Agos Gazetesi Genel Yayın Yönetmeni Hrant Dink Cinayeti'ne
ilişkin 3'ü tutuklu 35 sanıklı davanın 5. duruşması
başladı.
İstanbul Adalet Sarayı'nda bulunan 14. Ağır Ceza Mahkemesi'nde
görülen duruşmada tutuklu bulunan sanıklar eski emniyet müdürü Ali
Fuat Yılmazer, eski Emniyet İstihbarat Daire Başkanı Ramazan
Akyürek ve dönemin Trabzon İstihbarat Şube Müdür Yardımcısı Ercan
Demir hazır bulundu. Dönemin İstanbul Emniyet Müdürü Celalettin
Cerrah, dönemin Trabzon Emniyet Müdürü Reşat Altay, polis memuru
Muhittin Zenit ve eski İstihbarat Daire Başkanı Sabri Uzun'un da
aralarında bulunduğu 7 tutuksuz sanığın da katıldığı duruşmaya,
tutuklu sanıklardan Ogün Samast ise Sesli ve Görüntülü Bilişim
Sistemi (SEGBİS) ile katıldı. Öte yandan HDP İstanbul Milletvekili
Garo Paylan da duruşmaya izleyici olarak katıldı.
"BU İSTİHBARAT ÇALIŞMALARI GÖREVİMİ EN İYİ ŞEKİLDE
YAPTIĞIMIN GÖSTERGESİDİR"
Duruşmada savunmasını yapan dönemin Trabzon İstihbarat Şube
Müdürlüğü'nde görevli tutuksuz sanık Muhittin Zenit, istihbarat
şubede polis memuru olarak 22 yıl görev yaptığını belirterek,
istihbarat polisinin görevinin olayları öncesinde görebilmek ve
kestirebilmek olduğunu söyledi. Trabzon'da görev yaptığı dönemde
Dink Cinayetini önlemek için F4 raporlarını hazırladığını söyleyen
Zenit, "Bu istihbarat çalışmaları görevimi en iyi şekilde
yaptığımın göstergesidir" dedi.
"SAVCI, İYİ BİR İSTİHBARAT ÇALIŞMASI YAPMIŞ OLDUĞUMU
İDDİANAMEDE BELİRTMİŞ"
Hazırladığı F4 raporları, içeriği ve tarihleri hakkında da bilgi
vererek açıklama yapan Zenit, "Yasin Hayal'in Ermenilere büyük kin
beslediği ve Dink'i ne pahasına olursa olsun öldürüleceğine ilişkin
raporlar hazırladım. Savcı, iyi bir istihbarat çalışması yapmış
olduğumu iddianamede belirtmiş. Öte yandan AİHM kararında
"...'Trabzon Emniyeti, İstanbul Emniyeti'ni Yasin Hayal'in Hrant
Dink'i öldürmeyi planladığını, öldürebilecek kişiliğe elverişli
olduğunu resmi olarak haberdar etmiş. İstanbul Emniyeti bir şey
yapmamış." ifadelerini kullanmış. AİHM, ihmalin istihbarat
aşamasında değil, ihmalin istihbarat değerlendirme aşamasında
olduğunu değerlendirmiştir" ifadelerini kullandı.
"AMAN EHAN BU İŞİN ÖNÜNE GEÇ, BİLGİLERİ GETİR' DİYE
BEYANLARIM VARDIR"
Erhan Tuncel'den bizzat bilgileri aldığını söyleyen Zenit, "'Erhan
Tuncel zaman zaman çalışmak istemiyorum, bu işten ayrılmak
istiyorum' der ve sık sık para isterdi. Bu Tuncel'e özgü bir durum
değildi.. Her istihbarat elemanına özgü bir durumdur. Erhan
Tuncel'e 'Aman Erhan bu işin önüne geç, bilgileri getir' diye
beyanlarım vardır. Bir gün hiç unutmuyorum Erhan Tuncel benden para
istedi ve cebimde sadece 20 TL çocuğumun süt parası vardı. Ben de
Erhan'a bu süt parasını verdim ve 'Ne olur Erhan bilgi getir"
dedim. Erhan Tuncel'in alternatifi olmadığı için onunla çalışmak
zorundaydık. Aldığımız bilgileri de raporlara geçirdik. Tüm
bilgileri raporlara yansıttığım aşikardır. 'Dink'in ne pahasına
olursa olsun öldürülecektir' ifadesi de raporlarda yer almaktadır"
ifadelerini kullandı.
"OLAYDAN 10 AY ÖNCE CİNAYETİ DEVLETİME
BİLDİRMİŞİM"
İddianameyi eleşiren ve "Olaydan 10 ay önce cinayeti devletime
bildirmişim" diyen Zenit, "Dink'in öldürüleceğini başka hangi
cümlelerle rapora yazacaktım. Nasıl örgüt mensubuyum ki Dink'in
öldürüleceğini 10 ay önce devletime bildiriyorum. Bu üyesi olduğum
örgütü sebote etmek anlamına gelmiyor mu? Ne böyle bir örgütün
varlığından haberdarım, ne de üyesiyim. Sadece emniyet teşkilatı
örgütünün kamu görevlisiyim" dedi.
"LEHİME OLAN F4 RAPORLARININ SAKLANMASINA NASIL YARDIMCI
OLURUM?"
Saklandığı iddia edilen F4 raporlarının lehine olan deliler
olduğunu söyleyen Zenit, "F4 raporlarının soruşturma makamlarından
saklanmasına nasıl yardımcı olurum? Cinayetten önce Bayburt'a
gittim.Trabzonla ilgili bağlantım yoktu. Bu evrakların
saklanmasıyla ben mağdur edildim. Davacıyım, şikayetçiyim"
dedi.
"F3 VE F4 RAPORLARINDAN DA HABERDARLARDI"
Cinayetten sonra Erhan Tuncel'i aradığını söyleyen Muhittin Zenit,
"Cinayetin ayrıntılarını televizyonlardan öğrendikten sonra bilgi
almak için Tuncel'i aradım. Ben o görüşmede karşımdaki adamı
konuşturmaya çalışıyorum. Zarflama yapıyorum. Ancak söz konusu bu
görüşmem çarpıtıldı. Cinayeti önleyemediklerini düşündüğüm
kişilerin basına sızdırdığı bu telefon görüşmesi nedeniyle mağdur
edildim. Bu kişiler F3 ve F4 raporlarından da haberdarlardı. Bu
görüşmeyi gündemde tutanlar gerçek suçluların ortaya çıkmasına
engel olmuştur" diye konuştu.
"HRANT DİNK BU ÜLKE İÇİN ZARARLI BİR İNSAN DEĞİLDİ. BU
NEDENLE HEDEF YAPILDI"
Hrant Dink'i de sevdiğini söyleyen Zenit, "Hrant Dink bu ülke için
zararlı bir insan değildi. Bu nedenle hedef yapıldı. Dink'in
söylediği sözden dolayı adım adım ölüme götüren süreç
hazırlanmıştır. Tek bir özür borcum var. Vicdanen rahatlamak için
mahkeme huzurunda Rakel Dink'ten özür diliyorum. Ben ekmek yiyen
her insanı, tüm canlıları korumak için görev yaptım. Vicdanen
rahatım" şeklinde konuştu.
"F5 RAPORLARININ İMHA EDİLMESİYLE İLGİLİ BİLGİM
YOK"
Yasin Hayal ilgili hazırlanan F5 raporlarının imha edilmesiyle
ilgili bilgisinin olmadığını belirten Zenit, "Nasıl olurda arşivden
alır imha edebilirim. Sakladığım, gizlediğim bir şey yok. Bu da
akla mantığa uygun olmayan bir iddiadır. Örgüt üyesi değilim, 15 ay
tutuklu kaldım mağdur oldum. Duruşmalardan vareste tutulmak
istiyorum" şeklinde konuştu.
Duruşma Zenit'in soru sorulmasıyla devam ediyor. (DHA)
Hrant Dink davasında itiraf: '10 ay önce bildirdim'
Hrant Dink cinayeti davasında kamu görevlilerinin savunma yapacağı duruşma başladı.
Sıradaki Haber İçin Sürükleyin