Genelde Afrika’nın batısı ve ortasında bulunan tropik bölgelerde tespit edilen maymun çiçeği virüsü salgını ile ilgili endişe yaratan bir açıklama geldi. Açıklama salgının görüldüğü İngiltere, ABD, Fransa, Portekiz ve İspanya’nın da arasında bulunan İtalya’dan geldi.
Bilim insanları henüz resmi olarak hastalığın cinsel yolla bulaşıp bulaşmadığına dair bulguların net olmadığını açıklarken İtalyan bilim insanları, tespit edilen bazı maymun çiçeği hastasının sperminde virüs bulunduğunu duyurdu. Uzmanlar, bu sebeple hastalığın cinsel yolla bulaşma ihtimalinin yüksek olduğunu açıkladı.
Endemik ülkeler haricinde son haftalarda onlarca ülkede maymun çiçeği hastalığına rastlanırken uzmanlar hastalığın bir hastadan başka bir hastaya bulaşma riskinin bulunduğunu belirtti. Roma’daki araştırma merkezi Spallanzani Enstitüsü’nde görevli bilim insanları ülkedeki vakalardan alınan sperm örneklerinin sonucunda dikkat çekici bulgulara ulaşıldığını bir araştırma makalesiyle duyurdu.
7 hastadan 6’sından alınan örneklerde virüsün bulunduğu belirtildi. Enstitünün genel direktörü Francesco Vaia, “Bu bulgular henüz virüsün nasıl evrim geçirdiğini göstermiyor. Fakat spermde bulaşıcı virüsün bulunması, bu hastalığın cinsel ilişki aracılığıyla geçtiği sonucuna varmamızı sağlıyor” dedi.
MAYMUN ÇİÇEĞİ
seyahatsagligi.gov.tr sitesinde Maymun Çiçeği hastalığı şöyle tanımlanıyor.
Mayıs ayının başından beri çoğu Avrupa’da olmak üzere yaklaşık 30 ülkede 1300’den fazla vaka ortaya çıktı.
Hastalığa, Poxviridae ailesindeki Orthopoxvirus cinsinin bir üyesi olan maymun çiçeği virüsü (Monkeypox) neden olur.
Monkeypox, öncelikle Orta ve Batı Afrika'nın tropikal yağmur ormanlarında ortaya çıkan ve zaman zaman diğer bölgelere ihraç edilen viral bir zoonotik hastalıktır.
Monkeypox ilk olarak 1958'de laboratuvar maymun kolonilerinde çiçek benzeri bir hastalık salgınının ortaya çıkmasıyla keşfedilmiştir, bu nedenle 'maymun çiçeği' adı verilmiştir. Maymun çiçeği virüsü vakası insanda ilk olarak 1970 yılında Demokratik Kongo Cumhuriyeti'nde görülmüştür. Söz konusu tarihten itibaren diğer Orta ve Batı Afrika ülkelerindeki insanlarda maymun çiçeği virüsü vakası bildirilmiştir.
Maymun çiçeği virüsünün Orta Afrika ve Batı Afrika olmak üzere iki farklı genetik grubu vardır. İnsanlarda görülen Orta Afrika maymun çiçeği virüsü, Batı Afrika virüsüne göre daha şiddetlidir ve daha yüksek ölüm oranına sahiptir.
Bulaşma
Monkeypox virüsü insanlara çoğunlukla kemirgenler ve primatlar gibi vahşi hayvanlardan bulaşır, ancak insandan insana bulaşma da gerçekleşebilir.
Monkeypox virüsü bir kişiden diğerine lezyonlar , vücut sıvıları, solunum damlacıkları ve yatak örtüsü gibi kontamine materyallerle temas yoluyla bulaşır. Yetersiz pişmiş et ve enfekte hayvanların diğer hayvansal ürünlerini yemek olası bir risk faktörüdür. Anneden fetüse plasenta yoluyla da bulaşabilir.
Belirti ve bulgular
Kuluçka süresi (enfeksiyondan semptomların başlangıcına kadar olan aralık) genellikle 6 ila 13 gün arasındadır, ancak 5 ila 21 gün arasında değişebilir.
Enfeksiyon iki döneme ayrılabilir:
Ateş, yoğun baş ağrısı, lenfadenopati (lenf bezlerinin şişmesi), sırt ağrısı, kas ağrıları ve şiddetli halsizlik ile karakterize invazyon dönemi 0-5 gün arasında sürer. Lenfadenopati, başlangıçta benzer görünebilen diğer hastalıklarla (suçiçeği, kızamık, çiçek hastalığı) karşılaştırıldığında maymun çiçeği virüsü vakasının ayırt edici bir özelliğidir.
Deri döküntüsü genellikle ateşin ortaya çıkmasından sonraki 1-3 gün içinde başlar. Döküntü, gövdeden ziyade yüz ve ekstremitelerde daha konsantre olma eğilimindedir. Döküntüler genelde yüzde başlayıp (vakaların %95'inde) ve avuç içlerini ve ayak tabanlarını (vakaların %75'inde) etkiler. Ayrıca oral mukozalar (vakaların %70'inde), genital bölge (%30) ve konjonktiva ile birlikte kornea da (%20) etkilenir. Döküntü, ardışık olarak maküllerden (düz tabanlı lezyonlar) papüllere (hafifçe kabarık sert lezyonlar), veziküllere (berrak sıvı ile dolu lezyonlar), püstüllere (sarımsı sıvı ile dolu lezyonlar) ve kuruyup dökülen kabuklara doğru değişiklik gösterir.
Monkeypox genellikle 2 ila 4 hafta süren semptomları olan kendi kendini sınırlayan bir hastalıktır. Şiddetli vakalar çocuklar arasında daha sık görülür. Maymun çiçeği virüsü vaka ölüm oranı genel popülasyonda %0 ile %11 arasında değişmektedir ve küçük çocuklar arasında daha yüksektir.
Tanı ve tedavi:
Tanıda, polimeraz zincir reaksiyonu (PCR), doğruluğu ve duyarlılığı göz önüne alındığında tercih edilen laboratuvar testidir. Mümkün olduğunda biyopsi bir seçenektir.
Orthopoxvirüsler serolojik olarak çapraz reaktif olduğundan, antijen ve antikor saptama yöntemleri, maymun çiçeğine özgü doğrulama sağlamaz. Bu nedenle, kaynakların sınırlı olduğu durumlarda tanı veya vaka incelemesi için seroloji ve antijen saptama yöntemleri önerilmez.
Maymun çiçeği salgınını kontrol altında tutmak amacıyla çiçek hastalığı aşısı, antiviraller ve İntravenöz immün globulin (VIG) kullanılabilir. Bununla birlikte, şu anda, orijinal (birinci nesil) çiçek hastalığı aşıları artık halka açık değildir. Maymun çiçeği için sırasıyla 2019 ve 2022'de bir aşı (MVA-BN) ve bir spesifik tedavi (tekovirimat) onaylanmış olsa da, bu karşı önlemler henüz yaygın olarak mevcut değildir ve dünya çapında 40 veya 50 yaşın altındaki popülasyonlar, önceki çiçek hastalığı aşılama programlarının sağladığı korumadan artık yararlanamamaktadır.