Domenec Torrent, uzatma dakikalarında yedikleri gollerle kaybettiklerini söyleyerek, “Biliyorsunuz ki 7 oyuncumuz eksik. Fakat bu bir bahane değil ama bir gerçeklik. İlk yarıda iyi oynadığımızı düşünmüyorum, hiç iyi oynamadık. Öngördüğümüz bir plan değildi. Sadece kısa paslar yapıyorduk ve geriye paslar veriyorduk. Bizim aslında istediğimiz şey hızlı oynamak ve kanatları kullanmaktı. İçeride çok top kaybı yaşadık. Dışarıdan Kerem ve Morutan ile oynayalım diye düşünmüştük. İkinci yarıya çok çok daha iyi başladık. 2-1 yapabilme imkanımız oldu ama hızlı bir şekilde döndü ve 1-2 oldu. Baskıyı düşündüğünüzde, Galatasaray gibi büyük bir kulübün içinde bulunduğu, oyuncuların da çoğu çok genç. Onları etkileyebiliyor bu durum. Geçen maçta olduğu gibi son 15 dakikada bitirmeyle ilgili çok ciddi problemler var. Özellikle 2 tane golü son dakikalarda yememeliydik. Özellikle ilk yarıdakini söylüyorum. Birazcık kopuş noktası oldu maçın. Onlar 5-6 oyuncuyla hücum ediyorlardı ve bundan haberdardık. Son 4 maçlarını da kazanmışlardı. Çok hızlı oyuncuları olduğunu da biliyorduk. Maçın başındaki fikrimiz 5 kişi hücum, 5 kişi savunmada görevlenecekti. İki forvetli bir formasyona geçtik. Stoperlerine biraz daha baskı yapmak istedik. Hatlar arasında ya da bizim savunmamızın arkasına toplarla oynadılar. Özellikle ikinci yarının ilk 15-20 dakikasında bunu başardık. Ama kim daha çok gol atar meselesi bu. 3-1 kaybetmeyi hak ettiğimizi düşünmüyorum. Aslında oyunun kontrolünü elimizde tutabilirdik, biraz daha gol odaklı oldu bu durum. Bütün taraftarlarımızdan bu durumdan dolayı özür diliyoruz. Yeni bir hocayım ama bu çok da bir şey ifade etmiyor. Hayatta hep birlikte olmak gerekir bazen. Hepimizin tutkuyla sarılması gerekir” dedi.
“GALATASARAY’IN DURUMU KÖTÜYE GİTTİĞİ İÇİN BURADAYIM”
“Bir antrenör geldiği zaman herkes fizikten bahsediyor ama en önemli şey bu değil” diyen Torrent, şunları söyledi:
“Önemli olan şey, oyuncuların mental olarak kendilerine engel koyması. Çok kaliteli oyuncularımız var. Fakat bu tarz durumlarda aşırı deneyimli olmayan oyuncular. Orada baskıya dayanabilmek çok önemli. İtalya’nın, İspanya’nın bütün büyük takımlarında olmuş şeyler bunlar. Takım için en iyi durum değil tabii ki de. Ben Galatasaray’ın antrenörüysem, Galatasaray’ın durumu kötüye gittiği için buradayım. Bir problem vardı. Bizim de şanssızlığımız, gelir gelmez 1 hafta içerisinde 3 maç oynuyoruz. Özellikle de en önemli diyebileceğimiz bazı oyuncuların da eksik olduğunu biliyoruz. Net bir şekilde biliyorum hangi pozisyonları güçlendirebileceğimi bir antrenör olarak. Yalnız antrenör kulübün bir çalışanıdır, her zaman kulüpteki diğer kişilerle görüşme yapması gerekir bu konularda. En çok ilgili olan bu konuda başkan ve yöneticiler. Onlar da bu durumu değiştirmek istiyor.”
“KALECİ HATASINDAN DOLAYI GOL YEDİĞİMİZİ DÜŞÜNMÜYORUM”
Galatasaray’ın, sahaya çıkan tüm oyuncuların arkasında durması gerektiğini kaydeden deneyimli çalıştırıcı, İsmail Çipe’yle ilgili gelen soruya, “İsmail de bu oyuncularımızdan biri. Teknolojinin verdiği kolaylıklar sayesinde gün içerisinde 4-5 maçı izleyebiliyorsunuz. Muslera’nın sakatlığından sonraki maçlara odaklandım ben. Kaleci antrenörlerimizin söylediklerini çok dinleyen birisiyim. Onların söylediklerinden yola çıkarak belli kararlar alıyorum. Gerçekten bizim kaleci hatasından dolayı gol yediğimizi de düşünmüyorum. Bir önceki maçta birçok pozisyonda kaleci kurtarışı iyiydi diyebilirim. Bütün sene boyunca ne oldu ona çok hakim değilim tabii ki ama bu kadar baskı altındayken onun oynayabilmesi de çok zor” yanıtını verdi.
“GALATASARAY’IN KALİTELİ OLDUĞUNU VE İYİ BİR GELECEĞİ OLDUĞUNU DÜŞÜNÜYORUM”
İlk yarıda istedikleri performansı sergileyemediklerini bundan dolayı da ikinci yarıda bazı değişiklikler yaptıklarını belirten Domenec Torrent, “Şu anda milli takım arası olacak bir maç sonrası. Nasıl baskı yapmaları gerekiyor, nasıl hücum etmeleri gerekiyor, bu tarz konseptleri çalışıyoruz. Birinci maçın ilk 20-25 dakikasını beğendim sadece. Fakat belli bir zaman geçtikten sonra konsantrasyonumuzu kaybediyoruz, pozisyonlarımızdan çıkıyoruz ve daha içeride oynuyoruz. Bugün ilk yarı çok kötüydü. İki defansif orta saha aynı yerde duruyordu. Çift 6 oynarken biri ileri, biri geri giderse çok daha iyi olursunuz. İkinci yarının ilk bölümünde daha iyiydik bunlarda ama yeterli değildi. Geliştirmemiz lazım, gelişeceğiz ve gelişmek zorundayız. Ben bir bahane olsun diye veya kendimi kurtarma amacıyla söylemiyorum bunları. Bu bir gerçeklik. Az zamanımız vardı. Düşünün ki ilk antrenman geçen hafta çarşamba günüydü, bugün perşembe günüydü. İki maç oynadık. İki gün sonra çok büyük bir maçımız daha olacak burada. Önemli santrforlarımız dışarıdalar. Şu anda takımın durumu bu. Genç oyuncular işler iyi gittiğinde çok daha iyi görünüyorlar. Galatasaray’ın kaliteli olduğunu ve iyi bir geleceği olduğunu düşünüyorum. Öncelikle arka taraftaki baskıdan bir kaçmamız lazım. Bir sonraki maçtan başka hiçbir şeye odaklanmamalıyız” ifadelerini kullandı.
“İLK YAPMAMIZ GEREKEN ŞEY TEPEYE BAKMAK DEĞİL, AŞAĞIDAN ÇIKMAK”
“İlk yapmamız gereken şey direkt tepeye bakmak değil, aşağıdan çıkmak” diyen Torrent, şöyle konuştu:
“İlk 3 puanımızı kazanmak istiyoruz. 3 puan alır almaz, hemen bir sonraki maçı düşünüyor olacağız. Hesaplamalara girmek doğru olmaz. Bugün kazanmak çok önemliydi, başaramadık. Bir sonraki maçı ne olursa olsun kazanmaya çalışmalıyız. Sahip olduğumuz oyuncu problemleri devam ederken, onları ikna etmek zorundayız. Olduklarından daha iyiler, yapabilirler, çünkü Galatasaray’da oynuyorlar. Bu taraftara karşı çok büyük bir sorumlulukları var. Durumu değiştirmek için ne gerekiyorsa yapmalıyız, kim olursa olsun kimse çalışmıyor diyemez, oyuncular koşmuyor diyemez. Her şeyi buna bağlayamazsınız. Asla affedilemez olan şey, kendilerinin eforundan uzak olmaları. Karışık bir durumdayız. Herkesten büyük bir efor bekliyorum. Kimse unutmasın, taraftarımız yanımızda olduğu zaman daha güçlüyüz. Taraftar bizimle olmadığı zaman takım daha güçsüz.”
DHA