Gazeteci Barış Yarkadaş'ın köşesinde kamu bankasında kredi borcu olan bir işletmenin yıllardır ödeme yapmadığını, BDDK ve Hazine ve Maliye Bakanı'nın da konuya sessiz kaldığını yazmıştı. Otelin 3 yıl sonunda haczedildiğini söyleyen Yarkadaş, "Otel şimdi sessiz sedasız adrese teslim bir ihale ile satılmak isteniyor" demişti. O otelin sırrı çözüldü, daha önce ağaç kesimi ve kaçak iskele ile gündeme gelen otelin sahibinin de kimliği ortaya çıktı.
Gazeteci Yarkadaş, yazısında Bodrum’daki bir otelin işletmecilerinin 3 yılı aşkın bir süredir bir kamu bankasına olan kredi borcunu ödemediğini belirtmişti. Yarkadaş, Hazine ve Maliye Bakanı Nureddin Nebati ile BDDK’nın da bu duruma sessiz kalmasını da gündeme getirdi. Otelin sahiplerine kredi borcunu ödememelerine rağmen hiçbir yaptırım uygulanmadığını da belirten Yarkadaş, “Döviz borçları da TL’ye çevrilecek ayrıca avantaj sağlanmış” ifadelerini kullanmıştı. Yarkadaş’ın “3 yılın sonunda haciz konulmak zorunda kalınan otel şimdi sessiz sedasız adrese teslim bir ihale ile satılmak isteniyor” ifadesini kullandı.
OTEL İFŞA OLDU
Barış Yarkadaş'ın yazısındaki şifreleri çözen Medyaradar, köşe yazısına konu olan oteli ve sahibini buldu. Medyaradar'da yer alan iddiaya göre Barış Yarkadaş'ın yazısında adı geçen otelin adı Thor. Bodrum’da bulunan Thor Otel daha önce de ağaç kesimi ve kaçak İskele yapımı ile gündeme gelmişti.
Medyaradar'da yer alan haberde şu ifadeler kullanıldı: "Ürdün asıllı Türk vatandaşı iş insanı Abdullah Heyecan'a ait otele sağlanan bu ayrıcalığın sebebini kamuoyu da merak ediyor. Ve tabii merak edilen bir soru da şu: Otel, sessizce Azeri bir iş insanına mı satılacak? Bu şirketin adı Opera mı? Daha yüksek fiyat veren iş insanları bu ihaleye sokulmayacak mı?
İŞTE BARIŞ YARKADAŞ’IN YAZISI:
Kamu bankalarını kim denetleyecek?
Önceki gece TV’de yeniden gündeme getirdiğim ‘kamu bankalarının iş insanlarına dağıttığı düşük faizli kredi listesi’ tartışmasını izleyen iş insanı bir dostum “Barış Bey, keşke mesele sadece bununla sınırlı kalsa…’’ dedi.
Yıllarını turizm sektörüne verdikten sonra inzivaya çekilen ancak sektörü avucunun içi gibi bilen dostum, bir kamu bankasının ismini verdikten sonra şunu söyledi:
“O banka, benim eski sektörümdeki bir otele yüklü miktarda kredi verdi. Otelin sahibi krediyi ödemiyor. Bunu herkes biliyor. Kredinin miktarı 32 milyon euro… Krediler geri ödenmeyince, yaklaşık 3 yılın sonunda otele mecburen haciz koymak zorunda kaldılar. Otel şimdi banka kanalıyla satılacak. Çok yüksek teklif vermek isteyen firmalar var.”
İLGİNÇ İDDİALAR
Sektörün duayenlerinden olan dostum, sözlerini şöyle sürdürdü:
“Ancak ne ilginçtir ki; satış sessiz sedasız yapılmak isteniyor. Bir Azeri iş insanına satılacağı söyleniyor otelin. Bu kişinin ismini de biliyorum. Belli ki; adrese teslim ihale yapılacak. Oysa; daha yüksek teklif vermek isteyen arkadaşlarımız da var. Bildiğim kadarıyla teklif verenler de var. Bunlar nedense görmezden geliniyor. Ayrıca bu otelin döviz borçları da TL’ye çevrilmiş ve otelin sahibi rahatlatılmış. Otel yıllardır para kazanmasına rağmen nasıl olur da kredisini ödeyemez? Bunlara kim dur diyecek?”
İş insanı dostumuzun serzenişi haksız mı?
Merak ediyorum:
Hazine Maliye Bakanlığı ile BDDK bu olup bitenleri nereye kadar izleyecek?