Diş bakımıyla ilgili doğru bilinen yanlışlar hakkında açıklamalarda bulunan Prof. Dr. Ahmet Mihmanlı, sert diş fırçalamanın dişleri daha iyi temizlemediğine vurgu yaptı. Mihmanlı, “Dişleri sert fırçalamak, dişleri temizlemek yerine, ‘fırça çürüğü’ denilen aşınmalara neden olur” dedi.
İYİ FIRÇALAMAK SERTLİKLE İLGİLİ DEĞİL
Sert diş fırçasının dişleri daha iyi temizlemediğine değinen Mihmanlı, “İyi fırçalamak fırçanın sertliğiyle değil, fırçalama tekniğiyle ilgilidir. Çok sert fırçalar dişleri aşındırabilir. Çok çok yumuşak fırçalarsa dişleri temizlemeyebilir. Sert fırçalamak da dişleri daha iyi temizlemez. Dişleri sert fırçalamak, dişleri temizlemek yerine, ‘fırça çürüğü’ denilen aşınmalara neden olur. Dişlerin mine tabakası aşındığı için, alttaki dentin denen sarı tabaka ortaya çıkar ve dişler daha da sarı gözükür. Ayrıca sert fırçalamak, dişlerde hassasiyete ve diş eti çekilmesine neden olur. Şarj edilebilir fırçalarda da mutlaka basınç sensörlü olmasına ve yumuşak fırça kullanılmasına dikkat edilmelidir” ifadelerini kullandı.
“DİŞ FIRÇASINI ISLATMAYIN”
Bilinenin aksine diş fırçasının fırçalamaya başlamadan önce ıslatılmaması gerektiğini söyleyen İstanbul Gelişim Üniversitesi Diş Hekimliği Fakültesi Ağız, Diş ve Çene Cerrahisi Uzmanı Prof. Dr. Ahmet Mihmanlı, “Fırça kılları ıslatılınca sertliğini kaybeder. Macunun köpürmesi için yeterli sıvı ağızda mevcuttur. Diş macununu fazla kullanmaksa dişleri çizmez. Dişlerin mine tabakasının çizilmesi macunun fazla kullanılmasıyla ilgili değil, kullanılan macunun granüllerinin büyük olmasıyla ilgilidir. Sigara lekelerini hızlı temizleyen granülleri büyük macunlar ilk başta dişleri temiz gösterse de uzun dönemde dişlerin daha çabuk lekelenmesine sebep olur. O yüzden granülleri büyük olan macunların uzun süreli kullanımından kaçınılmalıdır. Fırçanın üzerine konulan macun miktarı ise ’mercimek tanesi’ büyüklüğünde olmalıdır” diye konuştu.
“ÇÜRÜKLER KADER DEĞİL”
Çürüklerin genetik faktörlere bağlı gelişebildiğini ifade eden Mihmanlı, “Çürükler genetik geçişli olabilir. Ama bu değiştirilemez bir kader değildir. Bireyler arasında çürüğe yatkınlık farklı olabilir. Fakat kötü beslenme alışkanlığının düzeltilmesi, ağız hijyenine önem verilmesi ve düzenli diş hekimi kontrolleri durumunda çürüğe yatkınlığın bir önemi kalmaz” şeklinde konuştu.
Hamilelik dönemindeki doğru bilinen yanlışlar hakkında da açıklamalarda bulunan Mihmanlı konuşmasını şöyle sonlandırdı:
“Her hamilelik bir diş götürmez. Ağız bakımının tam olarak sağlanamaması, tedavi edilemeyen çürüklerin varlığı ve dişeti hastalıklarının ilerlemesi durumunda diş kayıpları görülür. Hamilelikteki diş eti kanaması, dişten kalsiyum çekilmesi nedeniyle olmaz. Kanamanın nedeni, ağız bakımının yeterli sağlanamaması durumunda hamilelikteki hormonsal değişiklikler sonucu diş eti iltihabının oluşması ya da mevcut dişeti iltihabının şiddetlenmesidir" dedi. (DHA)