Cumhuriyet Gazetesi dış haberler editörü M. Kemal Erdemol tarafından kaleme alınan ve son dönemde Suriye ölçeğinde yaşanan hesaplaşmalara dair analizleri içeren “Suriye Denklemi” adlı çalışma Notabene Yayınları tarafından yayımlandı.
Cumhuriyet Gazetesi yazarlarından Ergin Yıldızoğlu önsöz yazısında kitap hakkında şöyle yazıyor:
Mustafa K. Erdemol’un, bizzat yerinde, Suriye’de, savaşın içinde edindiği deneyimlerinden, güçlü bir teorik donanım, ama daha da önemlisi, sağlam bir “etik” duruştan kaynaklanan çözümlemelerinin berrak bir bakış açısıyla sunulduğu bu çalışma “Suriye olayının” tüm yerel, bölgesel, hatta yükselen güçlerle egemen güçler arasındaki dengeler ve rekabet alanı bağlamında küresel boyutlarıyla özlü bir biçimde ve dinamik bir anlatıyla ortaya koyuyor. Bu çalışma bize, “Arap Baharı” denen olayları da kapsayan kapsamlı bir Ortadoğu panoraması sunuyor
Erdemol, bu çalışmada, neden Suriye’nin bir Libya ya da
Irak olmadığını, Beşar Esad’ın, Türkiye Dışişleri Bakanı Ahmet
Davutoğlu’nun beklediği gibi “on, on beş gün” içinde
devrilememiş olmasının nedenlerini, yerel muhalefet hareketlerine,
özelde, “Arap baharı” tanımlamasıyla saptırılmaya çalışılan
devrimci dalgaya, emperyalizmin müdahale etmeye başlamasıyla ortaya
çıkan insanlık trajedilerini daha kolay anlamamıza yardımcı
oluyor.
Okudukça Suriye sorununun giderek Türkiye’yi de içine çeken bir
bataklığa dönüşmeye başlamasını tüm boyutlarıyla izleyebiliyoruz.
Sanırım tarih de AKP Türkiye'sinin Suriye politikasının ne kadar
yanlış, AKP yönetiminin çevresindeki realiteyi anlamakta ne kadar
yetersiz olduğunu yazacak ve bu yanlışın yetersizliğin hem Suriye
hem de Türkiye halkına ne kadar pahalıya patladığını da... Belki
de, tarih Türkiye’nin kurtlar sofrasına oturmaya çalışırken,
kendini menüde bulmuş olduğunu da bir dipnot olarak ekleyecek.