“2013 SEEMO İnsan Hakları Ödülü”nü kazanan Hürriyet Web
Koordinatörü Bülent Mumay’a ödülünü SEEMO Genel Sekreteri Oliver
Vujovic verdi. Vujoviç, ödülün insan haklarına verildiğini
belirterek, “Kimi zaman paradan da daha değerli ödüller vardır”
dedi.
GAZETEDEN DÜNYAYA DÖNÜŞÜYORUZ
Hürriyet Dünyası’nda düzenlenen törende konuşan Hürriyet Genel
Yayın Yönetmeni Enis Berberoğlu, her ödül töreninin gazeteciye
keyif verdiğini belirterek şunları söyledi:
“Bu meslek hakikaten hepimizin, her gün yaşadığı üzere, sadece para
için, sadece imza için yapılmaz. Bir gün de yaptıklarınızın
beğenildiğini görmek, takdir ifadesini yaşamak, her gazetecinin
hayalidir. Bu bir ödül olarak da tecelli edebilir, giderken iyi bir
el sıkışma olabilir, yanağınızdan öperler. Sonuç olarak her insan
gibi gazeteci de aferine biraz meyyaldir. O açıdan baktığımda
Bülent Mumay kardeşimin bu ödül töreni, benim için hakikaten çok
anlamlı. İki açıdan anlamlı. Birincisi biz bu gazetede, Hürriyet
Gazetesi’nde bilerek ve isteyerek gazete diye ikinci defa
söylüyorum, Vuslat Hanım hep Hürriyet Dünyası’nı kullanmamı istiyor
ama onun istediğine şu noktada geliyorum. Artık gazeteden dünyaya
dönüşmek üzereyiz. Belki de yolun büyük bölümünü aldık ve
geleceğimizi doğru yönde inşa ettiğimize inanıyorum. Ve ödül bizim
geleceğimize verilmiş olarak kabul ediyorum. İkincisi, Bülent
kardeşim derken ifade ettiğim gibi Hürriyet’in, ben ve benim yaş
gurubundaki kadrolarına değil de o açıdan da geleceğini teşkil eden
en genç üyelerinden, en genç yöneticilerinden birine gitmesi bu
ödülün beni hassaten sevindiriyor. Bu duygularla ben Bülent
kardeşimi de bütün web mecrasını da web mecrasına yeni dönemde
katkıda bulunan tüm Hürriyet Dünyası’nı da içtenlikle tebrik
ediyorum. Bu ödülü bize layık gördüğü için IPI’ye çok teşekkür
ediyorum.”
İNSAN HAKLARINA VERİLDİ
SEEMO Genel Sekreteri Oliver Vujovic de ödülün, çok genç bir
yöneticiye verildiğini belirterek, şöyle dedi:
“Aynı zamanda bu ödüle layık görülen çok genç bir insan. Daha önce
bu ödüle layık görülen kişiler 50 hatta 60’lı yaşlarında olan
kişilerdi. O yüzden bunu vurguluyorum. Hele bir de 60 yaşında olup
da web tarafında çalışan bir kişi ise bence çok da iyi bir fikir
değil. Çünkü web tarafında çalışan arkadaşların bence genç olması
gerekiyor. İlave bir enerjiye, ilave bir isteğe ihtiyacınız var
böyle bir pozisyonda. Bu ödül 2002’den beri veriliyor. Daha önce bu
ödüle layık görülen kişiler SEEMO dahilinde olan 20 ülkeden
kişilerdi. Daha önce Slovakya, Arnavutluk ve Kosova’dan bu ödüle
layık görülen arkadaşlarımız oldu ve Türkiye’den ikinci kez bir
arkadaşımıza bu ödülü veriyoruz. Geçen yıl bu ödülü yine
Türkiye’den bir arkadaşımız kazandı. Sırbistan’daki savaşla ilgili
olarak kendisine verilmiştir. Bu yıl bu ödüle layık görülen
arkadaşımız da daha çok Türkiye’deki gelişmelere odaklandığı için
bu ödüle layık görüldü. İnsan haklarına verilmiş bir ödül bu. Hem
Avrupa’da hem de Asya’da son derece önemli bir ülke olan
Türkiye’de, insan hakları alanında kaydedilen gelişmelerden dolayı
bu ödül verildi. Şahsına verilmiş bir ödül olmasına rağmen aslında
o kişinin beraber çalıştığı ekibe verilen bir ödüldür. Kimi zaman
ödüllerin para olması gerekmiyor. Paradan da daha değerli ödüller
vardır.”
KOLEKTİF AKIL
Hürriyet Web Koordinadötü Bülent Mumay da inanılmaz heyecanlı
olduğunu belirterek, şunları söyledi:
“Bir mesleğe çok erken başlayabilirsiniz. Evinizde daktilo sesiyle
uyanmış ve bu mesleğe aşık olup bir gün nasıl başlayacağım diye
merak edip tesadüfen de başlamış olabilirsiniz. 18’inizde bir
gazete binasından girip çeşitli birimlerinde, elinizden geldiğince
beraber çalıştığınız insanların büyük katkılarıyla her birimde
çalışmış olabilirsiniz. Ama bütün bunları yapıyor olduğunuz için
size bu ödülü vermiyorlar. Çalıştığınız yerde eğer Doğan Haber
Ajansı gibi bu kentin, bu ülkenin her yerinden haberi 24 saat geçen
sizi destekleyen bir ekibiniz varsa, şimdi aramızdan ayrıldı, Seyit
Erçiçek gibi gaz bombaları altında size 24 saat cep telefonuyla
çektiği fotoğrafı gönderen muhabirleriniz varsa, ODTÜ’de ayağına
plastik kurşun geldiği halde seke seke fotoğraf çekip gönderen Rıza
Özel gibi şahane foto muhabirleriniz varsa, arkanızda bir gazete
değil bir internet sitesi değil koca Hürriyet Dünyası’nı
aldıysanız, gerçekten bu ödülü aldığınıza çok fazla
şaşırmıyorsunuz. Bu ödülün size değil bu dünyanın kendisine
verildiğini anlıyorsunuz. Enis Berberoğlu’nun bu gazetede
çalıştığımızdan bu yana yarattığı federal hava gerçekten bu
gazetenin ruhunu sadece yapılan mecralarda değil bütün gazetenin
kolektif aklının bir ürünü haline getirmemizi sağladı ve bu konuda
bize inanılmaz bir özgürlük alanı sağladı. Bundan bir ay kadar önce
sevgili patronumuz burada ettiği bir lafla bitirmek istiyorum, ‘Bu
şerefli mesleği yapmaya ve sürdürmeye devam edeceğiz.’ Çok teşekkür
ederim” dedi.
CESARET AŞISI
IPI Türkiye Yönetim Kurulu Başkanı Kadri Gürsel de Hürriyet’in yeni
binasındaki renk cümbüşü, çeşitlilik ve uyumun gerçekten geleceğin
yayıncılığı açısından da büyük bir sembolizm içerdiğini belirterek,
şöyle konuştu:
“Bu ödülün Bülent Mumay’a bu sene verilmesinin bence çok büyük bir
anlamı var. Türkiye’de internet haberciliği yepyeni ve atılım
içindeki bir habercilik mecrasıdır. Bu mecra giderek Türkiye’nin
aslında ihtiyaç duyduğu basın özgürlüğü açığının kapatılmasında son
6-7 zarfında hepimizin bildiği olaylar sırasında çok çok önemli bir
rol oynadı. Bunun da hepimiz farkındayız. Hürriyet’in web sitesi
benim de o dönemde yakından takip ettiğim bir mecraydı. Ben onu
yakından takip ediyorsam demek ki bir işi çok doğru ve düzgün
yapıyor idi. Çünkü ona bakma ihtiyacını her zaman hissediyordum. Bu
da başka birilerinin dikkatini çekmiş olmalı.
KÖTÜ ADAMLAR VAR
Türkiye’de yine internet aleminde maalesef kötü işler yapan, kötü
adamlar da var. Bu kötü adamlar, kötü insanlar Hürriyet’in web
sitesini ve onun editörü Bülent Mumay’ı hedef aldılar. Onu işini
yapamaz hale getirmek amacını güttüler ve bunu başaramadılar. Başka
yerlerde başka şekillerde başka insanlar üzerinde başarılı
olabilirler. Bunu engellemek lazım. Bunu engellemenin yolu da her
durumda, her şekilde oto sansür terörizmine karşı direnmek, güç
birliği ve dayanışma sergilemektir. İşte bu bakımdan ben SEEMO’nun
verdiği bu ödülün, Bülent Mumay’ın şahsında, hedef gösterilerek,
bir karakter cinayeti işlenmek suretiyle, terörize ederek, onu
sindirerek, korkutarak varılmak istenen, kendisi üzerinde sansür
uygulaması amacıyla yapılan bütün bu terörizme karşı bir
uluslararası dayanışma ve güç birliği mesajı olduğunu görüyor ve o
açıdan heyecanlanıyorum. Günümüzde artık biz Türkiye’de ne olup
bittiğini hepimiz, ben de neticede okurum bilmek istiyoruz. Bunları
bildikçe de gerçekten enforme olmaktan dolayı da haz duyuyoruz. Son
günlerdeki gelişmelerde gerçekten bu noktada hazzımızı artıran
gelişmeler. Bunun böyle devam etmesi lazım. Türkiye’de olup
bitenleri bilmeye hakkımız var. O yüzden de gazetecilerin
görevlerini korkusuzca yapmaları gerekiyor. Bunun ben bir cesaret
aşısı olduğunu düşünerek selamlıyorum. SEEMO, Bülent Mumay ve
çalışma arkadaşlarını kutluyorum. Bu süreçte sergiledikleri
özverili, cesur gazetecilik örneğinden ötürü.” (DHA)
Hurriyet.com.tr'ye 'İnsan Hakları Ödülü'
Hürriyet Web Koordinatörü Bülent Mumay’a ödülünü SEEMO Genel Sekreteri Oliver Vujovic verdi.
Sıradaki Haber İçin Sürükleyin