Özgürlük için Basın Ekim ayı raporunda, Ankara’daki 102 vatandaşın hunharca katledilmesi sonrasında sosyal iletişim platformuna ulaşımın yavaşlatılması ile Başbakanlık tarafından patlamayla ilgili her türlü habere karartma uygulamasının, haberleşme açısından, “açık bir hak ihlali” olduğunun altı çizildi.
Raporda, Koza Grubuna olaylı biçimde kayyum atanmasına değinilerek, ifade ve basın özgürlüğü ile ilgili sıkıntılara, “yatırım özgürlüğü” problemlerinin de eklendiği görüşüne yer verildi.
Basın üzerinde devam eden yargı baskısı ve terör korkusuyla özellikle muhalefet partilerinin seçim mitinglerini iptal etmesi sonucunda 1 Kasım seçimleri öncesinde adil olmaktan uzak bir ortamın oluşması rapora ayrıntılarıyla yansıdı.
“Bugün gazetesi, Bugün TV, Millet gazetesi ve Kanaltürk TV gibi medya kuruluşlarına, yönetimin zorla, biber gazlı, tazyikli sulu saldırılarla, kayyumlarca devralınması hatırlatılarak, muhalif haber sitelerine erişimin engellendiği, Facebook ve Twitter gibi sosyal medya platformlarına erişimin yavaşlatılmasının da hak ihlali olarak kayda geçtiği ifade edildi.
Gazetecilerin “terör örgütü propagandası yapma” ve “hakaret” suçlamalarıyla soruşturulması, gözaltına alınmasının yanı sıra, siyasi iktidara yakın medya mensuplarının giderek tehditkâr bir tonla muhalif gazetecilere gözdağı vermesi de raporda yer aldı.
Raporda Şubat 2004 de el konulup kayyum yönetimine alınan Uzan Grubu gibi, Koza İpek Grubuna, “alacakların tahsili ve mal kaçırılmasını önlemek” gerekçesiyle kayyum atanması sonrasında gazete çalışanlarının işlerine son verilmesi gibi gelişmelerin basın özgürlüğü açısından kaygı verici olduğu kaydedildi.
Kayyum kararının mahkemece verilmesi ve ısrarla bu kararda “siyasi neden aranmamadığı” yetkililerce belirtilmesine rağmen, gelişmenin Fethullah Gülen Cemaatine yakın medya kuruluşlarına yönelik operasyonun bir parçası olduğunun da gizlenmediği hususuna dikkat çekildi.
ÖiB raporunda gazetecilerin “terör örgütü propagandası yapma” suçlamasıyla sorgulanması, gözaltına alınması devam ederken Cumhurbaşkanına hakaret davalarının Ekim ayında da hız kesmeden sürdüğü belirtildi. Eylül ayında yaşanan Hürriyet-AKP geriliminin faturasının Hürriyet Dijital Medya Grup Koordinatörü Bülent Mumay’a çıkarıldığı, Mumay’ın, Hürriyet yönetimince görevden alındığının kaydedildiği raporda Zaman Genel Yayın Yönetmeni Ekrem Dumanlı’nın da artan baskıların kendisini “iş yapamaz hale getirdiği” gerekçesiyle görevinden ayrıldığı hatırlatıldı.
İktidara yakın medya mensuplarının, karşıt görüşlü medya mensuplarını hedef haline getirmeye çalışırlarken, Suriye’de, Halep’te, haber takibi sırasında bomba yüklü bir araçla düzenlenen saldırıda hayatını kaybeden Anadolu Ajansı muhabiri Salih Mahmud Leyla ve Şanlıurfa’da evlerinde hunharca kafaları kesilerek katledilen Suriye uyruklu iki gazeteci konusunda yaşanan olaylara bakıp, medya mensuplarını ne büyük tehlikelerin beklediğini hatırlayarak davranmaları gerekliliğinin altı çizildi.
Uluslararası alanda kırılması mümkün olmayan erişim engelleme rekorunu Ekim ayında da egale eden Telekomünikasyon İletişim Başkanlığı’nın, aralarında Sendika.Org haber sitesi, JİNHA kadın haber ajansı ve Nokta dergisi gibi çok sayıda siteye yasak getirdiğine dikkat çekilen, ÖiB Ekim raporunda, 2014’ün Eylül ayı itibariyle 51 bin 43 site erişime kapatılmışken, “internet yasasının yürürlükte olduğu son bir yılda yaklaşık 52 bin siteye erişim engellendi. Türkiye’de sansürlenen toplam site sayısı ise 103 bin 877 adet ile rekora ulaştı” denildi.
AB Sivil Düşün Programı çerçevesinde Gazeteciler Cemiyeti tarafından yürütülen ÖiB projesi ile ifade ve basın özgürlüğü ihlalleri aylık raporlar halinde kayıt altına alınıyor. ÖiB Ekim raporuna ve diğer aylık raporlara, www.pressforfreedom.org adresinden ulaşılabilir.