Cumhurbaşkanı ve AK Parti Genel Başkanı 14 Mayıs seçimlerinde Cumhur İttifakı'nın adayı Recep Tayyip Erdoğan 24 TV, 360 TV ve TV4 ortak yayınında sorularını yanıtladı, değerlendirmelerde bulundu.
“Muhalefet, kentsel dönüşüme ‘rantsal dönüşüm’ diyor. Biz yaptıktan sonra vatandaşım buradan rant elde edecekse buyursun etsin. Devlet olarak bizim amacımız sosyal menfaattir. Bu sosyal menfaate de biz eyvallah deriz.” diyen Erdoğan deprem bölgesinde de herkesi en kısa sürede yuvalarına kavuşturacaklarını söyledi.
Erdoğan, "Yüksek kira uygulamasını yapanlara bunun hesabını yargı vasıtasıyla soracağız. Bunların üzerine gideceğiz." ifadelerini kullandı.
Erdoğan'ın açıklamalarından öne çıkan satır başları:
"KÖY EVLERİNİ BAYRAMA YETİŞTİRMENİN GAYRETİ İÇERİSİNDEYİZ"
Çok ciddi ölüm vakaları oldu. 50 bini aşkın vefat var, ciddi yaralılarımız var. Attığımız adım, verdiğimiz sözler var. Bakan arkadaşlarım, valilerimiz ve tüm kamu kurumları 11 vilayette yoğun çalışma içerisindeler. Enkazlar kaldırılıyor. Yüzde 50'nin üzerinde kaldırıldı. Zemin etütleri bir taraftan yapılıyor. Yeni bir adım atıldı. Köy evleri dediğimiz evlerin bir kısmını bayrama yetiştirmenin gayreti içerisindeyiz. Benim '1 yıl müsaade edin' dediğim kalıcı konutlar var. Çadırlarla işe girdik. Bu yetmez dedim, ikinci adım gerek Katar'dan gelen, gerek Türkiye'de inşa edilen konteynerlerle kent kurduk. Bir adım daha atıp prefabrik konutları yaptık. Ben de tebrik ediyorum müteahhit firmalar çok güzel yaptı. Bunlarla yeni şehirler oluşturuldu.
Köy evleriyle de yeni adımlar atıldı. İmkanlarımızı seferber ediyoruz. Bunlarla beraber NATO'nun gönderdiği çadırlar farklılık arz ediyor. Alışılmış çadırlardan değil. Klimatik sistemlere varıncaya kadar var. 5 adet gönderin dedik. 20 bin kişilik bir potansiyel olsun. Benzer İsveç'in var. Onlar da gönderdiler. Seçimden sonra gerek Kızılay, gerek AFAD modellerini alıp ülkemizde üretelim istiyorum. Attığımız en önemli adım, kabulleniyorsanız sizleri komşu illere gönderelim. Buralarda yurtlarda sizleri misafir edebiliriz her şey lüks çünkü. Ara karar aldık online sisteme geçmek suretiyle yurtlarımızı ferahlatalım istedik. Bakıyorum depremzedelerimiz, 'Biz memleketimize gidelim' diyorlar. Bazı şikayetleri var. Kiralar oralarda yüksek olduğundan şikayet ediyorlar. Yüksek kira uygulaması yapandan biz bunun hesabını yargı vasıtasıyla soracağız diyoruz. Yurtlarda kalanlar, 'Devletimiz bizi açıkta bırakmadı' diyorlar.
"KENTSEL DÖNÜŞÜMLE İLGİLİ SÖZÜMÜZ VAR"
Çevre, Şehircilik ve İklim Değişikliği Bakanlığımız 'Bu binaya girilmez' diyor. Ben de vatandaşıma 'Sakın ha girmeyin' diyorum. Orada 3-5 parça şeyin kalmış olabilir, biz tayin ediyoruz. Kentsel dönüşümle ilgili sözümüz var. Özellikle kendi oturduğum bölge Üsküdar'da vatandaşlara dedim ki, 'Dönüşümde bize yardımcı olun' dedim. Evleri boşaltın, kiraya çıkın. Kiranızı biz ödeyeceğiz. Kabul edenler oldu, etmeyenler oldu. Kabul edenlerin binalarını yıktık yaptık. Geçenlerde önümü kestiler, 'Yanlış yaptık, yıkılmasına fırsat vermedik' dediler. Baktım, vinçler gelmiş orada işler başlamış. Yepyeni farklı bir semt meydana geldi. Muhalefet, CHP ve yandaşları buna rantsal dönüşüm diyorlar. Biz yapıyoruz, vatandaşımız buradan rant elde edecekse etsin. Yasal düzenlemeyle merkezi yönetim ve belediye ortak çalışacak. İstiyoruz ki belediye ve bakanlık bu tür yanlışlıklara izin vermesin. TOKİ inşaatlarında zemin etütleri bitmeden hiçbir proje başlayamaz. Sulak zeminlerde inşaata müsaade ediyor belediye. Hatay'da bunu görüyoruz.
"MANEVİ DEĞERLERE HASSASİYETİ OLMAYANIN SECCADEDE GÖZÜ OLMAZ"
Bunların hepsi aynı yerden besleniyor. Seccadenin üzerine ayakkabıyla basılır mı? Bu bir edep meselesidir. O kendi edebi adabıdır. Başörtüsüne ne diyor, bir bez parçası. Bunu diyen bay bay Kemal. Yeri bir değer ifadesiyle bir kutsalımızdır. Mahremiyetin ifadesidir. Aynı şekilde bunu diyen Kuran-ı Kerim için de kağıt parçası der. Yaklaşım tarzları bu. En önemli değer insandır. Bay Kemal hadisi bile yanlış söylüyorsun. Hadisin aslı, cennet annelerin ayakları altındadır. Burada böyle fark var. Erbakan hocamızın ayetle ilgili yaptığı açıklamaları, iftar sofrasında değişik şekilde anlatıyor. Erbakan hocamıza ait söz değil bu bir ayet. Manevi değerlere hassasiyeti olmayanın seccadede gözü olmaz. Vatandaşlarım bu fotoğrafları zihnine kazısın. İnanıyorum ki, yayınlanmasından sonra seccadenin de kıymeti artmaya başlayacaktır.
"14 MAYIS'TA BEKLEDİKLERİNİ BULAMAYACAKLAR"
Selo'nun Diyarbakır'da attığı adımla, 51 vatandaşımızın ölümüne neden olması Kürt vatandaşlarımın gözünden kaçıyor. 5 yıla mahkum oldu. Ne kadar cesurane 'Bunları çıkartacağız' diyor. Bu ülkenin yargısı böyle bir cezayı verdi. Apo'yla ilgili kararı yargı verdi. Kılıçdaroğlu hangi cesaretle bunu konuşabiliyor. Bunlar ortadayken bizim bu tartışmaları yapmamıza gerek var mıydı? Yargıyı hiçe sayıp cezalarla ilgili bunları konuşuyor. 14 Mayıs'ta beklediklerini bulamayacaklar. Gerçek yargı olarak, milletim son sözü söyleyecek gerekli olan kararı verecek. Adalet tecelli ederek yolumuza devam edeceğiz. HDP'liler bunlara hakaret ettiklerinde bunlara karşı sesleri çıktıklarını duydunuz mu? Aynı şey FETO için de geçerli. CHP'nin de yaşadığı dönüşümle bu projeye yazıldığını anlıyoruz. Masa bunu nasıl kabul ediyor? Partisine gidip ziyaret edemedi, Meclis'teki odada ziyaret etti. Demirtaş aslında hüküm giymesi gerekenden hükmü almadı. Hüküm giydiğinde bunu konuşamayacaklar. Yasin'imizle alakalı hükmü giydiğinde bunlar rahat hareket edemeyecekler. Bunların rahat konuşmasının sebebi buradan kaynaklanıyor. dağdakiler bu açıklamaları hangi rehavetle yapabiliyor. Bunlar dağdaki teröristler, beyanlar toplum yanlış istikamette yönlendiriliyor.
"BİZİM ÖNCELİĞİMİZ AİLE KURUMU"
Bu işin politik izahı söz konusu değil. 7'li masayı tarif etmekte zorlanıyoruz. Sonunda masanın altında bunu buldular, parlamentonun içinde. Muhafazakarım diyenler sapkın akımlarla anılıyor sesi çıkmıyor. Geçmişte bir arada bulunduğumuz kişileri bu tabloda görmek bizi rahatsız ediyor. Diğerleri gibi Saadet Partisi'ne gönül veren kardeşlerimi ayrı görüyorum. Bizim önceliğimiz aile kurumunu çocuklarımızın geleceğini korumaktır. Sapkın akımlar, LGBT filan Oğuzhan Bey'in gözünü yumması mümkün değildir. Ne CHP'nin, ne HDP'nin, ne İP'in, ne Gelecek ve ne DEVA'nın rahatsızlığı var. Bizim milli yerli dini değerlerimiz, kutsalımız aile yapımız bunlara müsaade etmez. CHP'nin herhangi bir açıklamasını duydunuz mu? Yok Çünkü bu konuda dertleri yok. Biz Anayasa düzenlemesi içinde aileyi ön plana çıkardık. Seçimlerden sonra ön plana çıkaracağımız en önemli maddelerden biri aile olacaktır. Biz aile yapımızı tehdit altında bırakamayız.
"SAADET PARTİSİ İÇİNDE CİDDİ SIKINTILAR VAR"
Benim milletim gerçekleri bilsin. Temel Bey'in nerede durduğunu herkes bilmeyebilir. Saadet Partisi içinde ciddi sıkıntılar var. Temel Bey'in geçmişine yönelik olarak Saadet Partisi içinde görev almadan önce geçmişte gençlik kollarından partinin kurullarına varıncaya kadar görev almış birisiyim. Daha o zaman Temel Bey bu işin içinde yoktu bile. Madımak olaylarıyla ilgili masanın etrafındakiler idamını istemiyor muydu? Niçin bunlar sessiz. Biz aynı yerdeyiz. 2-3 hafta içinde Altay Tankımızın devreye alınmasını ve orduya teslimatını yapacağız. Kızıl'ımız çok büyük önem arz ediyor. Bunlar dünyada dikkat çekiyor. Neredesiniz? Masanın adayı bay bay Kemal, hedefine ulaşmak için kime ne taahhütte bulunması gerekiyorsa bulunuyor. Ben inanıyorum ki, milletim bu terör örgütü beslemelerine 14 Mayıs'ta gereken cevabı verecek, milletimiz huzur içinde nefesini alacak.
"7'Lİ MASANIN HER ŞEYİ YALAN DOLAN"
7'li masa adaylarını bile ortak kararla çıkaramadı. 2-3 gün kaldı daha yaşanacak. Masanın aldığı tek ortak karar, parlamenter sistem yani geçmişe dönmek. 7'li masanın her şeyi yalan dolan. Hanımefendi başbakan olacağım diye gezindi. Şimdi niye vazgeçti. Başbakan olamıyor, yardımcısı olmaya aday oldu. Türkiye'de zaten güçlü bir parlamento ve güçlü bir demokrasi var. Ben bugüne kadar bir cumhurbaşkanı yardımcısıyla geldim. Devlet yönetirken de tepesi, tabanı nereye varır, bunları iyi biliriz. Söz verdikleri cumhurbaşkanı yardımcısı sayısı bizim kabine üye sayımıza denk geldi. Biz devraldığımızda kabinedeki sayı 35'ti. Masada olanlardan yanımda olan vardı. İyi bilirler. Sayıyı 15'e kadar düşürdük. Şimdi 18 tane bakanım var. Gayet güzel yürütüyoruz. Ellerine fırsat geçerse neler yapabileceklerini varın siz düşünün.
"BAKANLAR BÜYÜKŞEHİRLERDEN ADAY OLACAK"
Bu hafta sonuna kadar her şey olabilir. Hafta sonuna kadar kesinleştireceğiz. Önümüzdeki hafta içinde törenle arkadaşlarımızın yerlerini, konumlarını ve listeyi vereceğiz. Kabinedeki arkadaşlarımızla ilgili çalışmayı devam ettiriyoruz. Benim düşüncem daha çok bakan arkadaşlarımızı büyükşehirlerde değerlendiriyorum. Partimiz, teveccühün yüksek olduğu aday adaylığı süreci yaşadı. 6 bin üzerinde başvuru aldık. Birçok isim üzerinde çalışıyoruz. Sürpriz isimlerimiz de olacak. Yazar, çizer ve entellektüel isimler var. Kabine ve üst yönetimini de çalışmaya başladık.
"ANKETLERE GÖRE AÇIK ARA ÖNDEYİZ"
Meydanlarda vatandaşlarımla olmak benim için mutluluk. Seçim mitingleriyle ilgili programı bayram sonrasına planladık. Önceliğimiz Deprem bölgesi ve konutların temelini atmak için illeri ziyaret ettik. Kalanlara önümüzdeki hafta gideceğiz. Siyasi hayatımda öğrendiğim bir şey varsa o da meydanların dili doğru söyler. 14 Mayıs Cumhur İttifakı ve bizim zaferimizle sonuçlanacaktır. Birileri sosyal medyada oluşturulan havaya bakarak hayaller kuruyor olabilir. Anketler de algı operasyonlarının parçası olarak kullanılabiliyor. Daha çok çalışacağız. Ben milletime güveniyorum, inanıyorum. Anketlere göre hem başkanlık hem meclis seçimlerinde açık ara öndeyiz.