Hasan Cemal'in kaleme aldığı 'Delila, Bir Genç Kadın Gerillanın Dağ Günlükleri' adını taşıyan kitap Everest etiketiyle raflardaki yerini aldı.
Hasan Cemal inceleme türündeki kitabında silah sesleriyle büyüyen Şenay'ın Delila olma sürecini anlatıyor. Yorum ve söyleşilerle bu süreç anlatılırken okuyucu, Delila'nın dağdaki günlerinin hikayesini yazdığı günlüğünden öğreniyor.
Günlükler ilk defa yayınlanıyor
Delila'nın günlükleri, bir kadın gerillanın iç konuşmalarının Türkiye'de ilk defa okurla buluşması açısından önemli. Savaş en yalın haliyle bu günlüklerden çıkarak gerçeğe dönüşüyor.
Kürtler'in Sezen Aksu'su diye bilenen Delila'nın 'Berxwedan Jiyane' sesi Türkçe olarak 'Yaşamak Direnmektir' yankısıyla satırlar arasından okura ulaşıyor.
"Hasan Cemal gir Gün bir çığlık duydu.
Kürdistan dağlarından yankılanan genç bir kadın sesi 'Berxwedan Jiyane' diyordu; 'Yaşamak Direnmektir!'
O çığlığı unutmadı Hasan Cemal, sesin sahibinin peşine düştü. Son nefesini çoktan o dağlara üflemış olan genç kadını bulamadı ama onun ailesini, arkadaşlarını, yoldaşlarını ve kelimelerini buldu.
O genç kadının adı Delila; Kendi deyişiyle 'Şarkı Söyleyen Bir Gerilla.'
Bugün 'Kürtlerin Sezen Aksu'su' diye tarif ediyorlar Delila'yi. Onun dağlarda kaydettiği şarkılarını dağlarda ve şehirlerde dinleyıp söylüyorlar hâlâ.
O sesin hikâyesını bilen ise pek az.
Hasan Cemal, Delila’nın ya da Silvanlı Şenay'ın dağa çıkmadan önceki hayatını, en yakınlarıyla konuşarak öğrendi ve yazdı.
Delila'nın dağdaki günlerinin hikâyesini ise, Hasan Cemal'in Gazeteci merakı ve inadı sayesinde kendi kelimelerinden öğrenebiliyoruz.
Şenay'ın ailesinin korumak için saklayıp, yerini unuttuğu dağ günlükleri Hasan Cemal eliyle yeniden nefes alıyor; bir gerillanın yaşadıklarını, hissettiklerini kendi iç sesinden duyabiliyoruz.
Bu günlüklerde bazen çocuksu denecek kadar saf, bazen tereddütlü, bazen oyunbaz, bazen öfkeli, bazen neşeli gencecik bir kadın konuşuyor.
Delila'nin Günlükleri, bir gerillanın iç konuşmalarını Türkiye'de ilk kez okura ulaştırıyor.
Hasan Cemal'n aradan çekilip bizi Delila'yla başbaşa bıraktığı bu kitap, savaşın en yalın ve en vahşi gerçeğini de hatırlatıyor yeniden.
En çok çocuklar öldü bu savaşta.
En çok onları kaybettik."