Süren koronavirüs salgını döneminde bazı medya kuruluşlarının “muhabir, foto muhabiri ve haber kameramanlarını iş yerine almayıp kapı önündeki konteynırlarda çalışmaya zorladığının” kamuoyuna yansıması üzerine Türkiye Gazeteciler Cemiyeti Yönetim Kurulu bir açıklama yaptı. Acil olarak gazetecilerin sağlıklarının korunması ve iş güvenliğinin sağlanması için çağrı yapılan açıklamada şu görüşler yer aldı:
“1. Halkın haber alma ve bilgilenme hakkı için, deprem, sel, yangın, savaş, göç dalgaları, salgın hastalıklar gibi tüm olağanüstü hallerde ve tüm zor koşullarda hayatını ortaya koyarak çalışan ve hatta bu uğurda canından dahi olan gazetecilerin iş sağlığı ve güvenliği hakkı derhal sağlanmalıdır.
2. Medya kuruluşları; İş Sağlığı ve Güvenliği Kanunu ile bu kanuna bağlı çıkarılmış tüm yönetmelik hükümlerine, ayrıca Sağlık Bakanlığı'nın açıkladığı tüm önlemlere uymak ve meslektaşlarımızın yaşam hakkını korumakla yükümlüdür.
3. Medya kuruluşları; koronavirüs (Covid_19) salgınının önlenmesi konusunda kanunlardaki sürelere bakmadan gazeteciler için iş yeri hekimi ve iş güvenliği uzmanlığı hizmetlerini her an ulaşılabilir tutmakla sorumludur.
4. Medya kuruluşları; koronavirüs salgınının önlenmesi konusunda teklif getirme hakkı tanımak, seçilecek iş ekipmanıyla, çalışma ortamıyla, şartların, sağlık ve güvenliklerine etkisi konularında gazetecilerin görüşlerini almakla yükümlüdür.
5. Medya kuruluşları; mümkün olduğunca çalışanların yakın temasta bulunmalarını, araç, gereçlerin ortak kullanımını önlemeli, ekipmanların düzenli olarak virüse karşı dezenfekte edilmesini sağlamalıdır.
6. Hiçbir sağlık ve güvenlik önlemi olmayan kulübelerde meslektaşlarımızın çalıştırılması uygulamasından derhal vazgeçilmelidir. Gazetecilerin maske, dezenfektan, eldiven gibi ihtiyaçları düzenli olarak karşılanmalıdır.
7. Medya kuruluşları; ciddi ve yakın tehlikeye maruz kalan veya kalma riski olan bütün medya çalışanlarını koronavirüs salgını konusundaki tehlikeler ile bunlardan doğan risklere karşı alınmış ve alınacak tedbirler hakkında derhal bilgilendirmelidir. Oluşacak yeni risklere karşı eğitimler verilmelidir.
8. Halkın haber alma ve bilgilenme hakkının sadece iktidarın uygulamalarına karşı değil; işyeri ve işletme bazında da sağlanması zorunludur. Basın özgürlüğünü kısıtlayacak tüm işyeri uygulamalarından derhal vazgeçilmelidir.
9. Meslektaşlarımıza bu zor dönemde dayanışma içinde olmanın önemini bir kez daha hatırlatıyor, sağlık ve iş güvenlikleriyle ilgili yaşadıkları sorunları cemiyet@tgc.org.tr adresine iletmelerini bekliyoruz.”