Hayat Televizyonu Yayın Koordinatörü Mustafa Kara tarafından yapılan açıklamada şöyle denildi:
"Kurulduğu günden bu yana işçilerin, emekçilerin, gençlerin,
kadınların, yoksul halkın, aydınların, sanatçıların, tüm halkın
sesi olmuş Hayat Televizyonu’nun ekranı ağır bir tehdit altındadır.
Halkın haber alma özgürlüğü ellerinden alınmak isteniyor"
denildi.
"Radyo Televizyon Üst Kurulu’nun verdiği ve Türksat’a bildirilen
karar uyarınca, Hayat Televizyonu’nun ekranı her an karartılabilir;
her an gerçekler derin bir karanlığa gömülebilir" denilen
açıklamada, "Hayat Televizyonu, 21 Mart 2007’den bu yana
uluslararası yayıncılık lisanslarıyla Türksat uyduları üzerinden
yayın yapmaktadır. Aynı zamanda, RTÜK lisansı için
gerekli tüm başvuruları yapmış olup, lisans başvurusu Radyo
Televizyon Üst Kurulu’nun önündedir" ifadeleri kullanıldı.
Açıklamada şöyle denildi: "Geçtiğimiz aylarda yapılmış tüm
görüşmelere, varılan mutabakatlara ve yasaların gerektirdiği tüm
adımlar tarafımızca atılmış olmasına rağmen,
şimdi RTÜK tarafından keyfi bir tutum içine
girilmiştir.
Gezi Parkı’nda başlayan direniş ve halkın yükselen taleplerinin
sesi olan Hayat Televizyonu, “bu konuda gelen şikayetler ve
raporlar” gerekçe edilerek RTÜK tarafından incelemeye
alınmış ve ekran karartma kararı verilmiştir.
İki haftadır süren Gezi Parkı eylemleri boyunca
bütün medya üzerinde uygulanan ağır baskı, Hayat
Televizyonu’na kapatma olarak yansımıştır. Radyo Televizyon Üst
Kurulu, yayın yaptığımız Türksat uydusuna bir yazı yazarak
yayınımızın durdurulmasını istemiştir.
Gün boyu yaptığımız tüm girişimlere, görüşmelere, makul çözüm bulma
çabalarımıza rağmen, somut ve güvenilir bir yanıt alamadık.
Son olarak “en geç Cuma saat 12.00’de yayınımızın durdurulacağı”
tarafımıza bildirilmiştir.
Bu keyfi ve hukuksuz karardan bir an önce vazgeçilmelidir.
Her zaman ekranımızda yer bulmuş bütün halk kesimlerini
televizyonlarına sahip çıkmaya, Hayat Televizyonu ile dayanışmaya
çağırıyoruz.”