Hilton Oteli Balo Salonu'nda gerçekleşen yemeğe, Hanzade Doğan
Boyner'in yanı sıra Birleşmiş Milletler (BM) Türkiye Mukim
Koordinatörü ve UNDP Türkiye Mukim Temsilcisi Irena Vojackova
Sollorano, ADV Yürütme Kurulu Başkanı Candan Fetvacı, konferansın
ana konuşmacısı Iraklı bilim insanı Dr. Nisreen El-Hashemite,
Hürriyet CEO'su Çağlar Göğüş, Posta Gazetesi Genel Yayın Yönetmeni
Rıfat Ababay, CNN Türk Genel Müdürü Erdoğan Aktaş, Hürriyet
Gazetesi Yayın Danışmanı ve Yazarı Doğan Hızlan, Hürriyet Yazarları
Sedat Ergin ve Vahap Munyar, Avrupa Birliği eski Genel Sekreteri,
Emekli Büyükelçi ve Doğan Holding Başkan Danışmanı Volkan Vural ile
Canan Dağdeviren, Müjde Esin, Dr. Nayla Fahed, Shruthi Kapoor, İnci
Kadribegiç, Nur Cuma, Müjde Esin'in de aralarında bulunduğu
konferansın katılımcıları ve çok sayıda medya temsilcisi
katıldı.
BOYNER: DEVLET ÖZEL SEKTÖR İŞBİRLİĞİ İLE TOPLUMSAL
BİR PROBLEM ÇÖZÜLDÜ
Yemek öncesi konuşan Hanzade Doğan Boyner, Aydın Doğan Vakfı
olarak toplumsal cinsiyet eşitliğine katkıda bulunmak için 15
yıldır önemli projeler yürüttüklerini belirterek “Başta 'baba beni
okula gönder' seferberliği ile 35 kız yurdu kurduk ve 50 binden
fazla burs imkanı sağladık. Başlattığımız bu seferberlik
devletin ve diğer sivil toplum örgütlerinin de katkıları ile
Türkiye'de ortaokul okullaşmasındaki kız erkek farkını kapattı.
Devlet özel sektör işbirliği ile toplumsal bir problem çözüldü.
Dünyada örnek gösterilecek bir başarıdır.
Vakıf olarak hem burs verdiğimiz hem yurtlarımızda kalan
öğrencilere destek olmaya devam ediyoruz. Kız çocuklarımızın hayal
güçlerini genişletmek için, kendilerini ifade edebilme
becerilerinin ve özgüvenlerinin artması için çok sayıda eğitim
programı düzenliyoruz. İki yıl önce yeni bir burs programı
başlattık. Hem 'baba beni okula gönder' yurtlarından mezun olan
kızlarımıza hem de diğer liselerden mühendislik ve hukuk alanında
eğitim almak isteyen öğrencilere burs veriyoruz." dedi.
BOYNER: EĞİTİM OLMAZSA OLMAZ İLK ŞART
Konuşmasında eğitimin önemine de özellikle vurgu yapan Boyner,
“Eğitim olmazsa olmaz ilk şart. Ancak bu eğitim dönemi sonrası
kadınların istihdam edilmesi ve ekonomiye katılımılarının
sağlanması da bir o kadar önemli. Bu nedenle kadınların istihdama
katılmaları içinde farklı projelere destek veriyoruz.
Bu sene, kurucusu olduğum Turkiye'nin lider e-ticaret platfromu,
Hepsiburada olarak kadın girişimcilere teknoloji gücü
programını başlattık. Başta teknoloji ve pazarlama gücümüz olmak
üzere Hepsiburada'nın tüm imkan ve yeteneklerini bu program
aracılığı ile kadın girişimciler için seferber ediyoruz. Program
sayesinde tedarikçi ağımıza gelen kadın girişimci oranının son
dönemde yüzde 30'a çıktığını gururla söyleyebiliriz. Yine bu
program sayesinde bir çok isimsiz kahramanla tanıştım. Kimisi
evinin bir odasını atölyeye çevirmiş bebek üretiyor kimisi gündüz
işine gidip akşam katıldığı eğitim programı sayesinde tasarladığı
ürün ile ülkemizi uluslararası tasarım yarışmasında temsil edip
birincilik almış. Bu hikayelere şahit oldukça kadın girişimciler
için yaptığımız bir nebze pozitif ayrımcılığın ne kadar güzel
sonuçlar verdiğini, görüp mutlu oluyoruz." dedi.
SOLLORANO: BİR KEZ DAHA BİRLİKTE OLABİLMEK ÇOK BÜYÜK BİR
MEMNUNİYET
Birleşmiş Milletler (BM) Türkiye Mukim Koordinatörü ve UNDP
Türkiye Mukim Temsilcisi Irena Vojackova Sollorano ise yemek ve
yarın düzenlenecek konferansın kendileri için çok önemli olduğuna
dikkat çekti. Sollarano, “Bu konferans bizim için çok önemli
konuların ele alınacağı çok önemli bir etkinlik, gençlerimiz için
çok önem taşımakta. Onların geleceğini buradaki sloganımıza vermiş
olduğumuz önemi bu vesile ile bir kez daha göstermiş
olacağız.
BM olarak gerek UN Women gerek UNICEF gerekse UNFPA ile Aydın Doğan
Vakfı'nın yapmış olduğu işbirliği sayesinde bu güne kadar kız
çocukları için çok sayıda imkan sağlamış bulunmaktayız. Özellikle
onların bu imkanları bulamadığı alanlarda ve yerlerde onlara bu
imkanları ve fırsatları sunabilmiş ve onları desteklemiş
bulunmaktayız. Bugün sizlerle 'Uluslararası Kız Çocukları Günü'
vesilesiyle üçüncüsü düzenlenmekte olan konferansımızda bir kez
daha birlikte olabilmek bizim içinde çok büyük bir memnuniyet."
dedi.
SOLLARANO: BU BAŞARI HİKAYELERİMİZİN PEK ÇOĞUNU DUYACAĞIZ
UNESCO'nun verilerine göre şuan dünyada bulunan araştırmacıların
yüzde 30'dan azı kadınlardan oluşmakta olduğunu belirten Sollarano,
“Ancak bu rakamlara rağmen genç kadınlarımızın ve kız
çocuklarımızın bilimde ve sanatta çok daha başarılı olduklarını
gösteren toplumda ne kadar güçlü faaliyetler sergilediklerini
gösteren hikayeler gittikçe artmakta ve yaygınlaşmaktadır. Bu da
bize aslında kız çocuklarına ve kadınlara sosyal hayata katılma
fırsatı tanıdığımız andan itibaren onların neler elde edip neler
başarabileceğini gösteriyor. Yarınki etkinliğimiz kapsamında bu
başarı hikayelerimizin pek çoğunu duyacağız. Bu hikayeler gerek
bilim alanında gerek spor alanında büyük başarılara imza atmış
isimler gelecek. Bu tür güçlü hikayeler dünyanın dört bir yanındaki
kız çocuklarını ayağa kalkıp kendi geleceklerini şekillendirmek
üzere çalışmasını etkilemekte ve yol göstermektedir." dedi.
SOLLORANO: YILDA BİR KIZ ÇOCUĞU BİR YIL DAHA UZUN SÜREYLE
EĞİTİM ALDIĞI TAKDİRDE...
Sollorano sözlerini şöyle tamamladı: Bu sene düzenlenecek konferansımızın ana konusu 'Güçlü kız çocukları güçlü gelecekler. Güçlü gelecek için güçlü kız çocukları' bununla birlikte '21. Yüzyılda sosyal değişimin aktörleri olarak kız çocukları' tabiki burada kız çocukları ve erkek çocukların ilerlemesiyle hepimizin bir ilerleme kaydedeceğimizi söylememe dahi gerek yok aslında. Örneğin ilköğretim yılında bir kız çocuğu bir yıl daha uzun süreyle eğitim aldığı takdirde yetişkin yaşlarında alacağı haftalık ücreti yüzde 10 ile 20 arasında bir artış gösterebiliyor. Sadece bir yıllık ilave bir eğitim sayesinde. Ortaöğretimde ise bu rakam yüzde 15 ile 25 arasında seyrediyor. Aslıda çok da bir şeyden bahsetmiyoruz. Sadece bir yıl fazla eğitim bu. Eğer düşük gelirli ülkelerde her kız çocuğu ortaöğretim eğitimini tamamlayabilmiş olsaydı şu anda seyretmekte olan 5 yaş altı çocuk ölüm oranları yarı yarıya indirilebilirdi. Eğitimde bir yıl dahi ciddi bir sonuç yaratabiliyor kız çocukları için. Türkiye'de bunu başarabilirsek gerçekten büyük bir şeyi başarmış olacağımıza inanıyorum." dedi.
Kız çocuklarının dünyanın her yerinde karşılaşmakta olduğu toplumsal cinsiyet eşitsizliğine vurgu yapmak amacıyla her yıl kutlanan Dünya Kız Çocukları Günü'nde; Aydın Doğan Vakfı (ADV), UNFPA, UNICEF ve UN Women'ın, Birleşmiş Milletler Toplumsal Cinsiyet Eşitliği Grubu'nun danışmanlığında düzenlediği konferansın üçüncüsü, 11 Ekim Çarşamba günü İstanbul Hilton Oteli'nde gerçekleştirilecek. Bu yıl 'Güçlü Kızlar, Güçlü Yarınlar: 21. Yüzyılda Sosyal Değişimin Aktörleri Olarak Kız Çocukları' temasıyla düzenlenen konferansta, kız çocuklarının çağın bir adım ötesine geçebilecek ve geleceği şekillendirecek bireyler olabilmeleri için neler yapılması gerektiği, alanlarında uzman pek çok değerli konukla birlikte masaya yatırılacak.