Türkiye Gazeteciler Sendikası(TGS) ve Türkiye Basın Yayın ve Matbaa Çalışanları Sendikası (Disk Basın-İş) üyesi gazeteciler, "10 Ocak Çalışan Gazeteciler Günü" nedeniyle, İstiklal Caddesi'nde 'Gazeteciler Gününü Kutlamıyoruz' diyerek eylem yaptı.
Eylemde, Silivri Cezaevinde tutuklu Cumhuriyet Gazetesi Genel
Yayın Yönetmeni Can Dündar ve gazetenin Ankara temsilcisi Erdem
Gül'ün yazdığı mektup da okundu. TGS ve DİSK Basın-İş üyesi
gazeteciler saat 12.00'de İstiklal Caddesi Tünel Meydanı'nda
toplandı. 'Gerçeğin peşindeyiz teslim olmayacağız' yazılı pankart
açan gazeteciler, “Özgür basın susturulamaz", "Zindanlar boşalsın
gazetecilere özgürlük" şeklinde sloganlar attı. Eyleme, CHP genel
başkan yardımcıları Enis Berberoğlu, Yakup Akkaya, Gürsel Tekin,
CHP Milletvekili Barış Yarkadaş, Can Dündar'ın eşi Dilek Dündar,
TGS Başkanı Uğur Güç, TGS İstanbul Şube Başkanı Gökhan Durmuş, DİSK
Basın-İş Genel Başkanı Faruk Eren ve çok sayıda gazeteci
katıldı.
HİÇBİR ZAMAN BAYRAMI KUTLAYACAK KADAR İYİ HİSSETMEDİK
KENDİMİZİ
Sloganlar atarak Galatasaray Meydanı'na kadar yürüyen gazeteciler
adına basın açıklamasını Türkiye Gazeteciler Cemiyeti Genel Saymanı
Gülseren Ergezer Güven okudu. Açıklamada, "Basın İş Yasası'nın
kabulüyle gazetecilere bağışlanan bayramın isminin 'Çalışan
Gazeteciler Bayramı" konulduğu belirtilerek, “Oysa işsizlik bu işin
fıtratında var, bunu hepimiz çok iyi biliriz. Hiçbir zaman bayram
kutlayacak kadar iyi hissetmedik kendimizi. Ya arkadaşlarımız
öldürüldü ya dört duvar ardına hapsedildi, dövüldü, yargılandı. Ya
da dayatılan kölelik şartları nedeniyle dermanımız olmadı bayram
kutlamaya. Elli yıl kadar önce iş yasası ile tanınan haklar parça
parça geri alındı. Yetmedi yasanın son kırıntılarına, kıdem
tazminatına göz diktiler. Onu da değiştirip tüm hakları gasp etme
peşindeler" denildi.
BİZ BU BAYRAMI, GAZETECİLERİN ÖZGÜRLÜĞÜNE KAVUŞTUĞU GÜNE
ERTELEDİK
Açıklamada ayrıca, son zamanlarda yaptıkları haberler nedeniyle
30'a yakın gazetecinin cezaevinde olduğu belirtilerek, “Muktedirler
diyor ki, 'gazetecilik nedeniyle tutuklu değiller.' Ama savcıların
arkadaşlarımıza karşı ellerindeki tek delil yaptıkları haberler.
Biz bu bayramı kutlamayı tüm gazetecilerin özgürlüğüne kavuştuğu ve
özgürce yazabileceği güne erteledik. İnsanca çalışıp, insanca
yaşabildiğimiz zaman kutlamaya başlayacağız" ifadelerine yer
verildi.
SİLİVRİ MEKTUBUNU DİLEK DÜNDAR OKUDU
Basın açıklamasının ardından MİT TIR'ları haberi nedeniyle
tutuklanan Cumhuriyet Gazetesi Genel Yayın Yönetmeni Can Dündar'ın
eşi Dilek Dündar, Can Dündar ile Cumhuriyet Gazetesi Ankara
Temsilcisi Erdem Gül'ün, 10 Ocak Çalışan Gazeteciler Günü nedeniyle
yazdıkları mektubu okudu. Mektup şöyle: "Meslektaşlar, önce şunu
ifade edelim. Bu ülkede gazetecilik hiçbir zaman kolay olmadı.
Sonra da şunu ekleyelim. Ama hiçbir zaman bu kadar zor olmadı.
İşten topluca çıkarıldığımız, itilip kakıldığımız, iş bulamadığımız
olmuştu. Ama bu kadar büyük bir tasfiye dalgasıyla kuşatıldığımız
olmamıştı. Baskın da yedik, bombalandık da, dövülüp vurulduk da.
Ama baskın yapanların, dayak atanların hedef gösterenlerin bu kadar
pervasızca sırtlarının sıvazlanıp, ödüllendirildiği de
görülmemiştir. Birbirimizle çatıştığımız, atıştığımız, güreştiğimiz
olmuştur. Ama birbirimizin adresini verip oraya tetikçilerini
yolladığımız, ekrana çıkıp 'bu haberi yapanı kaza süsü verilip
öldürürler' diyecek izansızlığı gösterdiğimiz olmamıştır. Patronlar
hep iktidarla iyi geçinmeye çalışmıştır. Ama Başbakana aşkını ilan
ettiği, onu üzdüğü için gözyaşlarına boğulduğu görülmemiştir.
Merkez medya iktidar safında mevzilenirdi hep. Tek talimat ile
bunca gazetenin aynı manşet ile çıktığına, biat etmeyenlerin kayyum
ile vergi memuru ile ulu orta cezalandırdığına şahit oluyoruz.
Kitap toplatılmasına, gazete basılmasına, sansüre alışkınız. Ama
çıkmamış kitabın yasaklanmasına, kitabın bombadan tehlikeli
olduğunu söyleyen Başbakana, dünyanın önde gelen gazetecilerine
meydanda 'ey' diye ayar verilmesine, twitterın davul ve zurna ile
yasaklanmasına ilk kez tanıklık ettik. Bu koşullarda gazetecilik
bitti mi? Hayır. Bu karabulutu dağıtmak, mesleğimizi boğulduğu
çamurlu havuzdan çıkarmak, halkın yalanlar karşısında gerçeğe
ulaşma hakkını savunmak. Aramızda görüş farklılıklarını erteleyip
özgür bir medya için bir arada durmak. Baskıları biraz da
göğüsleyip özlediğimiz, hürriyet iklimini yaşatmak için gazetecilik
asıl şimdi lazım. Bu duygularla çalışan gazetecilerin gazeteciler
gününü kutluyorum. Silivri'de eskisinden de çok çalışıyoruz."
Mektubun okunmasının ardından eylem sona erdi. (DHA)