Gazetecilere Özgürlük Platformu (GÖP) bir basın açıklaması yayınlayarak son günlerde gazetecilerin uğradıkları şiddeti, hakkınlarında açılan soruşturmaları ve gördükleri baskıyı kınadı.
Basın Konseyi'nden yapılan açıklama şöyle:
Gazetecilere Özgürlük Platformu (GÖP) olarak, son günlerde yaşanan gelişmeler basın özgürlüğü mücadelemizi ısrarla sürdürmemizin önemini bir kez daha hatırlatmakta.
Son olarak, son günlerde yaşanan gelişmeler basın özgürlüğü mücadelemizi ısrarla sürdürmemizin önemini bir kez daha hatırlatmakta.
Son olarak;
*Şırnak’ın Uludere ilçesindeki Ortasu köyüne haber takibi yapmak için giden Cumhuriyet muhabiri Mahmut Oral, Jin Haber Ajansı Muhabiri Meral Geylani, Dicle Haber Ajansı (DİHA) muhabiri Özgür Paksoy ve Demokrat Haber Muhabiri Yannisvasilis Yaylalı'nın, askerler tarafından tartaklanması ve silahla vurulmakla tehdit edilmesi,
*Doğan Grubu’na yönelik gerçek dışı ithamların yine gazete sayfalarında yer alması, “PKK ittifakçısı” iddialarının ortaya atılması,
*RTÜK’ün valilik şikayetiyle ilk kez, “Cumhuriyete hakaret” suçu nedeniyle Samanyolu Haber’e ceza vermesi, ardından Diyanet İşleri Başkanı Mehmet Görmez için 1 milyon liraya sipariş edilen Mercedes otomobile ‘milyonluk Mercedes’ dediği için Samanyolu TV ve Samanyolu Haber’e 118 bin TL ceza kesmesi,
*BirGün Medya Genel Yayın Sorumlusu Barış İnce’nin, Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan’ın açtığı hakaret davasında 7 bin 500 liralık para cezasına çarptırılması,
* Ahaber’e seçim döneminde yaptığı yayınlar nedeniyle 40 yayın
cezası verilmesi,
*YSK tarafından, 7 Haziran seçim sonuçlarının saat 21:00’den önce
yayımlamaya başladığı gerekçesiyle 65 kanala ikişer kez program
durdurma cezası verilmesi,
*Evrensel Gazetesi ve Hayat Tv Kocaeli Temsilcisi Arzu
Erkan’ın, evinin önünde tüfekle ateş açılması, tehdit edilmesi ve
gözdağı verilmek istenmesi,
*Halk Tv’de program yapan Ümit Aslanbay’ın, program sırasında Deniz
Baykal’a karşı eleştirel yorum yapması nedeniyle kanalla ilişiğinin
kesilmesi,
*Türkiye Futbol Direktörü Fatih Terim’in, Çeşme’deki evinin
çevresinde bulunan köpeklerden rahatsız olduğunu haberleştiren,
Öncel Öziçer’in işinden olması örneklerinden yola çıkarak,
Bir daha hatırlatıyoruz:
-Halkın haber alma hakkını engelleyen, basın-ifade özgürlüğünü hiçe sayan, bu tür anlayışların kabul edilebilmesi olanaksızdır.
-Israrla yinelediğimiz ve evrensel hukuk ilkeleri ile de belirlenmiş, basın ve ifade özgürlüğünün yok sayılmasını reddettiğimizi bir kez daha hatırlatıyoruz.