Sabah yazarı Hıncal Uluç, yaşamını yitiren Seyfi Dursunoğlu namıdiğer Huysuz Virjin'in ardından bir yazı kaleme aldı.
Hıncal ULUÇ / SABAH
Bir efsane daha gitti
"Cumhuriyet devrinin" demeye hakkım yok.. Ama 1957'de gazetecilikle başlayan gece hayatımın, yani nerdeyse son 65 senenin, gördüğüm en büyük şovmeniydi o.. Başkaları yanına bile yaklaşamadı.
Hiç çekinmeden söylüyorum..
Bir "deha"ydı Seyfi Dursunoğlu.. Nam-ı diğer Huysuz Virjin..
Sahnede canlandırdığı Kantocu Zenne tiplemesiyle bir devre adını yazdı..
Günay, Günay'ken, yani başında Günay'ın kendisi varken, ülkenin en ünlü kulübüydü. Siyasetin, sosyetenin en ünlü aileleri oraya gelirlerdi.. Öyle bugünkü gibi, haftada iki gece, dört yılı dört isimle geçirmezdi, Günay. Pazartesi hariç her gece. En ünlü solistleri çıkarır, kendisi de keşfeder, üne kavuştururdu. Günay'da çıkmak, markaydı.
Mutfağı da muhteşemdi. Ama yemekleri ve solistleri dışında asıl bir temel direği vardı..