Yapımcılığını BBO Yapım'ın üstlendiği 40, Jülide Ateş'in sunumuyla, Haber Global ekranlarında her perşembe ekrana gelmeye ve gündemi değiştirmeye devam ediyor. Jülide Ateş’in 21 Mayıs Perşembe akşamı konuğu iş insanı, siyasetçi; İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanı Ekrem İmamoğlu oldu. Yapımcılığını BBO Yapım'ın üstlendiği, Jülide Ateş’in sunduğu 40 Programı'nda İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanı Ekrem İmamoğlu’na 40 soru yöneltildi. İmamoğlu, soruların kendisine ayrılan 2 dakika süre içinde yanıtladı.
İşte Ekrem İmamoğlu’nun katıldığı 40'tan satır başları:
“DEPREM TAZİYESİ SONRASI KAYAĞIN SIRASI MIYDI?
Elazığ depremi sonrası, ailesinin yanına Palandöken’e geçen ve Palandöken’den paylaştığı fotoğraf sonrası eleştirilerin hedefi haline gelen Ekrem İmamoğlu, Jülide Ateş’in “Deprem taziyesi sonrası kayağın sırası mıydı?” sorusuna yanıtı şöyle oldu:
“Hiçbir şeyi birbirine karıştırmamak lazım.
İnsanlar şuna alışkın “mış” gibi yapmaya, ondan sonra ne yaptığının bir önemi yok… Ben aslında çok masumane bir şekilde Elazığ'a gittim, doğru.
O gece Elazığ depremini duyar duymaz çalışmalara başladık, eşim ‘sana eşlik etmek istiyorum’ dedi ve çocuklarım oraya yalnız gittiler. Elazığ'a gittik, durumu gördük gerçekten beklentimizin çok çok altında bir sorun yaşanmış, bundan çok mutlu olduk. Gerçekten düşük oranlı bir kayıpla ve yapı yıkımı ile karşılaştık ve 2 gün orada geçirdikten sonra çocuklarımın yanına gittim.
Bir aile babasının çocuklarının yanına gitmesi, bir tatilde onlarla beraber 2 gün geçirmesi, bir eğlence değil. Bu bir düğün değil. Sadece bunun üzerinden bir manipülasyonla aslında insanlara algı yaratmak.”
SOSYAL MEDYADA HAKARETLER DÖNÜNCE FOTOĞRAF PAYLAŞMAK ZORUNDA KALDIM
Ekrem İmamoğlu, sosyal medya hesabında fotoğraf paylaşmasının nedenini ise şu şekilde açıkladı: “Orada olduğumuzu gören insanlar bizi paylaştığında sosyal medyada hakaretler dönünce, ben nerede olduğumu ve ne yaptığımı açıklamak zorunda kaldım” dedi.
“BEN KENDİMDEN, GEÇMİŞİMDEN EMİNİM!”
“BEYLİKDÜZÜ’NDE HESABINI VEREMEYECEĞİM KONU VE HESAP YOKTUR!”
İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanı Ekrem İmamoğlu’na Jülide Ateş, “Beylikdüzü’nde bulunan 4 bin m2’lik devletin yeşil arazisini gasp ettiğinize dair iddialar gündeme geldi, 7 yıla kadar hapis cezasıyla yargılandığınız dava oldu” diyerek, “Hakkınızdaki yolsuzluk iddialarına ne cevap vereceksiniz” sorusunu yöneltti:
İmamoğlu: “Bu kadar mercek altında olan bir insanın, 5 yıllık belediye başkanlığı, büyükşehir adaylığı, 1 yıla yaklaşan Büyükşehir Belediye Başkanlığı sürecinde hala hakkında tek bir mahkeme kararı yoksa, zaten süreç kendini açıklıyor demektir.
Ama! Özellikle bir takip altında bulunmam var mı, var!
Yeniden dosyaların açılarak gündeme getirilmesi var. 2 defa soruşturma görüp hiçbir suçlama oluşmamış dosyam tekrar İçişleri Bakanlığı tarafından soruşturmaya tabi tutuldu.
Ben kendimden eminim, geçmişimden eminim.
Bu bahsettiğiniz 4 bin m2 yeşil alan da dahil, orası hala yeşil alan, hala belediyenin uhdesinde bir yer, yüzlercesi var Beylikdüzü’nde… Üzerine bir yapı yapılmış değil, gasp edilmiş değil… Süreçleri takip ediyoruz, beraat etttiğimiz bir davadır, tekrar Yargıtay üzerinden tekrardan pişirip önümüze koydular. Bizim Beylikdüzü’nde hem iş yaşamımızda, hem belediye başkanlığımızda hesabını veremeyeceğimiz tek bir kuruşluk konu yoktur, tek bir hesap yoktur. İmar bizim kırmızı çizgimizdir” dedi.
KENDİSİNİ VE YAKIN ÇEVRESİNİ İHALELERDE KAYIRDI MI?
EKREM İMAMOĞLU “TEK BİR AİLE FERDİM BELEDİYEDEN İŞ ALAMAZ!”
Jülide Ateş, “Bugün Tv’de çalışan danışmanı Cengiz Özkarabekir’e 2 yılda 19 milyonluk ihale vererek ihya etti diye manşetler var, bu örnekten yola çıkarak Belediye Başkanı iken imzaladığınız ihaleler mercek altına alındı. İhalelerde yakınlarınızı kayırdığınız ve onlara kolaylık sağladığınız iddiaları gündeme geldi” diyerek “Kendinizi ve yakın çevrenizi ihalelerde kayırdınız mı?” sorusunu yöneltti.
Ekrem İmamoğlu’nun bu soruya yanıtı “Asla” olarak başladı.
İmamoğlu sözlerine şöyle devam etti: “Asla! Benim tek bir aile ferdim belediyenin içine dahi giremez, orada iş alamaz, iş takibi yapamaz ve buna çok hassas davrandım. Belki akrabalarımın çoğu bu anlamda bana küsmüştür, kızmış da olabilir ama, benim yola çıkarken ve belediye başkanlığına karar verdiğimde aile meclisine söylediğim söz bu! O kapı size kapalı diye kendimi deklare ettiğim bir kişiliğim vardır.
Bahsi geçen konu da; Cengiz Özkarabekir profesyonel bir televizyoncudur. Bugün Tv’de çalışmış olmasıyla yaratılmak istenen algının dışında bir hayat felsefesi olan bir insandır. Bunu çok yakın biliyorum. Şimdi de hala benimle çalışıyor, kültürel anlamda, yayıncılık ve belgesel noktasında katkı sunan bir süreç içerisinde. Profesyonelliğine inandığım için benimle çalışıyor. Benimle ne akraba ilişkisi vardır ne de yakınlık ilişkisi vardır. Sadece profesyonelliğinden ve hak ettiğinden dolayı benimle çalışmaktadır” dedi.
“ÇOCUKLUK ARKADAŞLARIMLA BİR ARAYA GELİYORUM”
Jülide Ateş’in İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanı Ekrem İmamoğlu’na yönelttiği sorulardan biri de “Politika sizi değiştirdi mi?” sorusu oldu. Zira İmamoğlu, çocukluk arkadaşlarıyla sıkça görüştüğünü ifade etmişti…
İmamoğlu’nun bu soruya da yanıtı şöyle oldu: “Bunu insanın kendisinin analiz etmesi gerçekten güç… İnsanın kendi özünden sapmama konusunda hassa davranıyorum; dikkat ederim. Gerçekten bunu test etmekle ilgili en önemli kaynaklardan bir tanesi çocukluk arkadaşlarınızdır, annenizdir, babanızdır. Çocukluk arkadaşlarınız sizi tanıdığı o yıllardaki kesitle zihnine yerleştirmiştir, siz ne olursanız olun adınız Ekrem’dir, başkan değilsinizdir. Sıklıkla bir araya gelirim, davete ederim, buluşuruz. Kötü anlamda bir tavır değişikliği içindeysem bunu duymak isterim. Soruyorum kendilerine, dobradırlar… Şu ana kadar bu konuda bir eleştiri almadım, umarım almam”
FAHRETTİN ALTUN GİBİ EVİNİZ GÖZETLENSE TEPKİNİZ NE OLURDU?
Jülide Ateş, Ekrem İmamoğlu’na 40 programında, kırmızı sorular arasında yer alan bir başka soruyu daha yöneltti. Ateş: “Eviniz gözetlense tepkiniz ne olurdu?” dedi.
Ekrem İmamoğlu’nun o soruya yanıtı da şöyle oldu: “Kesinlikle bir evin gözetlenmesi doğru bir şey değil. Bu konuda bir gözetleme olmadığını, oraya gidip bir fotoğraf çekme girişiminde de bulunmadığını, sadece bir kaçak inşaat olup olmadığı konusunda bir gözlem yapmaya gittiğini iletti bana ilçe başkanı.
Burada İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanlığı ne yapmıştır ben ona bakarım. Biz İBB olarak oraya ekibimizi yolladık, çünkü ihbar aldık. Ekibimizi yolladığımızda ihbarın doğru olduğu gördü. Orada sadece bir uyarı tutanağı tutuldu, oradaki yetkili kişiler yanlış yaptığını kabul ettiler, bunu kendilerinin yıkacağını ifade ettiler, buna rağmen nasıl bir vatandaşa davranıyorsak, kim olduğuna bakmaksızın kendilerine de aynı davrandık. Ve kendileri burayı yıktılar…
BİR İNSANIN EVİNİN GÖZETLENMESİNİ DE, SÜRECİ HABER YAPAN GAZETECİYE TUTUKLAMA İSTEMİYLE DAVA AÇILMASINI DA DOĞRU BULMUYORUM
Farklı konular ele alındı, farklı şekilde tartışıldı, bunu haber yapan gazeteciler tutuklanma istemiyle yargılanmaya kadar iş gitti. Bütün bunları doğru bulmuyorum. Bir insanın evinin gözetlenmesini doğru bulmadığım gibi, bu süreci haber yapan bir gazeteciye tutuklanma istemiyle dava açılmasını doğru bulmuyorum. Bu süreçte İstanbul Büyükşehir Belediyesi gayet adil, gayet nezaketli bir süreç yönetmiştir, bunun dikkate alınması, bu işin bu denli abartılmaması gerekir diye altını çizeyim” dedi.
JÜLİDE ATEŞ: “EŞCİNSEL EVLİLİKLERİ MANŞETE ÇIKTIĞI GİBİ ONAYLIYOR MUSUNUZ?”
Ekrem İmamoğlu’na Jülide Ateş’in 40’da yönelttiği sorulardan bir başkası da “Eşcinsel evlilikleri manşete çıktığı gibi onaylıyor musunuz?” oldu.
İmamoğlu: “Ben özgürlüklere saygı duyan ve özgürlüklere dair toplum içindeki insanların kendi yaşamlarıyla ilgili süreçlerine destek olmaya çalışan bir yapım var. Görevim de bunu gerektiriyor. Tabii ki eşcinsel vatandaşlarımızın da yaşam kalitelerini ya da yaşamla ilgili özgürlüklerini korumakla ilgili sorumluluğumuz var. Geçmişte bu görevi yapmış insanların sorumluluğu olduğu gibi, benim de var, benden sonraki belediye başkanlarının da var, ülkeyi yönetenlerin de var. Ama şunu söyleyemekte fayda görüyorum ki: ‘Eşcinsel evliliğe izin verilmesi hususuna henüz toplumumuzun hazır olmadığının altını çizmek isterim’ dedi.
EŞİMİN ARKADAŞIMIN İŞYERİNDE ÇALIŞAN OLDUĞUNU DÜŞÜNDÜM, ARKADAŞIMIN KIZ KARDEŞİ OLDUĞUNU ÖĞRENDİM
ARKADAŞININ KIZ KARDEŞİYLE EVLENMİŞ OLDUM AMA, HAYIRLI BİR OLDU
Jülide Ateş, Ekrem İmamoğlu’na eşiyle nasıl tanıştığını sorusuna da yöneltti. Ekrem İmamoğlu, tüm içtenliğiyle şu yanıtları verdi: “İş arkadaşımın iş yerine gittiğimde gördüm kendisini, orada çalışan olduğunu düşünüyordum; etkilendim konuşmasından sözlerinden, sonra arkadaşımın kız kardeşi olduğunu öğrendim. Bu tabii zor bir durumdu benim açımdan… O süreci yönetmek, bu süreci en saygın şekliyle yönetmek biraz zaman aldı ama, günün sonunda güzel, mutlu bir yuvamız oldu, 3 çocuğumuz oldu. Arkadaşının kız kardeşiyle evlenmiş oldum ama, hayırlı bir iş oldu” dedi.