atv'de yapımcılığını Pana Film'in, yönetmenliğini Mehmet Bahadır Er'in, senaristliğini ise Seda Altaylı'nın yaptığı Adnan Menderes dönemlerinin altıldığı 'Ben Onu Çok Sevdim' dizisi dün akşam ilk bölümüyle ekrana geldi.
Başrollerinde Mehmet Aslantuğ, İdil Fırat ve Birce Akalay'ın yer aldığı diziye şok suçlamalar yöneltildi.
'Ben Bu Adamı Sevdim' romanının yazarı İsa Yılmaz, 'Ben Onu Çok Sevdim' dizisi için Pana Film ile atv'ye ihtar çekti.
Dizide bazı yanlışlıkların yapıldığını belirten Yılmaz, "Ayhan Aydan'ın mahkemede giydiği elbise siyah değildi. Menderes 1946'da Başvekil olmadı ama dizide 1946 yazısından sonra Menderes'e Başvekil'lik verildi. Adnan Menderes'in idamında da etkili olan Türkçe Ezan olayı kısaca geçiştirildi. Oysa Önce Türkçe ezan sonra Arapça ezan okutulabilirdi. O gün insanlar Arapça ezan okunduğunda sokaklara dökülüp nasıl ağlamışlarsa, aynı duygusal canlandırma yine yapılabilirdi. Durgun senaryoya canlılık katılabilirdi" dedi. İsa Yılmaz'ın atv ve Pana Film'e çektiği ihtar metninde şunlar yer aldı:
"İHTAR
10 Eylül 2013 tarihinde Atv’de yayımlanan Ben Onu Çok Sevdim’in
adı, şahsım tarafından yazılan ve Paradoks Yayınları’ndan çıkan,
Adnan Menderes ile Ayhan Aydan’ın aşk hikâyesini anlatan Ben Bu
Adamı Sevdim adlı romanın adını fazlasıyla çağrıştırmaktadır. “Bu
Adam” yerine “Onu” zamirini koyarak özgün bir şey yapmış
olmuyorsunuz. Dizi ile AYNI konuyu işleyen Ben Bu Adamı Sevdim’in
dizi ya da film uyarlaması bu haliyle imkânsız hale gelmiştir.
Uyarlama dizilerin en popüler olduğu bir zamanda romanın maddi ve
manevi hakları çiğnenmiştir.
Bahsi geçen dizinin yapımcısı Pana Film’i 26 Şubat 2013’te arayarak gerekli uyarıda bulunmuş 26 Şubat 2013 ve 31 Ağustos 2013 tarihlerinde e-mail yoluyla uyarılarımı yenilemiştim. Diziye başka bir isim konmasını talep etmiştim. Konuya ilişkin medyada bazı haberler de yer almıştı.
İyi niyet çabalarımın ve uyarılarımın dikkate alınmadığını görmekten büyük bir üzüntü duymaktayım. İki gün zarfında uzlaşma sağlayamaz isek tedbir konup yayının durdurulması için hukuki girişimler başlatılacaktır. Avukatım aracılığıyla maddi ve manevi tazminat davaları açılacaktır.
1948 tarihli İnsan Hakları Evrensel Beyannamesinin 27. maddesinin ikinci fıkrası: “Herkes, vücuda getirdiği her türlü bilim, edebiyat ve sanat eserlerinden doğan manevi ve parayla ölçülebilir menfaatlerinin korunmasını isteme hakkına sahiptir.
İsa Yılmaz"