Başbakan Yardımcısı ve Hükümet Sözcüsü Bekir Bozdağ, Twitter'dan paylaştığı mesajda "Alpay ve Altan kararıyla (yayınlanan mahkeme açıklamasına göre) Anayasa Mahkemesi;anayasa ve yasaların çizdiği sınırı aşmış, kendini ilk derece mahkemesi yerine koyarak vaka ve delil değerlendirmesi yapmış;suçun oluşumunu ve delil durumunu değerlendirmiştir" dedi.
Bozdağ'ın açıklamaları şöyle:
"Anayasa ve yasada belirtilen konularla sınırlı bireysel başvuruları incelemek ve karara bağlamak, Anayasa Mahkemesi’nin yetkisi ve görevi dahilindedir.
Bireysel başvuru, Anayasa Mahkemesini güçlendirdiği gibi kişisel
hak ve özgürlükler bakımından da önemli bir yargısal
güvencedir.
Bireysel başvuruları karara bağlarken Anayasa Mahkemesi, anayasa ve
yasaların kurallarıyla bağlıdır; anayasa ve yasaların belirlediği
sınırları aşamaz; ilk derece veya istinaf ya da temyiz mahkemesi
gibi hareket edemez; hiç bir kurala bağlı değilmiş gibi karar
veremez.
Alpay ve Altan kararıyla (yayınlanan mahkeme açıklamasına göre) Anayasa Mahkemesi;anayasa ve yasaların çizdiği sınırı aşmış, kendini ilk derece mahkemesi yerine koyarak vaka ve delil değerlendirmesi yapmış;suçun oluşumunu ve delil durumunu değerlendirmiştir.
Bireysel başvuruları inceleyip karara bağlarken Anayasa Mahkemesi,ilk derece mahkemesi veya istinaf mahkemesi ya da temyiz mahkemesi veyahut da süper temyiz mahkemesi gibi davranamaz ve bu mahkemeler gibi karar veremez.
Anayasa Mahkemesi’nin Alpay ve Altan kararları, Can Dündar kararının kötü ve yanlış bir tekrarından ibarettir.Anayasa Mahkemesi, algıları değil anayasa ve yasaları gözetmek ve gereğini yapmakla yükümlüdür."
NE OLMUŞTU?
Anayasa Mahkemesi (AYM) Genel Kurulu, dün FETÖ üyeliğinden
hukuksuz şekilde tutuklu olduklarını savunan gazeteciler Mehmet
Altan ve Şahin Alpay’ın, “kişi hürriyeti ve güvenliği hakkı” ve
“ifade ve basın özgürlüklerinin” ihlal edildiğine 6’ya karşı 11
oyla karar verdi. AYM, Altan’a ayrıca 20 bin lira manevi tazminat
ödenmesine de karar verdi. AYM, 9 ay tutukluluktan sonra tahliye
edilen gazeteci Turhan Günay’ın ise “kişi hürriyeti ve güvenliği
hakkının” ihlal edildiğine karar verdi. Eski AYM üyesi Alparslan
Altan’ın FETÖ üyeliğinden tutukluluğuna ilişkin bireysel
başvurusunu ise “açıkça dayanaksız” gerekçesiyle oybirliği ile
reddetti.
MAHKEMELER TAHLİYE TALEPLERİNİ REDDETTİ
AYM’nin ihlal kararının ardından Altan ve Alpay’ın avukatı Veysel Ok akşam İstanbul 13. ve 26. Ağır Ceza Mahkemelerine başvurup tahliye talep etti. Ok’un başvurusunu dosya üzerinden görüşen iki mahkeme, tahliye taleplerini reddetti.
AYM KARARI NEYDİ?
AYM ihlal kararlarında, gazetecilere dönük Adalet Bakanlığı’nın “Salt gazetecilik faaliyetinden tutuklu değiller” savunmasını yerinde bulmadı. AYM gazetecilere tutuklamayı “hukuksuz”, basın özgürlüğüne ölçüsüz müdahale şeklinde değerlendirdi. OHAL’in basın özgürlüğüne müdahaleyi meşru kılmadığı savunulan AYM kararında, “Olağanüstü hâl döneminde temel hak ve özgürlüklerin kullanımının durdurulmasını ve sınırlandırılmasını düzenleyen Anayasa’nın 15. maddesinin kişi hürriyeti ve güvenliği hakkına yönelik Anayasa’nın 19. maddesinin üçüncü fıkrasında belirtilen güvencelere aykırı bu müdahaleyi (tutuklama) meşru kılmadığı değerlendirilmiştir” denildi.