CHP'nin İstanbul Büyükşehir Belediye Başkan adayı Ekrem İmamoğlu, Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan tarafından dile getirilen 'FETÖ' imasına yanıt verdi: "Bir kanala çıkmakla insanlar itham edilmez. Ben hayatımda FETÖ'yü övmedim. Benimle uğraşacağınıza Ankara'da işinize bakın." İmamoğlu, 23 Haziran'da yeniden yapılacak İBB seçimlerinin sonucunu 3.5 saat içinde paylaşacaklarını söyledi.
İstanbul Büyükşehir Belediyesi'ndeki israfa son vereceğiz. Tasarrufla elde edilen gelir İstanbulluya hizmete dönüşecek. 16 Milyonun hakkını koruyacağız. #HerŞeyÇokGüzelOlacak pic.twitter.com/G59bAYK936
— Ekrem İmamoğlu (@ekrem_imamoglu) 21 Mayıs 2019
31 Mart'ta İBB Başkanı seçilen ancak YSK'nın 6 Mayıs tarihli kararıyla mazbatası geri alınan CHP'li İmamoğlu, Halk TV'de Ayşenur Arslan'ın sunduğu Medya Mahallesi programına konuk oldu.
İmamoğlu, dün gazeteci Ahmet Hakan'ın 'Tarafsız Bölge' programında İBB'deki israfı anlatmak istedi ancak verilen reklam arasının ardından program süresinden erken bitirildi.
İmamoğlu yaşananlarla ilgili, "Benim gözümde gazeteci çok saygın bir yerde. Bana sorulan ters sorular beni rencide etmez. Ama şu tarafı üzer. Eğer bir savunma makanizması geliştiriyorsanız o zaman bir dakika derim. Benim dün akşam üzüldüğüm konu buydu. Sayın Hakan'ın bu tarafından şikayetçi değilim. Esas değinmemiz gereken konulara değinemedik" açıklamasında bulundu.
Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın kendisiyle ilgili 'Samanyolu TV'de çalıştı' ifadelerine yanıt veren İmamoğlu, şunları söyledi:
"Ben hayatım boyunca paramı kendi işimden kazandım. Spor yorumculuğu yaptım birçok kanalda. CNN Türk, NTV, Samanyolu TV, TVNET'e çıktım. Oralarda çalışmadım, konuk olarak davet edildim. Ama ben Samanyolu'nun açılışına davet edilmedim, para toplamadım. Spor programına katılan bir sürü spor muhabiri var. Trabzonspor Başkanı da çıktı. Bir kanala çıkmakla insanlar itham edilmez. Ben hayatımda FETÖ'yü övmedim, hayatımda bir kelime bulamazlar. Bu ülkenin sıkıntıları var. Benimle uğraşacağınıza Ankara'da işinize bakın. Allah'ın bir kulu kazanacak bunu. Biz demokrasinin namusunu kurtarmak için çalışıyoruz. Bu kavramlarla siyaset üretmenin bir anlamı yok. İnsanlara moral vermek için çalışıyorum. Şu darboğazı seferberlik kavramı ile aşmalıyız."
'YENİ GEREKÇELERİ YAZMAK YSK'NIN 7 ÜYESİNİN İŞİ Mİ?'
İmamoğlu, İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanlığı seçimini iptal eden YSK'nın gerekçeli kararına ilişkin soruya ise şu yanıtı verdi:
"200, 214 sayfa sızdırıldı herhalde, tabii şu tarafı var, yeni gerekçeleri yazmak oradaki üyelerin işi. Bize göre demokrasiyi mahvettiniz ama neticede bir karar verdiniz, o karar net. Şimdi yeni gerekçeleri oraya yazmak o 7 üyenin işi mi? İşi derken siz itiraz edenlerin nesisiniz? Benim zihnimde bu karar yok hükmünde olduğundan her şeyi yazabilirler."
İmamoğlu'nun açıklamalarından öne çıkanlar şöyle şöyle:
'YILDIRIM'IN SÖZLERİNDEN SKEÇLER YAZILIR'
* Binali Yıldırım'a soruyorlar, 'Çaldılar' diyor. Kim çaldı CHP mi yok, kim çaldı? Böyle bir süreçte çaldılar diyerek yalan söylüyorsunuz. Süreç belli, kamu görevlileri konusunda iddianız var ama bize çaldılar diye bir sıfat yerleştirmeye çalışıyorsunuz. O kelimeyi yazarak, bizlerin fotosunu koyarak yazık değil mi? Ben çalmak bilmem, benim işim değil, benim işim insanların gönlünü çalmak.
* Binali Yıldırım'ın 'Büyükşehir pusulası verilmedi' sözlerinin anlaşılacak tarafı yok. Bunların skeçleri yazılır, oynanır, insanlar gülsün diye. Verdikleri şikayetler arasında böyle bir şey yok. Siz Türkiye'ye mal olmuş insanlarsınız. Tanınmak bana sorumluluk kattı. Her cümlenize çok dikkat etmeniz gerek.
* Siz geliyorsunuz tipinizden anlaşılıyor ve size pusula verilmiyor. Olacak şey değil. İBB'de daha fazla oy kullanılmış. Siz mühendislik okumuşsunuz söylediğiniz şeye önce siz inanacaksınız milyonlarca insan sizi izliyor. Yazık değil mi siz insanları aldatıyorsunuz. Bu yalana insanları ikna etmeye çalışıyorsunuz. 31 Mart öncesi başka bir Yıldırım vardı, 31 Mart sonrası başka bir Yıldırım var. Bir tarafta sempatik olduğu düşünülen bir kişi ama bir tarafta 'çaldılar'. Kim çaldı izah edin.
'KARA KAMPANYA YAPARAK SEÇİMLERİN İPTALİNE NEDEN OLDUNUZ'
* 123 sandıkta bir iddianız var; 'bu sandıklar şaibelidir, fark 14 bine yakındır, bu sonuca tesir etmiştir' diyerek, kara kampanya yaparak seçimlerin iptaline neden oldunuz. Bunlarla ilgili karar verildi. 16. gündeyiz yarım günde insanlar içeri alınıyor. Soruşturmalar yapıldı mı? Ne aşamada? Soruşturma yapılacak ama bu yandaş medya haber yapmayacak mümkün mü? Değil. Bu soruşturma nerede? Bu insanları zan altında bıraktınız, bu 123 sandıkta şaibe var. Ya ben kaç oy aldım Sayın Yıldırım kaç oy aldı. Somut açıklayın Sayın Yıldırım şu kadar oy aldı deyin şaibeyi anlayalım.
* Yıldırım seçmenlere konuşurken bana az oy verdiniz daha çok oy verin dedi. Bence ruh halinde kabul etmiş. 16 milyon insanın emeğini çaldılar ama burada sanal bir kavram üreterek insanların zihnini bulandırmak hoş değil.
'BİR SORU SORUP ORADA O KİŞİYİ SAVUNURSANIZ BİR DAKİKA DERİM'
* Üzüntü duyuyorum. Şöyle ki, benim gözümde gazeteci çok saygın bir yerde. Bana sorduğu ters sorular beni kırmaz tam tersi benim cevap vermeme vesile olur. Bir soruyu sorup orada o kişiyi savunursanız bir dakika derim, benim üzüldüğüm bu, esas değinilmesi gereken konulara değinemedik. Biz insanlara huzur vermeye geldik, insanlar bizi izlerken televizyonu değiştirmesin istiyorum.
* Kim olduğunu bilmediğim mecralara neden cevap vereyim? Hadsizlik derim, cahil derim. Kendi sülalemi mi anlatacağım? Onun için Ahmet Hakan'a söyledim. Getirin buraya tartışalım. Binali Yıldırım'ı da davet edin. Tartışalım bunları ne olacak.
'ERBAKAN'IN YAPTIĞINI SİZ NEDEN YAPAMADINIZ?'
* Erdoğan seçimi kazandı, Erbakan elini kaldırdı, şu manzara zor mu? Erbakan'ın yaptığını siz neden yapamadınız? Şu koltuk kimin? BB başkan koltuğu kimin? AK Partili hemşehrilerim bilsin ki bu koltuk 16 milyon insanın, kapalı devreler halinde İstanbul yönetilsin istemiyoruz. Paralar çar-çur edilmesin istiyorum. Esas sorun İstanbul'da.
* Bir tarafta israf düzeni, bir tarafta tasarruf düzeni. Ekonomi kötü, işsizlik 5 milyona dayandı. Bu ülkede işsizlik sorunu var, korkunç bir yoksulluk var. Vatandaşını hissetmeyen vatandaşına hizmet edemez.
* Biz 18 günde öğrencilerin abonman ücretini 85 liradan 40'a indirdik, su kullanımı indirdik. İBB'nin toplantılarını canlı verdik. Resmi ve dini bayramlarda ücretsiz indirim yaptık. Ya buna bile sahip çıkıyorlar. Bunları siz yapmadınız, biz yaptık. Şimdi diyorlar ki kimin parasını kime veriyorsunuz? Ben bunu anlamıyorum, benim fıtratım bunu kavramaya yetmiyor.
'HAYATIMDA FETÖ'YÜ ÖVMEDİM'
* Ben hayatım boyunca bütün paramı kendi işimden kazandım. Başka bir yerde çalışmadım ben. Spor yorumculuğu yaptım birçok kanalda. CNN Türk, NTV, Samanyolu TV, TVNET'e çıktım. Oralarda çalışmadım, konuk olarak davet edildim. Ama ben Samanyolu'nun açılışına davet edilmedim, para toplamadım. Spor programına katılan bir sürü spor muhabiri var. Trabzonspor Başkanı da çıktı. Bir kanala çıkmakla insanlar itham edilmez. Ben hayatımda FETÖ'yü övmedim, hayatımda bir kelime bulamazlar. Bu ülkenin sıkıntıları var. Benimle uğraşacağınıza Ankara'da işinize bakın. Allah'ın bir kulu kazanacak bunu. Biz demokrasinin namusunu kurtarmak için çalışıyoruz. Bu kavramlarla siyaset üretmenin bir anlamı yok. İnsanlara moral vermek için çalışıyorum. Şu darboğazı seferberlik kavramı ile aşmalıyız.
SEÇİM GÜVENLİĞİ: BİR OY GEÇERSİZ Mİ, ARKASINA NEDENİNİ YAZACAĞIZ
* Biz her tedbiri almıştık ama şimdi 2-3 katına çıkarıyoruz. Temel felsefe şu; bizim bir oyumuz karşı tarafa geçmesin onların bir oyu bize geçmesin. Yani biz aslında her iki tarafın da bekçiliğini yapmaya hazırız. Türkiye genelinde her ilden hukukçu bize katkı sunmaya geliyor. Sandıkta, okulda, il seçim kurulunda tedbirliyiz. Şimdi YSK'da da tedbirli olacağız. Nasıl mı? Bir oy geçersiz mi arkasına nedenini yazacağız. Biz bu ülkeyi ihanet eden AA'ya bırakmayacağız. Bir ajansla anlaşacağız, en fazla 3.5 saat içinde sonucu açıklayacağız. Bu neyi sağlayacak? Demokrasiye olan inancı arttıracak. Biz herhangi bir ülke değiliz, sıkıntı olabilir bazı yöneticiler kendi menfaatlerini toplumun üzerinde tutabilir ama biz demokrasiye inanıyoruz biz bunu tedavi edeceğiz. Milyarlarca bütçeden bahsediyoruz, bir avuç insan saltanat sürecek, değişecek bu düzen, tasarruf düzeni gelecek.
EMİN ÇAPA'NIN 'YAYIN BİTSİN DİYE REJİ ARANDI' İDDİASINA YANIT: BUNA ACİZLİK DENİR
CNN Türk'ün eski çalışanlarından gazeteci Emin Çapa, Ahmet Hakan'ın 'Tarafsız Bölge' yayınının erken bitirilmesi için rejinin telefonla arandığını öne sürdü. Çapa, "Kesin bilgi olarak yazıyorum. Evet Ekrem İmamoğlu yayını bitsin diye reji telefonla arandı. Evet yayının tekrarının konulmaması talimatı verildi" dedi.
Çapa'nın açıklamaları sorulan İmamoğlu, şunları söyledi:
"Şükürler olsun ki dünyada sosyal medya diye bir teknoloji üretildi. Demokrasi için bir nimet olduğunu düşünüyorum. İyi ki üretilmiş. Bizim gibi köşeye sıkıştırılmaya çalışılan ülkelerde insanların soluğu oluyor. Tekrarını yayınlasan ne olur, yayınlamasan ne olur. YouTube kanalımız var, Twitter hesabımız var. Zaten milyonlarca izleniyor. Buna ne denir, acizlik."