Seçimlere kısa bir süre kala HDP, EMEP, TİP, TÖP, SMF ve EHP'nin oluşturduğu Emek ve Özgürlük İttifakı'nda liste krizi yaşanıyor.
Kapatılma ihtimaline karşın Yeşiller ve Sol Gelecek Partisi ile seçimlere gireceğini açıklayan HDP, tek liste formülünde ısrar ederken TİP belli bölgelerde kendi adı ve amblemi ile seçimlere girmek istiyor.
ERKAN BAŞ'TAN AÇIKLAMA
Türkiye İşçi Partisi Genel Başkanı Erkan Baş tartışmalara ilişkin sosyal medya hesabından bir mektup yayınladı.
Mektup şöyle:
Değerli yurttaşlar ve sevgili yoldaşlar,
Son günlerde Emek ve Özgürlük İttifakı’nın seçim taktikleri ve ittifak partilerinin çalışmaları hakkında süren tartışmaları dikkatle izliyoruz. Özellikle Sayın Gültan Kışanak ve Sayın Selahattin Demirtaş tarafından yapılan yazılı çağrıları da özenle ele alıyoruz. Kendilerine değerli yorumları için teşekkür ediyorum.
Saray Rejimi’ne karşı mücadele bütünlüklü bir özgürlük mücadelesidir. Bunun bir yanı da cezaevlerindeki tüm siyasi tutsakların özgürlüklerine kavuşmasıdır. Bunu henüz başaramamış olmanın yükü omuzlarımızdayken, hukuksuz biçimde tutsak edilmiş yoldaşlarımızla herhangi bir tartışmaya girmek siyasal kültürümüze ve anlayışımıza aykırıdır.
Dolayısıyla bu açıklama asla bir cevap değildir. Tek amacı ilerici kamuoyunu, oluşan kaygılar hakkında bilgilendirmektir. Böyle görülmesini özellikle rica ediyorum.
Tüm müttefik güçlerimizin bildiği ve gördüğü gibi, Türkiye İşçi Partisi olarak geride kalan dönem boyunca ülkemizin ve Emek ve Özgürlük İttifakı’nın çıkarlarını önceliklendirdik. Şimdiye kadar ileri sürdüğümüz görüşler de hem ülkemizin hem de Emek ve Özgürlük İttifakı’nın çıkarlarını ve toplam kazancını büyüteceğine inandığımız görüşler olmuştur. Bu inanç, sadece kendi gözlemlerimize değil birçok farklı kaynaktan teyit ettiğimiz verilere dayanmaktadır.
Bu denli zor ve detaylı konuları canlı yayınlarda konuşurken zaman zaman kastını aşan ifadelerin dile getirilmesi tüm taraflar açısından muhtemeldir ve karşılıklı iyi niyet gereği partimizin tutumunu çarpıtan kimi sözleri de bu açıdan değerlendiriyoruz. Aynı biçimde, bizlerin sarf ettiği kimi sözlerin de dostlarımız ve yurttaşlarımızda kaygı oluşturduğunu gördüğümüzde gerekli adımları atmaktan çekinmiyoruz.
Somut bir örnek vermek isterim: Geçen gün bir TV programında Şırnak’tan söz etmemin nedeni orada daha önce çok az oyla AKP’ye giden bir vekilliği geri kazanmanın önemini vurgulamaktır. Şırnak’ta AKP’nin hak etmediği halde bir vekil kazanmış olması beni de en az HDP’li arkadaşlarımız kadar üzmüş ve o duygunun etkisiyle, bunun bir daha yaşanmaması için örnek vermeye çalışmıştım. Amacım bir oyun bile ne kadar önemli olabileceğinin farkında olduğumuzu vurgulamaktı.
Çeşitli mecralarda örneklerini gördüğümüz provokatif ve kötü niyetli yorumları ise görmezden gelmeye, düşmanlaştırma politikalarına karşı Kürt ve Türk halklarının kardeşliğini savunmaya, ittifakımızı ve dayanışma hukukumuzu koruyup güçlendirmek için tüm gücümüzle çalışmaya devam ediyoruz.
Birçok kez ifade ettiğimiz gibi,
1. Geçmişte olduğu gibi bugün ve bundan sonra da ülkemizin mevcut karanlıktan kurtulmasını zora sokan ve ittifakımızın kazandığı mevzileri riske atan tutum ve girişimlerden uzak duruyoruz.
2. Türkiye İşçi Partisi, kendi programı, örgütü ve siyasal hedefleri olan bağımsız bir partidir; kararlarını kendi kurullarında alır ve bunları müttefikleriyle açıkça müzakere eder.
3. Şu ana kadar kurullarımızın yürüttüğü müzakerelere dair şu hususların ise bilinmesi gerekir:
a. Partimizin Yeşil ve Sol Parti listelerinden sayı, sıra, kontenjan gibi herhangi bir talebi olmamıştır.
b. Partimizin Yeşil ve Sol Parti’nin herhangi bir ilden çekilmesi yönünde talebi olmamıştır.
c. Partimiz, Adıyaman, Ağrı, Ardahan, Batman, Bingöl, Bitlis, Dersim, Diyarbakır, Gaziantep, Hakkari, Iğdır, Kars, Mardin, Muş, Siirt, Şanlıurfa, Şırnak ve Van’ın da dahil olduğu bir dizi ilde seçime girmeyeceğini müttefikleriyle paylaşmıştır.
d. Partimiz, iki partinin seçime girmesi halinde milletvekili çıkarma şansının taraflar için riskli olduğu Aydın, Bursa ve İzmir’in birer bölgesi, Kocaeli ve Manisa’da seçime girmeme ve Yeşil ve Sol Parti’ye oy çağrısı yapma eğilimini müttefikleriyle paylaşmıştır.
e. Partimiz, yasalar gereği seçime katılmak zorunda olduğu en az 41 ilin belirlenmesinde de sadece Yeşil ve Sol Parti’ye değil, diğer muhalefet güçlerine de zarar vermemeyi esas almıştır.
4. Bu iller ve seçim bölgeleri dışında kalan bölgeler için hem ülkemizin hem de Emek ve Özgürlük İttifakı’nın çıkarlarını azamileştiren ve müttefiklerin birbirine zarar vermeyeceği formüller titizlikle çalışılmaktadır. Emin olunmalı ki, partimiz yalnızca milletvekili çıkarma potansiyeli gördüğü illerde, ittifakımıza ve hatta muhalefetin hiçbir bölmesine zarar vermemeyi esas alan bir yaklaşımla seçimlere katılacaktır.
Türkiye İşçi Partisi, ülkemizde sürdürülen kurtuluş mücadelesini büyütmek konusundaki kararlılığını tüm gücüyle koruyor. Bu kararlılığımız Emek ve Özgürlük İttifakı’na sunduğumuz ve sunacağımız katkıyı büyütmeyi de bir görev haline getiriyor. Hem ittifak hem de parti olarak ülkemizin kurtuluşunu, ittifakımızın güçlenmesini ve yurttaşlarımızın her bir oyunun değerli olabilmesi için gerekli tüm simülasyonları en ince detaylarına kadar değerlendiriyor ve geliştiriyoruz.
Emek ve Özgürlük İttifakı’na ve Türkiye İşçi Partisi’ne desteğini sunan tüm yurttaşlarımızın gönlü rahat olsun. Yoldaşlığımız, dayanışmamız kadar barış ve kardeşlik arzumuz da köklüdür, güçlüdür.
Bu sürecin sonunda Saray Rejimi’nden hep birlikte kurtulacağız. Buna inancımız tamdır.
Birlikte direndik, birlikte kazanacağız.