Kanıt Dizisi'nin konsept danışmanı Adli Bilimler Uzmanı Prof. Dr. Sevil Atasoy Kanal D'de 100. bölüm sonrası final yapan infotainment yapım hakkında bir açıklama yaptı.
Prof. Dr. Sevil Atasoy Kanal D'de yayınlanan Kanıt'ın 100 bölüm gerçek olayların aydınlatılmasında kullanılan bilimsel delillerden esinlenilerek yayına hazırlandığını, bu açıdan polisiye diziler kategorisinde farklı bir yerde olduğunu söyledi.
Geçtiğimiz pazar gecesi Kanal D'de final yapan Kanıt için izleyici görülmemiş bir imza kampanyası başlattı. Seyirci diziye sahip çıktı. Sosyal medyada Kanıt'ın başka bir kanalda yayınlanması için yoğun çaba harcanıyor. Kanıt'ın konsept danışmanı Prof. Dr. Sevil Atasoy gelişmeler hakkında konuştu.
Atasoy şunları söyledi:
"Dünyada bu formatta bir ikinci yapım daha göremezsiniz. Bir bilim insanının aralarda halkı bilinçlendirmek için yaptığı açıklamalar, Kanıt'ı diğer polisiye dizilerden ayırıyor. Ayrıca bu açıklamaların büyük bir bölümünde zaman zaman toplumun, zaman zaman güvenlik güçlerinin ve yargı mensuplarının işine yarayacağını düşündüğümüz önemli bilgileri paylaştık. Adli olaylarla ilgili dünyadaki en son gelişmeleri takip ederek bir diziyi, dizi olmaktan çıkarmaya gayret ettik. Başından beri bu formatın içinde oyuncuların özel hayatlarına yer vermedik. Çünkü amacımız kişilerin özel hayatları, aşkları değil suç işleyenlerin nasıl yakalandığı ve bu sırada nasıl bir yol izlendiği ile ilgiliydi. Sanırım bunu başardık. Bugün artık Türkiye'de tıpkı Amerika'da CSI etkisi olduğu gibi bir Kanıt etkisi var. İnsanlar izledikleri infotainment yapımdan öğrendikleri son derece önemli bilgileri not ettiler, çoğalttılar, dağıttılar, çevrelerindeki insanları, polisleri savcıları bilgilendirdiler, hatta üniversitede ders olarak okuttular. Şimdi bu insanlar belki de çok az diziye nasip olan bir kampanya başlattılar. 100 bölümlük süreçte bizleri hiçbir zaman yalnız bırakmayan izleyicimize, Kanıt'ın finalinin ardından köşelerine taşıyan ve tüm Kanıt ekibini onurlandıran yazarlara, oyuncumuz, hikaye yazarımız, senaristimiz, yönetmenimiz, yapımcımız ve her şeyden önemlisi set çalışanlarına şükranlarımı sunuyorum. Kanıt her ne kadar final yapmış gibi görünse de bazı görüşmelerin devam ettiğini biliyorum. Bu yüzden Kanıt ile ya da başka bir projede mutlaka yine görüşeceğiz. Yine iyi bir olay yeri incelemesi, iyi bir otopsi, dikkatli, sabırlı/zeki polisler ve her şeyden önemlisi verileri iyi yorumlayan adli tıp uzmanları yanısıra savcılar olduğu sürece biz "Kusursuz cinayet yoktur" demeye devam edeceğiz..."