Türkiye Gazeteciler Cemiyeti (TGC), Türkiye Gazeteciler
Sendikası (TGS), Çağdaş Gazeteciler Derneği (ÇGD), DİSK Basın-İş,
Türkiye Yazarlar Sendikası (TYS), Türkiye Foto Muhabirleri Derneği,
Parlamento Muhabirleri Derneği, Ekonomi Muhabirleri Derneği,
Haber-Sen, Avrupa Gazeteciler Birliği Türkiye Temsilciliği, Basın
Konseyi ve Türkiye Gazeteciler Federasyonu’nun da aralarında
bulunduğu Gazetecilere Özgürlük Platformu (GÖP), 10 Ekim Cumartesi
katliamının gerçekleştiği Ankara Garı'nın önünde
sessiz bir yürüyüşle ölenlerin anısına saygı duruşunda bulundu.
GÖP temsilcileri olayın yaşandığı noktaya çiçekler
bıraktı. Törene Türkiye Gazeteciler Cemiyeti Başkanı Turgay
Olcayto, TGC Ankara Temsilcisi Taylan Erten, GÖP Dönem Başkanı ve
TGS Genel Başkanı Uğur Güç, Çağdaş Gazeteciler Derneği Genel
Başkanı Ahmet Abakay, G9 Platformu Sözcüsü ve Avrupa Gazeteciler
Birliği Onursal Genel Başkan Yardımcısı Doğan Tılıç, Parlamento
Muhabirleri Derneği Başkanı Köksel Bozkurt, Türkiye Gazeteciler
Federasyonu (TGF) Genel Başkanı Yılmaz Karaca ve Basın
Konseyi Yüksek Kurul Üyesi Başar Yaltı katıldı.
Ankara Garı önünde yapılan törende GÖP Dönem Başkanı ve TGS Genel
Başkanı Uğur Güç bir açıklama yaptı.
GÖP OLARAK YAYIN YASAKLARINI TANIMIYORUZ
“Artık sözün bittiği yerdeyiz. Geçici saray hükümeti dün
getirdiği yasaklarla sözlerimizi, kelimelerimizi, cümlelerimizi
elimizden almak istiyor. İstiyorlar ki; bedenlerini barışa siper
eden insanların nasıl katledildiğini konuşmayalım, dinlemeyelim,
görmeyelim, yazmayalım. O kadar kör oldular ki Ankara'dan
önce getirdikleri yasakların, bu hain saldırıya yol açtığını
görmüyorlar. Bu yasakları çıkarmaya hiç kimsenin hakkı yok. Hele
hele geçici saray hükümetinin hiç yok. Özellikle toplumu
derinden sarsan, tüm halkların kalbini kanatan bu melun saldırının
faillerinin ortaya çıkartılması görevi Meclis’indir. Şu anda
toplumun en yetkili kurumu Türkiye Büyük Millet Meclisi'dir.
Bu sebeple biz gazeteci meslek örgütlerinin oluşturduğu
Gazetecilere Özgürlük Platformu olarak getirilen yasakları
tanımıyoruz. Bu yasaklar bizim için yok hükmündedir.
10 Ekim 2015 günü tam bu noktada Başkentimiz Ankara'nın ve tüm
halklarımızın kalbinde, kalbimizde bombalar patlatıldı. Artık
kaybettiklerimiz adına yaşamaktan utanır hale geldik. Teker teker
ölüyorduk zaten. Şimdi yüzer yüzer ölüyoruz. Barış için
ölenlerimizin hatırasını, yayınlanan görüntüleri, fotoğrafları bu
toplum unutmayacak. Ne kadar yasak getirirseniz getirin
vicdanlarımız haykıracak. Burası 10 Ekim 2015 günü Ankara'da,
Ankara Garı'nın önünde, barış diye haykırarak ölen 100 insanımızın
katledildiği yer, sözün bittiği yer... Burası kanlı meydan.”