Kemal Kılıçdaroğlu, Ekrem İmamoğlu'nun 'değişim' sözlerine sert çıktı

CHP lideri Kemal Kılıçdaroğlu, İBB Başkanı Ekrem İmamoğlu'nun değişim sözlerine sert çıktı. Kılıçdaroğlu kendisinin sürekli değişim ve dönüşümden yana olduğunu belirterek, "Değişimin bayraktarlığını yapan bir partiye nasıl diyebilirsiniz 'değişimin önünü açın' diye?" ifadelerini kullandı.

Google Haberlere Abone ol
Kemal Kılıçdaroğlu, Ekrem İmamoğlu'nun 'değişim' sözlerine sert çıktı

Cumhuriyet Halk Partisi (CHP) Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu katıldığı canlı yayında açıklamalarda bulundu, soruları yanıtladı.

Kılıçdaroğlu kendisinin sürekli değişim ve dönüşümden yana olduğunu belirterek, "Değişimin bayraktarlığını yapan bir partiye nasıl diyebilirsiniz 'değişimin önünü açın' diye?" ifadelerini kullandı.

"Kılıçdaroğlu, "Biri kişinin iradesi ile değişim olmaz. Değişim partinin kendi özgül iradesi ile, değişimi içselleştirmesi ve ileriye taşıması lazım." dedi.

İmamoğlu'nun adaylık çıkışı ile ilgili Kılıçdaroğlu, "Bizim partimizde herkes koşulları yerine getirdiğinde genel başkanlığa aday olabilir. Ekrem bey aday olacaksa ilk kez aday olacak bir kişi değil. Daha önce de çok aday olan oldu." dedi. TELE1 Genel Yayın Yönetmeni Merdan Yanardağ'ın, "Babasının şirketi teslim ettiği gibi partiyi de sizin teslim etmenizi bekliyor her halde" demesine üzerine Kılıçdaroğlu şunları söyledi:

Şirketler ayrıdır partiler ayrıdır. Şirketler farklıdır partiler farklıdır. Partiyi şirket gibi düşünemezsiniz. Erdoğan Türkiye'yi şirket gibi yönetiyor ya... Devlet ayrıdır, şirket ayrıdır. Bu farkın bilinmesi lazım. Partinin hedefi vardır. Kuralları, ilkeleri vardır. Genel kurulları, tüzükleri vardır. Merkez Yönetim Kurulu vardır, Parti Meclisi vardır. Sürekli kendisini yenileyen organizmalar gibidir partiler.

Aday olabilir. Ekrem bey başarılı bir belediye başkanımızdır. Son seçimde biz 20-22 ilçeyi alabilecek potansiyele eriştik. 22 ilçe alınır, büyükşehir meclis çoğunluğu da alınır, ondan sonra her hangi bir sorun kalmaz. Ben asla mı asla İstabulluların oyuyla alınmış olan CHP'ye yönetme yetkisi verilmiş olan bir belediyeyi alıp da AK Parti'ye teslim edemem. Bunu asla kabul etmem. Görevine devam edecektir.

Kılıçdaroğlu'nun açıklamalarından satır başları:

"Bu kadar kirli bir seçim kampanyası bizim cumhuriyet tarihinde olmamıştır. Yani yalan, sahtekarlık üzerine bir kampanya hiç olmadı. Sahtekarlık yapan, montaj videolarına sığınan cumhurbaşkanlığı koltuğunda oturamaz. Ben bunları söyledim. Öncelikle Saray’ın ahlaki meşruiyeti sorgulanması gerekir dedim. Medya bunu tartışmadı. Niye tartışılmıyor? Bunun ahlaki zeminde tartışılması gerekmiyor mu? Yasal olarak YSK kararıyla kazanmış olabilirler mi? Ama bu kazanmanın arkasında ahlak, adalet yoktur. Devletin valisi, jandarmasını, komutanını yanına alacaksınız; köy köy Erdoğan’ın bildirisini dağıtır mı ya? Hangi gerekçeyle bu tartışılmıyor mu? Eğer gazeteciler, toplum bunu tartışmıyorsa ahlaksızlığa prim verilmiş olur. Verilen de odur.

 Gazeteciliğin etik kurallarını benden iyi bilirsiniz. Yeni Şafak diye bir gazete 3 milyon liradan fazla parayı Erdoğan harcadı. Allah aşkına siz benim için bu kadar parayı harcadınız mı? Yeni Şafak gazetecilik mi yapıyor, tetikçilik mi yapıyor? Gazetecilik yapmıyorsanız ahlaksızlık yapıyorsunuz? Açıklasınlar 3 milyon TL’yi nereden buldunuz? Mehmet Şimşek’e çağrı yaptım; Yeni Şafak o parayı nereden aldı, nerelere harcadılar? Facebook yayınladı, biz de oradan öğreniyoruz. ‘Dile getirmediniz’ diyorlar bir de… Bize destek verdiği söylenen TV kanalları neden bunları konuşmuyorlar?

'DEĞİŞİM' AÇIKLAMASI

Değişime en açık parti CHP’dir. Şimdi için değil tarih boyunca böyleydi. Bütün değişimin önünü açacağız eve dönüşümün de önünü açacağız. Cumhuriyet Halk Partisi elbet değişecek. Tek kişiyle olmaz. Hukuki zeminde olur. Kurultay olur, adaylar çıkar. Kim eleştiriyorsa kimsenin sözünü kesmem çünkü eleştirinin bu parti için ne kadar önemli olduğunu biliyorum. Ancak bu parti disiplini çerçevesinde olur. Biz sosyal demokrat partisiyiz, biz ötekileştirilenin partisiyiz, biz halkta hiçbir ayrım yapmayan bir partiyiz. Biz vatansever bir partiyiz.

CHP SAĞA KAYDI' ELEŞTİRİLERİ

Biz sosyal demokrat partiyiz, biz ötekileştirilenin partisiyiz, biz halkta hiçbir ayrım yapmayan bir partiyiz. Biz vatansever bir partiyiz. Biz sadece CHP’lilerin hakkını savunan parti değiliz. Biz sıradan parti değiliz. Parti nereye kaydı? Ben işçileri, taşeronları savunmadım mı? Onların hakkını başka kim savundu? Parti hiçbir yere kaymadı. Can Atalay’ın, düşünce suçlusu diye tanımlanan tutsakların, tutuklu avukatların partisiyiz. Onların da hakkını da savunanların partisiyiz. Biz Sinan Ateş’in de, eşi ve çocukları öldürülen Emine Şenyaşar’ı da savunan bir partiyiz. Herkes kendi penceresinden ‘yok sağa kaydı’, ‘yok şuraya kaydı…’ Bunlar günlük kaygılar. 

İnanca, yaşam tarzına ve etnik kökenine müdahale varsa onu savunmak benim görevim.

'EN RAHAT ELEŞTİRİLEN PARTİ BİZİZ'

Biz elimizden geldiği kadar mücadele ettik. 4+4+4 geçerken Meclis’teki mücadeleyi en çok CHP verdi. Başka hangi parti bunun mücadelesini verdi. Yine suçlanan biz olduk. Çünkü en rahat eleştirilen parti biziz. Zaten anlayamadığım da bu. Parçaya bakılıyor ama bütüne bakılmıyor. Biz Milli Eğitim Bakanlığını da eleştiriyoruz. Bakanlık, milli değil. Boğaziçi’ni görüyorsunuz nerede bir çapsız varsa Boğaziçi’nde artık. Eğitim sisteminden AKP seçmeni de rahatsız.

'İMAMOĞLU ADAY OLABİLİR'

Herkes cumhurbaşkanı adayı olabilir. Ekrem Bey de aday olabilir. Şirketler ayrıdır. Partiler ayrıdır. Ekrem Bey elbet de aday olabilir, başarılı bir isimdir. Son seçimler biz 22 ilçeyi aldı. O ilçeler ve İBB Meclisi alınır. Ama ben asla ve asla halkın oylarıyla alınmış bir belediyeyi AKP’ye teslim etmem! Yani Ekrem İmamoğlu görevine devam edecektir… Tartışma bitmiştir. Önümüze bakacağız.

AK Partili kadınlar pazarlara çıkıp, başörtülü kadınlara hakaret ettiler. Bunu hazır olan kameralar yakaladı. 'Siz bizi mahvediyorsunuz' diye hakaretler yağdırdılar. Bunu yapan AK Partili kadınlardı. Başörtülü kadınlara yaptılar. Başı açık kadınlar CHP'li diye hep algılanıyor, dolayısıyla öyle bir algıyı yaratmak için yaptılar. Bunu tespit ettik.

'BİZ TEK ADAM PARTİSİ DEĞİLİZ'

Büyük bir başarısızlık asla yok. Parti çalıştı, belli bir çizgiyi yakaladı. Başka belediyeleri de kazanacağız. Kimsenin gereksiz tartışmalarla partinin enerjisini tüketmesini istemiyorum. AK Partili kadınlar pazarlara çıkıp, başörtülü kadınlara hakaret ettiler. Bunu hazır olan kameralar yakaladı. ‘Siz bizi mahvediyorsunuz’ diye hakaretler yağdırdılar. Bunu yapan AK Partili kadınlardı. Başörtülü kadınlara yaptılar. Başı açık kadınlar CHP’li diye hep algılanıyor, dolayısıyla öyle bir algıyı yaratmak için yaptılar. Bunu tespit ettik. Ama kimsenin gereksiz yere partinin enerjisini tüketmesini istemiyorum. Biz mücadele edeceğiz ve bunu yapmak zorundayız. Bu mücadele demokrasi meselesidir. Tartışmaları kışkırtanlar var, o tuzağa kimsenin düşmemesini istiyorum. PM’de MYK’da rahatlıkla tartışabiliriz. Biz tek adam partisi değiliz. Kurallarını gereğini yapan bir partiyiz.

25 milyonu aşkın vatandaş demokrasiden yana, haktan yana, özgürlükten yana, gelir dağılımında, adaletten yana oy kullandı. Bu çok değerli bir rakam. Tabii onu büyütmemiz gerekiyor. Karşı taraf her türlü kirli propagandayı yaptı, ahlakı, erdemi bir tarafa attı. Ben onları sahtekarlık yapan bir insanın cumhurbaşkanlığı koltuğunda oturmasını doğru bulmuyorum. Bu ülkeye yazık. Bunlar bizi umutsuzluğa sürüklememeli. Hiç kimsenin umutsuzluğa kapılma hakkı yoktur. Biz yine demokrasiyi savunacağız, hayatın sonu değil.

ELEŞTİRİLERE YANIT

Altılı Masa zaman zaman bazı çevrelerce eleştirildi. Aslında işin kolaycılığına kaçarsanız her türlü eleştiriyi yapabilirsiniz. Ama bana bu eleştiriyi yapanlar suçumu söyleyebilirler mi? Ortak mutabakat metnini okudular mı? Oradaki demokrasi vurgusunu gördüler mi? Anayasa’da yapacağımız değişiklikleri içselleştirdiler mi? Sıradan vatandaşa söylemiyorum. Mürekkep yalamış, gazetede köşe yazısı yazan arkadaşlar bunları içselleştirdiler mi? Hayır. Oturdular masalarının başına biz CHP’yi nasıl eleştiririz diye yazdılar. Eleştiriye saygım vardır ama haklı eleştiriye. Sadece ben değil altı lidere de saygı göstermeniz lazım.

'16'LI DA 26'LI DA MASA KURARIM'

Bu ülkenin aydınlığı için, huzuru için, herkesin kazanacağı bir ortamı yaratmak için 6 değil yeri gelirse 16’lı da 26’lı da masa kurarım. İşin felsefesini anlamış değiller. Demokrasinin ne olduğunu, demokrasiyi savunmak için insanların bir araya gelmesi gerektiğini hala içselleştiremediler. Olaya bireysel pencereden bakıyorlar, ‘ben yoksam hiçbir şey yok demektir’, olmaz. Demokrasi için bir araya geleceğiz. Düne kadar kavga ettik de ne oldu? Cumhuriyet tarihinde ilk kez birbirinin rakibi olan partiler bir araya geldiler, demokrasiyi savundular.

SELAHATTİN DEMİRTAŞ AÇIKLAMASI

Ben hiç kimsenin düşüncelerinden ötürü hapse atılmasını doğru bulmam. Düşünce şiddete dönüşmediği sürece saygı göstermelisiniz. Bunu yapmazsanız ülkenizde demokrasi olmaz. Demokrasi için en önemli unsurlardan birisi de farklı düşüncelerdir, aykırı düşüncelerdir. Her zaman saygı duymamız lazım. Dünyanın gelişmesini sağlayanlar da aykırı düşüncelerdir. Katılırsınız veya katılmazsınız saygı duymalısınız. Farklı düşünceler toplumun ilerlemesine katkı verir. Belki sıradan vatandaşımız bunu görmeyebilir ama devleti yönetmeye talip olanların bunu bilmesi lazım."

Sıradaki Haber İçin Sürükleyin