İnternete yönelik yasaklamalara ilişkin TBMM Genel Kurulu'nda
konuşan CHP İstanbul Milletvekili - Medya Komisyonu Üyesi Barış
Yarkadaş, "Türkiye'de 150'ye yakın gazeteci cezaevinde... 2016,
medya açısından kara bir tablodur'' dedi. 2016 yılına ilişkin
hazırladığı Medya Raporu'nu genel kurulda gösteren Yarkadaş, "Geçen
yıl, 800 gazetecinin basın kartı iptal edildi. 173 medya kuruluşu
kapatıldı'' dedi.
'SUÇLARI NE?'
Cezaevinde bulunan birçok gazeteci hakkında hala iddianame
hazırlanmadığını belirten Yarkadaş, "Gazeteci arkadaşlarımız neyle
suçlanıyor, hangi suçtan dolayı tutuluyor, doğrusu biz de merak
ediyoruz. Sadece biz değil, aileleri, avukatları ve kendileri de
merak ediyor'' ifadesini kullandı.
Cumhuriyet Gazetesi Yazarları Akın Atalay ve arkadaşları ile Ahmet
Şık'ın da sosyal medyada yazdıklarının suçlama gerekçesi haline
getirildiğini belirten Yarkadaş, "Bir kişinin attığı tweet onun
tutuklanması için gerekçe olamaz'' dedi.
FETÖ ÇELİŞKİSİ
Yarkadaş, Cumhuriyet gazetesi Muhabiri Ahmet Şık'ın
tutuklanmasındaki çelişkiyi ise şu sözlerle vurguladı:
"Ahmet Şık, FETÖ'nün kumpasıyla Oda TV davasında cezaevine atıldı.
FETÖ'nün mağduru olmasına rağmen şimdi FETÖ'cülükle suçlanıyor.
Ahmet Şık, cezaevine atıldıktan sonra, tam üç gün boyunca kendisine
su verilmiyor, üç gün boyunca gazete okuması, televizyon izlemesi
engelleniyor.''
'ELEŞTİRİDEN KORKMAYIN'
Medyanın özgürce yayın yapabilmesinin 15 Temmuz Darbe Girişimi'ni
engelleyen faktörlerden biri olduğuna dikkat çeken Yarkadaş, şöyle
konuştu:
''Özgür bir medyanın herkese lazım olduğunu 15 Temmuz alçak
darbe girişiminde bir kez daha gördük. Eğer o gece medya özgürce
yayın yapamasaydı, bugün Türkiye'yi, Allah korusun, FETÖ'nün
darbecileri yönetiyor olurdu. O yüzden, medyada yazılan çizilen her
şeye düşmanca bakmamak, eleştiriden faydalanmak gerekir.''
'SOSYAL MEDYADA CADI AVI VAR'
İktidarın son dönemde sosyal medyayı da baskı altına aldığına
dikkat çeken Yarkadaş, "Bu mecrada adeta bir cadı avı yapılıyor''
dedi. Bir süre önce ''Sosyal Medya Takip Birimi''nin kurulduğunu
belirten CHP'li vekil, "Bu birimin yaptığı çalışmalar sonucu Türk
Ceza Kanunu'nda olmayan maddelerden kişiler tutuklanıyor'' diye
konuştu. Yarkadaş şunları söyledi:
"Türk Ceza Kanunu'nda "devlet büyüklerine hakaret" diye bir
suçlama, bir madde olmamasına rağmen daha birkaç gün önce birçok
genç, devlet büyüklerine hakaret ettiği iddiasıyla tutuklandı. Bu
gençlerin arasında Numan Kurtulmuş hakkında yorum yapan kişiler de
var. Sayın Numan Kurtulmuş'la zaman zaman diyalog kuruyoruz ve
kendisine bu sorunları anlatıyoruz. Umarım ki mahkemeler bu yeni iş
yükünden bir an önce kurtulacak ve kanunsuz tutuklamalardan
vazgeçecektir.''
'NEYE GÖRE KURULDU?'
'Sosyal Medya Takip Birimi'nin kuruluşunun hangi kanunda yer
aldığını ya da hangi yönetmeliğe göre kurulduğunun belli olmadığını
da belirten Yarkadaş, ''Bu kişilerin maaşları nasıl ödeniyor?
Devletin polisi bütün gününü terörist kovalamak, terörist
yakalamak, bombacı yakalamak yerine sosyal medyada kim ne yazmış,
kim hangi "tweet"i atmış, bunu aramakla geçiriyor'' dedi.
Halk TV programcısı Hüsnü Mahalli'nin de attığı tweetlerden dolayı
tutuklandığını belirten Yarkadaş, "Paylaştığı yorumlarda hiç
kimseye hakaret yok. Sadece politik eleştiriler var'' ifadesini
kullandı.
'KEYFİYET ZULME DÖNÜŞTÜ'
ETHA, Dİ-HABER ve Birgün Gazetesi çalışanlarının da on dokuz gündür
sorgusuz - sualsiz gözaltında tutulduğunu belirten Yarkadaş,
''RedHack adlı sosyal medya kullanıcılarına yardım ettikleri iddia
ediliyor. Yardım etmişler mi, bu suç mudur, buna yargı karar verir.
Evet, yargı karar versin, savcı bununla ilgili soruşturmayı
sürdürsün, biz de bunu istiyoruz ama savcıyı bulamıyoruz''
dedi.
Gazetecileri gözaltına aldırtan savcının, gözaltı işlemi
gerçekleştikten sonra yıllık iznini kullanmak üzere şehir dışına
çıktığını belirten Yarkadaş, "Gözaltındaki gazeteciler savcının
izinden dönmesini bekledi günlerce... Savcı beyefendinin keyfi
yerine gelecek, yıllık iznini bitirecek ve ondan sonra gelip bu
arkadaşların ifadelerini alacak. Belki serbest bırakacak, belki
dava bile açmayacak'' diye konuştu. Yarkadaş, ''İşin artık
keyfiyete, keyfiyetin de üstüne çıkıp bir zulme dönüştüğünü
görmemiz gerekiyor'' dedi.
'İLKELLİĞE SON VERİN'
İktidarın sosyal medyayı takip altına almasını "ilkellik'' olarak
niteleyen Yarkadaş,
"Gelin artık bu ilkelliğe hep birlikte bir son verelim'' ifadesini
kullandı.
"60 BİN KİŞİ TAKİP EDİLİYOR"
Öte yandan, Twitter hesabından konuya ilişkin açıklama yapan Barış
Yarkadaş, "Sosyal Medya Takip Birimi'nde görevlendirilen polisler,
17 bin kişi hakkında fezleke düzenledi. 45 bin kişinin ise isim ve
adresini tespit etmeye çalışıyor. 3500 kişi yazdıklarından ötürü
gözaltına alındı. 1500 kişi ise sosyal medyada yazdıklarından
dolayı tutuklandı" dedi.
Yarkadaş, "Bu korkunç gerçek, referandum öncesi artan baskının
göstergesidir" ifadesini kullandı.