Palandöken ilçesindeki Hacı Bahattin Evgi Erkek Yatılı Kur'an Kursu'nda kalan M.K., ailesine yurtta belletmen olarak görev yapan Hakan Aslankafa'nın kendisini tehdit edip, cinsel istismarda bulunduğunu söyledi. Bunun üzerine aile, 2 Aralık 2021'de Aslankafa hakkında suç duyurusunda bulundu. Soruşturma başlatan polis ekipleri, Hakan Aslankafa'yı gözaltına aldı. Pedagog eşliğinde M.K.'nin ifadesine başvuruldu. Emniyetteki ifadesinde suçlamaları reddeden Aslankafa, 1 gün sonra sevk edildiği adliyede çıkarıldığı hakimlikçe tutuklandı.
BELLETMEN HAKKINDA İSTİSMAR VE İŞKENCEDEN DAVA
Aslankafa hakkında 7 çocuğa cinsel istismarda bulunduğu suçlamasıyla 4'üncü Ağır Ceza Mahkemesi'nde, 13 çocuğa da işkence ve eziyet ettiği gerekçesiyle 7'nci Asliye Ceza Mahkemesi'nde dava açıldı. Soruşturma kapsamında ayrıca Kurs Müdürü Nuhi Karababa ve hizmetli Uğur Güngör hakkında da 14 çocuğa işkence suçundan 4'üncü Ağır Ceza Mahkemesi’nde dava açıldı.
Hakan Aslankafa, 31 Mayıs 2022'de cinsel istismar suçlamasıyla 4'üncü Ağır Ceza Mahkemesi’nde hakim karşısına çıktığı ilk duruşmada 119,5 yıl hapis cezasına çarptırıldı. Ancak karar, çocukların duruşma salonunda dinlenmediği, eksik tanık dinlendiği ve sanığa verilen cezanın fazla olduğu gerekçesiyle istinaf mahkemesince bozuldu.
Belletmen Hakan Aslankafa’nın yurtta 13 çocuğa işkence ve eziyet suçundan 7'nci Asliye Ceza Mahkemesi'nde yargılandığı davada ise dosya, cinsel istismar dosyasıyla birleştirilmesine karar verilerek 4'ncü Ağır Ceza Mahkemesi'ne gönderildi.
İLK DURUŞMADA TUTUKLANDILAR
Her çocuk için 8 yıldan 15’er yıla kadar hapis cezası istenen kurs müdürü Nuhi Karababa ve hizmetli Uğur Güngör ise 4'üncü Ağır Ceza Mahkemesi’nde görülen davanın ilk duruşmasında tutuklandı.
AİLELER İKİYE BÖLÜNDÜ
Bugün görülen davanın ikinci duruşmasına çocukların aileleri ve avukatlar katıldı. 2 sanık ise cezaevinden SEGBİS ile bağlandı. Duruşmada, 14 çocuktan 9'u da Çocuk Adalet Merkezi (ÇAM) adli görüşme odasında uzmanlar eşliğinde ifade verdi. Çocukların büyük bir bölümü müdür ve hizmetliden şikayetçi olmadığını söyledi. Duruşmaya katılan ailelerden bazıları da bunun öğretmen- öğrenci ilişkisi olduğunu, çekilen bir kulağın işkence olamayacağını ifade ederek şikayetçi olmadıklarını bildirdi. Bazı aileler ise çocuklarının şiddet ve işkence gördüğünü belirterek, sanıkların en ağır şekilde cezalandırılmasını talep etti.
'KURSTA ÇOCUKLARI EVLATLARIMIZ GİBİ SEVİYORUZ'
Kur’an kursundaki tüm çocukları, sahibi olduğu 3 evladı gibi sevdiğini ve hiçbirine şiddet uygulamadığını söyleyen hizmetli Uğur Güngör, suçsuz olduğunu söyledi. Orada 5 katlı binanın temizliğinden sorumlu olduğunu vurgulayan Güngör, "Çocuklarla aram o kadar iyiydi ki benden gelip kendilerini özel yemekler yapmamı isterdiler. Onları bugüne kadar hiç kırmadım. Ne dedilerse yaptım. Okulda canları sıkılmasın, diye gidip top alıyordum, langırt ve masa tenisi gibi yaptırdım. İyi yemek yesinler diye sendika, dernek ve kurumlardan gıda topluyordum. Tüm nöbette çektiğim görüntüleri WhatsApp grup hattından ailelerle paylaşıyordum. Aileler de bana hep teşekkür ediyordu. Kursta sadece 14 öğrenci yok. Birçok sınıf var ve toplam 40 öğrenci bulunmakta. Şiddet görenler neden hep aynı sınıfta. Onlar için cebimden çok para harcamışımdır. Savcılık günü çocuklar ve aileler selam sabahı kestiler. Sosyal medyada bizi linç ettiler. Sanki Kur’an kursunu Nazi kampına çevirmişiz. 3 çocuğum var, 2’si öğrenci. Onlar çok mağdur oldular, tahliyemi istiyorum" diye konuştu.
ÇOCUKLARA TEK YAPTIĞIM İYİLİK
Meslekte 35'inci yılı olduğunu ve bugüne kadar birçok öğrenci yetiştirdiğini vurgulayan kurs müdürü Nuhi Karababa da ifadesinde şunları söyledi:
"Veliler, ‘Hocam Allah sizi başımızdan eksik etmesin' diye hep dua ederdi. Bu olaydan sonra hepsi yüzde 90 döndü. Ne oldu anlamadım. Kurstaki öğrencilere çok iyi bakıyor ve öğretiyorduk. Ailelerin yatakhaneye kadar çıkmasına izin veriyordum. Çocuklarında işkence izi gördüklerinde neden fotoğraflarını çekip bize veya Diyanete şikayette bulunmadılar şimdiki gibi. Benim çocuklara yaptığım tek şey iyiliktir. Belletmen öğretmen Hakan Aslankafa'nın bizi de şok eden olayından sonra aileler organize olup suçladılar. Bizi her yerde linç ettiler. Ama adalete inanıyorum. Sağlık sorunlarım nedene ile tahliyemi talep ediyorum."
Mahkeme heyeti, sanıklar Nuhi Karababa ile Uğur Güngör'ün tutukluluk hallerinin devamına, dinlenmeyen çocukların ifadelerinin alınmalarına ve eksikliklerin tamamlanmasına karar vererek duruşmayı 23 Kasım’a erteledi.