazı cezaevleri sırf bu işin rehabilitasyonu için yapılacak."

Diyarbakır'da yapılan 50. kökünü kurutma operasyonuna katıldığını ve bundan sonra yapılacak olanlara da katılacağını belirten Soylu, cuma günü Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'a cumartesi gecesi Bayrampaşa'da sahur programına katılacağını söylediğini aktardı.

"En önemli meselelerden biri enerjidir"

Bakan Soylu, "Eğer tam bağımsız olmak istiyorsanız en önemli meselelerden bir tanesi enerjidir. Türkiye bir nükleer santrale başlayacak. Mersin'de nükleer santral yapılacak. Tayyip Erdoğan kararını vermiş, imzasını atmış. Size muhtıra veriyoruz diyor, yapmayın. Niçin? Elimizi elin adamına açacağız da onun için. Ama onlar tabii bu milletin çok çalıştığı ve duasının bereketli olduğunu bilmediği için. Sakarya'da gaz sahasından doğal gaz çıkacağını da hesap etmediler. Hesap etselerdi belki oranın kazılmasını engellerlerdi. Aynı zamanda bir taraftan terörü fişekledikleri için. Gabar'ın terörden temizleneceğini hesap edip orada Bayrampaşa'da oturan Esma Çevik kızımızın isminin verildiği o kuyulardan petrol fışkıracağını ve hem de kaliteli petrol. Öyle işlenen rafineri petrol değil yani. Koy çalışsın. Bu kadar kaliteli bir petrol çıkacağını hesap edemediler. Hesap etselerdi Amerika bir şekilde o tezgahı da bir şekilde başka bir noktaya evirmek isteyebilirdi. Şimdi Avrasya'ya itiraz ettiler. Peki Avrasya bugün çalışıyor mu? Marmaray'a itiraz ettiler. Bugün çalışıyor mu? Kuzey Marmara yoluna itiraz ettiler. Su havzaları ormanlar diye hepiniz hatırlıyorsunuz. Peki çalışıyor mu? Hepsi çalışıyor. Buna ne denilir biliyor musun? Oh denir." diye konuştu.

Soylu, Türkiye'nin savunma sanayisinde kendi araçlarını ve silahlarını ürettiğine dikkati çekerek, "Sonra kalkmış Kılıçdaroğlu diyor ki iktidarı değiştireceğiz. Ya millet seni değiştirecek farkında değilsin. Bazıları en son öğrenir ya başına geleceği, zannediyorum o en son öğrenenlerden birisi olacak kendisinin değişeceğini. 14 Mayıs akşamı o zaman da oturur mutfakta videosunu çekmeye devam eder. Olur mu? Çok büyük, çok büyük başarıların Türkiye'nin altyapısını o kadar güçlendirdiniz ki bir fiskeyle, Türkiye'nin yıkılamayacağını bütün dünyaya kabul ettirdiniz. Altyapılarıyla bugün ATAK helikopteri yapıyor muyuz? Bugün İHA-SİHA yapıyor muyuz?" dedi.

Yolu baştan aşağıya bir gezdik. En ortasına geldik. Tekrar geri döndük. Orada Reşat Paşamızla komutanlarımızla oturduk ne yapabiliriz diye düşündük. Tunceli'den Pürümür'e kadar o vadinin bütün her tarafını 23 kuleyle donattık. 3,5 ayda kuleleri bitirdik. O gün bugündür Tunceli-Pülümür yolundan herkes özgür ve hür bir şekilde geçiyor. Geçen ay etkisiz hale getirdiklerimizle beraber Tunceli'de terörist kalmadı. Orayı da temizlemiş olduk. Bugün Tunceli'de turizm var, eğitim var, sağlık var, huzur var ve sadece PKK değil, DHKP-C, TKP/ML hepsini tasfiye ettik. Şimdi Munzur'un tepesiyle Erzincan arasında 3 terörist var. Onları yakalayacağız veya teslim olacaklar."

"Bu millet Kemal'e de bay bay diyecek"

Bugün Ayasofya'da sadece namaz kılınmadığını söyleyen Soylu, şu değerlendirmede bulundu:


"Cumhurbaşkanı'mız Recep Tayyip Erdoğan'ın sayesinde biz Ayasofya'da sadece namaz kılmıyoruz. İnsanlar ibadet etmiyor. Dünyaya bayrak çektik biz Ayasofya ile. Siz ne yaptınız? Tayyip Erdoğan ne yaptığını biliyor. Bunlar hayal edemeyeceğimiz gelişmelerdi. Herkesin birbirine sus, sakın bunları konuşma dediği gelişmelerdi. Araba üreteceğiz biz. Araba üretecek kim varsa, adamı kafasından ters çevirirlerdi Türkiye'de. Bugün Kılıçdaroğlu diyor ki 'geziyor, siyaset yapıyorlar TOGG'larla beraber.' Kılıçdaroğlu sana söylüyorum, biz bu seçimi bu milletimizin o yüksek ferasetiyle o kadar güçlü kazanacağız ki bu millet Kemal'e de bay bay diyecek. Bize gitsinler diyorlar. Biz gideceğiz de kim gelecek? Aile yapımızı bozmak isteyen her belediyede acaba bir LGBT bürosu kursak da bu milletin aile yapısını bozsak diye çaba harcayan ve özellikle LGBT'ye karşı yapılacak her şeye iktidara gelince yasak edileceklerini ifade eden ya o zaman ilk önce kendi evinden başla kardeşim. Bu milletin huzuruyla, ailesiyle, aile yapısıyla ne uğraşıyorsun ya? Kendi evinden başla. Madem aynı cinslerin evliliğini istiyorsun, kendi evinden başla. Bu milletin başına niye musallat oluyorsun. Müslümanlığımıza, inancımıza, değerlerimize, milliyetimize, geleneğimize niye musallat oluyorsun ya? Madem bu işe meraklısın. Hadi belediyeleri yapsalardı ya. Öyle fırsat vermeyiz. Biz gideceğiz. Bu LGBT'ciler gelecek. Aynı cinslerin evlenmesini isteyenler gelecek. Tövbe estağfurullah ya."

"Bunlar müstemleke valisi olmak istiyorlar"

Bakan Soylu, "Bunlar Türkiye'yi pazarlamaya çıkmışlar. Bunlar Cumhurbaşkanı olmak istemiyorlar. Bunlar müstemleke valisi olmak istiyorlar, bu kadar basit. Bunların hürriyetten, bağımsızlıktan her birinin hiçbir nasibi olmadığı bu süreç içinde çok net anlaşıldı. Bir tanesi de diyor ki ben diyor o altın masa var ya hani birbirlerine yumruk attılar, kavga ettiler, masa öbür tarafa indi. Aday açıklama yaparken yüzü öyle bir olmuş ki çarşamba pazarına dönmüş. Öyle denmez mi? Peki ne diyor? Diyor ki seçimin sonuna kadar dondurdum diyor problemleri. Çünkü seçimin sonundan sonra kavgaya devam edecek. Sonra nasıl güya hükümet olacaklar. At pazarlığı yapacaklar. Ben söylüyorum. Dünyada birlikte olduğu herkese kazık atmıştır, herkesi satmıştır. Ben iyi tanırım diyorum. Bana inanmıyorlar. Sonra başlarına gelince diyorlar ki Süleyman Soylu haklıymış. İyi tanıyormuş diyorlar." dedi.

Türkiye'de başörtüsünün kamunun her alanında var olduğunu dile getiren Soylu, "Türkiye'de demokrasinin ne olduğunu, özgürlüğün ne olduğunu insanların eşit vatandaşın ne olduğunu Tayyip Erdoğan bütün dünyaya ve bu millete, bu ülkeye etrafımızda bütün coğrafyaya göstermiştir. Sizin ortaya koyduğunuz iradelerle bütün bu badirelere rağmen. Kılıçdaroğlu çıkıyor ne diyor? Şehir hastaneleri israf yapmayın. Ne oldu? Hep beraber salgını gördük mü? Görmedik mi? Gördük değil mi? Salgında o bahsettikleri, büyüttükleri Amerika var ya Avrupa. Hastanelerine insan alamadı yaşlılarını ölüme terk ettiler. Bizim polisimiz, jandarmamız öğretmenimiz, imamımız Allah razı olsun. Devlet görevlilerimiz yaşlılarımızın vefa gruplarıyla beraber evlerine gittiler. Maaşlarını götürdüler. Bakkal alışverişlerini yaptılar. Eczane alışverişlerini yaptılar. Ne ihtiyaçları varsa gördüler, görmeye devam ediyorlar. O kadar basit. Onlar hastanelerde ölüleri paket yapıp morglara koydular. Tayyip Erdoğan'ın yaptığı beş yıllık hastanelerde millet Allah bu devletten ve Tayyip Erdoğan'dan razı olsun dedi." ifadelerini kullandı.

Kaynak: A.A
Sıradaki Haber İçin Sürükleyin