CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu, İstanbul Büyükşehir Belediyesi iştiraklerinden İstanbul Halk Ekmek’in dördüncü fabrikası, ‘Ahmet İsvan Halk Ekmek Fabrikası’nın açılış törenine katıldı.
Törene; İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanı Ekrem İmamoğlu’nun yanı sıra; CHP Genel Başkan Yardımcıları Seyit Torun ve Yüksel Taşkın; TBMM Başkanvekili ve CHP Kocaeli Milletvekili Haydar Akar, CHP İstanbul Milletvekilleri Sezgin Tanrıkulu, Gürsel Tekin; CHP İstanbul İl Başkanı Canan Kaftancıoğlu, İYİ Parti İstanbul İl Başkanı Buğra Kavuncu katıldı.
AKŞENER'İN MESAJI OKUNDU
Törende, İYİ Parti Genel Başkanı Meral Akşener’in mesajı okundu. Akşener, mesajında; şu değerlendirmeleri yaptı:
“Şanlı zaferi ile bizleri gözbebeğimiz İstanbul’a kavuşturan Fatih Sultan Mehmet Han’ın, bir bilim, kültür ve sanat yuvası olarak emanet ettiği şehrimizi; İstanbul’un her daim Türk yurdu olarak kalacağını tüm dünyaya hatırlatan Gazi Mustafa Kemal Atatürk’ümüzün, ‘Türkiye Cumhuriyeti’nin temeli kültürdür’ vizyonu ile koruyor, yaşatıyor ve yeniliyorsunuz. İşte bu bir millete layıkıyla nasıl hizmet edileceğinin en anlamlı göstergesidir. Bir şehre hizmet etmek yalnızca vatandaşlarına değil; taşına, toprağına, doğasına, hayvanına, tarihine, kültürüne de hizmet etmek; onları da korumak ve yaşatmaktır. İstanbul’umuzun ihtiyacı olan her alanda milletimize hizmet etmek için gösterdiğiniz üstün çaba ile üzerinde yaşadığımız topraklarda yaklaşık 1500 yıl önce yapılmış olan Yerebatan Sarnıcı’nı büyük bir emekle gerçekleşen çalışmalarınızı koruyarak gelecek nesillere taşıdığınız, milletimizin ihtiyaçlarını gözeterek, Ahmet İsvan Halk Ekmek Fabrikası’nın açılışını gerçekleştirdiğiniz için şahsınız başta olmak üzere özveriyle, azimle ve kararlılıkla çalışan İstanbul Büyükşehir Belediyesi’nin bütün birimlerine teşekkür ediyorum.”
Kılıçdaroğlu, İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanı İmamoğlu’nun açıklamalarının ardından yaptığı konuşmada; şunları söyledi:
“BÜTÜN TÜRKİYE’DE BU ANLAYIŞI EGEMEN KILACAĞIZ
"Büyük emek harcıyorsunuz. Alın teri döküyorsunuz. Çabalarınızın sonucunu İstanbullular takdir ediyor. Büyük baskılar gördüğünüzün farkındayım. Engellenmek istendiğinizin de farkındayım. İstanbul gibi rant yaratan bir kentin sosyal demokrat bir belediye başkanı tarafından yönetilmesinin hazmedildiğinin de farkındayım. Ama bütün bunları aşacağız; sadece İstanbul’da değil, bütün Türkiye’de bu anlayışı egemen kılacağız. Herkesin emin olmasını isterim.
"EKMEĞİN, HER EVE ÖNKOŞULSUZ GİRMESİ LAZIM"
Bizim kültürümüzde ekmek, nimettir. Yere düştüğü zaman alırız, öper başımıza koyarız. Ekmeğin girmediği hiçbir ev yoktur. Ekmeğe saygının duyulmadığı hiçbir ev yoktur. Ekmeği kutsayan ve o gelenekten gelen bir toplumuz. Bu kadar değer verdiğimiz ekmeğin, her eve önkoşulsuz girmesi lazım. Yani pahalı olmaması lazım, insanların bunu rahatlıkla satın alabildikleri bir ekonomik güce kavuşmaları lazım. Ama öyle bir tablo yaşıyoruz ki evlere ekmek giremiyor, insanlar evlerine ekmek bile alamıyorlar.
"HİÇBİR ÇOCUK YATAĞA AÇ GİRMEYECEK"
Bir ahdim vardı. Onu her ortamda dillendirdim. Bizim belediye başkanlarımızın görev yaptığı yerde, hiçbir çocuk yatağa aç girmeyecek, diye. Bunu Allah nasip eder, milletin oyları ile göreceksiniz bütün Türkiye’de gerçekleştireceğiz. Her evde huzurun, bereketin, sevginin, saygının, hoşgörünün olduğu bir iklimi Millet İttifakı olarak yaratacağız. Bizim ahdimizdir bu. Bunu yapacağız. Kavgasız bir toplum, kendi içinde barışık bir toplum; herkesin inancına, kimliğine saygı duyulduğu bir toplum… Herkesin yaşam tarzına saygı duyduğumuz bir toplum. Bunu yaratacağız. Beraber yapacağız. Demokrasi, sevgi, hoşgörü içinde yapacağız. Kinden, öfkeden, intikam duygusundan uzaklaşarak yapacağız. O duyguları ruhumuzdan söküp atacağız.
"UMUDU TÜRKİYE SATHINDA BÜYÜTECEĞİZ"
"Ayrıştık, kavga eden bir toplum haline geldik; biliyorum. Kadın cinayetlerinin arttığını da biliyorum. Yoksulluğun derinleştiğini de biliyorum. Ama Sayın Başkan dedi ki, ‘asla biz umutsuz değiliz’ dedi; ‘bütün baskılara rağmen umudu büyütüyoruz.’ Aynı umudu Türkiye sathında da büyüteceğiz, umudu güçlendireceğiz. Herkesin bundan emin olmasını isterim.
150 günde, 150 proje… Sayın Başkan dedi ki, ‘bizi yalnız bırakma.’ ‘Bizim açılışlarımıza gel.’ ‘Güzel hizmetler yapıyoruz.’ Evet, güzel hizmetler yapılıyor. İstanbul’a hizmet etmek, aynı zamanda, Türkiye’ye hizmet etmek demektir. Çünkü 80 ilin bileşkesi, 81. ilde, yani İstanbul’da zaten kucaklaşıyor. 80 ilden gelen yurttaşlarımız burada. Zaten, İstanbul’a fazla geliyorum. İstanbullularla kucaklaşıyorum. İstanbul’daki Karslılarla da, İstanbul’daki Hakkarililerle, Rizelilerle… Herkesle Edirne’den tutun İzmir’e kadar; herkesin buluştuğu bir mekan. Üç büyük imparatorluğa başkentlik yapmış bir İstanbul, kadim bir şehir. Taşı toprağı bereketli, ‘altın’ diye tanımladığımız bir kent. Bu kente hizmet etmek, olağanüstü güzel bir görev. Aynı zamanda verdiğiniz her hizmeti takdir etmek de sadece siyasetçilerin değil, bu kentte ve İstanbul’da değil Türkiye’de yaşayan herkesin de size, bir anlamda gönül dolusu, teşekkür etmesi lazım. Bunu da açık yüreklilikle ifade etmek isterim.
"BU KENTE HİZMET ETMEK, OLAĞANÜSTÜ ÇABAYI GEREKTİRİYOR"
Sayın Başkan, 16 milyonluk bir kenti yönetiyorsunuz. ‘16 milyon’ diyoruz ama, aslında 20 milyonun üstünde bir nüfus var burada. Bu kente hizmet etmek olağanüstü çabayı gerektiriyor. Bu kente hizmet etmek için aynı zamanda liyakatli kadrolarla çalışmak gerekiyor. Buranın temelini attığımız süreçle bitti sürece baktığımız zaman liyakatli kadrolarla, kararlı kadrolarla azimli bir ekiple çalıştığınızı görüyoruz.
"HALK, HAKKINI VE DESTEĞİNİ VERİR"
Bu çerçevede yine bütün İstanbulluların huzurunda teşekkür etmek isterim. Çalıştığınız sürece göreceksiniz. Bu halk kadirşinastır. Halk, hakkını ve desteğini verir. Bu çerçevede bakmak lazım, bu çerçevede çalışmak gerekiyor.
"ADALETİ SAĞLAYACAĞIZ HER ALANDA"
Adaletle yönetmek. Şu anda Türkiye’nin en çok ihtiyaç duyduğu alan adalet. Hapishaneleri tıkabasa doluysa, adalet yoktur. Gazeteciler hapisteyse adalet yoktur. Uyuşturucu baronları dışarıda ama, ekmek çaldı diye insan hapisteyse bu ülkede adalet yoktur. Uyuşturucu baronlarının desteklediği bir siyasal iktidar varsa bu ülkede adalet yoktur, olamaz. Adaleti sağlayacağız her alanda. Ekmekte de adalet, suda da adalet. Mahkemede de adalet. Kurda da adalet, kuşa da adaleti sağlayacağız. Sözüm sözdür, söz. Adaleti sağlayacağız. Hiçbir çocuğun yatağa aç girmediği bir Türkiye. Kendi içinde barışık olan bir Türkiye’yi Millet İttifakı olarak, ayağa kaldıracağız. Ve beraber bu güzel Türkiye’yi yöneteceğiz. Hep birlikte.”