Manşetlerle çarpışan kim?
ECE Ayhan'ın meşhur şiiri, "Biz tüzüklerle çarpışarak büyüdük kardeşim" diye başlar.
*
Tayyip Erdoğan, bu dizeyi çok sevdi.
*
Geçmişte birçok kez...
Önüne çıkarılan engelleri, kendisi aleyhinde atılan manşetleri
kastederek...
"Biz tüzüklerle, manşetlerle çarpışarak büyüdük" dedi.
*
İtiraf edelim:
O günlerde üstünde gayet iyi duruyordu bu etkileyici dize.
*
Geçen gün baktım, "11. Muhtarlar Buluşması'nda" yine aynı dizeye
gönderme yapıyor.
Diyor ki:
"Yine manşetlerle çarpışıyoruz."
*Bugünkü medya düzenini göz önünde bulundurunca...
İnsan gülümsemeden edemiyor.
*
Manşetlerle çarpışıyorlarmış!
Acaba hangi manşetlerle?
Ortada çarpışacak manşet mi kaldı ki?
*
Şu anda eğer "manşetlerle çarpışmak" diye bir şey varsa...
O çarpışmanın tam ortasında kalan biziz.
*
Şems Ethem'inden Havuz'una irili ufaklı on iki gazetenin tüm
manşetleriyle üstümüze üstümüze geliyorlar.
Ve şimdi haykırma sırası bizde:
"Manşetlerle çarpışarak büyüyoruz kardeşim."
Bir Erdoğan kuralı
EĞER memlekette iyi bir şey söz konusuysa...
Bilin ki o Cumhurbaşkanımız Erdoğan'ın eseridir.
*
Eğer memlekette kötü bir şey söz konusuysa...
Bilin ki o gafil bürokratların işidir.
Bir kınamacık da mı yok
EY Müslüman! Ey İslamcı! Ey vicdan sahibi! Ey küresel merhametin
adresi!
Bak:
Suudi Arabistan, Yemen'e yönelik hava harekâtında bir düğün evini
vurmuş, 131 masum insan katledilmiş.
*
Bir kınamacık da mı yok?
*
Nerede kaldı sizin Müslümanlığınız, İslamcılığınız, vicdanınız,
küresel merhametiniz?
Aloooo!
Hey!
Niye susuyorsunuz.
Yoksa "Reis kızar" diye mi?
YAZININ TAMAMI İÇİN TIKLAYIN