Meme Kanseri Farkındalık Ayı olan Ekim ayında, pembe kurdeleler ile “Meme Kanserine Dikkat!” demenin zamanı…
Genel Cerrahi Anabilim Dalı Başkanı Prof. Dr. Cihan Uras, ultrason ve mamografinin önemine vurgu yaparak, meme kanseri hakkında en çok sorulan 10 soruyu cevapladı.
Meme kanseri, tüm dünyada olduğu gibi Türkiye’de de kadınlarda en sık görülen ve yaşam kaybına neden olan kanser türüdür.
Her 8 kadından 1’i meme kanserine yakalanma riski taşıyor. Meme kanserinin, kadınlarda en sık görülen kanser türlerinden biri olmasına karşın, bu hastalıktan erken teşhis ve tedavi ile kurtulmak mümkün olabiliyor.
Tıp Fakültesi Genel Cerrahi Anabilim Dalı Başkanı Prof. Dr. Cihan Uras meme kanseri hakkında gelen soruları yanıtladı.
Meme kanseri nedir ve nasıl oluşur?
Meme kanseri, memenin kötü huylu bir hastalığıdır. Meme dokusundaki hücrelerin kontrol dışı çoğalması sonucu oluşur ve bu kötü huylu hücreler vücudun başka bölgelerine de yayılabilir.
Meme kanserinin belirtileri nelerdir? Hangi belirtiler endişe vericidir?
Meme kanserlerinin bazıları belirti verebilirken bazıları da vermeyebilir. Görülebilecek belirtiler; memede ele gelen kitle, meme başından gelen akıntı, meme cildinde portakal kabuğu görünümü, meme cildinde çekinti, memede ağrı kızarıklı ve şişme olarak sıralanabilir.
En sık bulgu ise ele gelen ağrısız kitle olarak karşımıza çıkar, fakat unutmamak lazımdır ki her ele gelen kitle meme kanseri değildir, ama yine de ihmal edilmemelidir.
Meme kanserinin risk faktörleri nelerdir? Genetik yatkınlık meme kanseri riskini artırır mı?
Risk faktörlerini değiştirilebilen ve değiştirilemeyen risk faktörleri olarak ikiye ayırabiliriz. Değiştirilemeyenler grubuna genetik yatkınlık, aile hikayesi, erken ergenliğe giriş, geç menopoz, ırk ve yaş gibi faktörleri sayabiliriz.
Değiştirilebilenlerde ise, geç doğum yapma veya doğum yapmama, az emzirme veya emzirmeme, sigara ve alkol tüketimi, kadınlık hormonu kullanımı, beslenme gibi faktörler yer almaktadır.
Hangi yaş aralığında meme kanseri riski daha yüksektir?
Meme kanseri kadınlarda erkeklere göre 100 kat daha sıktır. Kadınlarda özellikle ergenlik çağından sonra her yaşta görülebilir. Fakat en çok 40-70 yaş arasındadır. Yaş arttıkça meme kanseri riski artar.
Meme kanserinin erken teşhisi için neler yapılmalıdır? Hangi tarama yöntemleri kullanılır?
Meme kanserinin erken teşhisinde özellikle kişinin kendini belirli periyotlarla elle muayenesi büyük önem taşımaktadır.
Bunun yanı sıra belirli periyotlarla hekime muayene olmak, yaş grubuna göre ultrason, mamografi gibi tetkiklerin yapılması da erken tanıda önemlidir.
Özellikle 40 yaşından sonra mamografi ile yıllık kontrol; tarama programının büyük bir kısmını oluşturur.
Fakat kişinin genetik yatkınlığı, aile hikayesi, özgeçmişinde yüksek risk gibi özel durumlar varsa, taramaya daha erken başlayarak kişiye özel tarama programı oluşturulabilir.
Meme kanseri tedavi yöntemleri hakkında bilgi verebilir misiniz? Tedavideki son gelişmeler nelerdir?
Meme kanserinde tedavi evreye göre yapılmaktadır. Tedavi seçenekleri arasında cerrahi, kemoterapi, radyoterapi, hormon tedavisi, akıllı ilaç kullanımı seçenekleri bulunmaktadır.
Sadece hastalıklı bölgenin çıkarıldığı meme koruyucu cerrahiler, yine estetik olarak yüz güldüren onkoplastik ameliyatlar, memenin içinin boşaltılıp içine protez implantın veya vücudun kendi dokusunun yerleştirildiği otolog implantlı ameliyatlar veya meme dokusuyla birlikte cildin tamamının çıkarıldığı işlemler yer almaktadır.
Radyoterapi ameliyat öncesinde ve sonrasında uygulanabildiği gibi seçilmiş hastalarda ameliyat sırasında tek doz uygulanabilmektedir.
Sistemik ilaç olarak da hormon tedavisi, kemoterapi veya akıllı ilaçlar da tedavi seçenekleri arasındadır.
Meme koruyucu cerrahi ile mastektomi arasındaki farklar nelerdir?
‘-ektomi’ eki latincede bir şeyi çıkarmak manasına gelir. ‘Mast’ da latincede meme anlamına gelmektedir. Bu yüzden ‘mastektomi’ dediğimiz de meme dokusunun tamamının çıkarılmasıdır.
Burada da ciltle beraber tamamen çıkarılması veya artık daha yaygın uygulanmaya başlanan memebaşının ve meme cildinin korunduğu veya sadece meme cildinin korunduğu, memenin içinin boşaltılıp aynı seansta veya sonraki seanslarda protez veya otolog implant yerleştirilen ameliyatlar yer almaktadır.
Meme koruyucu cerrahide ise sadece memedeki hastalıklı bölüm çıkarılır. Bunun yanında tümörü büyük olan seçilmiş hastalarda meme koruyucu cerrahi çeşidi olan onkoplastik cerrahi uygulaması yapılıp estetik açıdan daha iyi sonuçlar elde edilmektedir.
Meme rekontrüksiyonu nedir? Ameliyat sonrası rekonstrüksiyon seçenekleri nelerdir?
Meme rekonstrüksiyonu, mastektomi yapıldıktan sonra memenin protezlerle veya vücudun başka bir bölümünden alınan dokularla tekrardan oluşturulmasıdır.
Bu işlem protezlerle yapılabilir. Bunda da tek aşamalı veya birkaç aşamadan oluşan işlem yapılabilmektedir.
Birkaç aşamalı olanlarda doku genişletici denilen materyaller kullanılıp, asıl konulacak protezin konulacağı doku için yer oluşturulup şartlar olgunlaştırılıp sonradan asıl protez yerleştirilir.
Veya bunlara gerek kalmadan tek seansta mastektomi sonrasında direk protez konulabilir. Bu protez seçeneğinden başka, vücutta başka bir bölgeden buraya doku aktarımı şeklinde otolog dediğimiz implant seçeneği de mevcuttur.
Bu seçenekte de duruma göre cilt, cilt altı doku, yağ ve kas doku flepleri dediğimiz dokular kullanılabilmektedir. Bu işlemler de yine hastanın durumuna göre tek veya çok seansta yapılabilmektedir.
Hormon pozitif meme kanseri nedir? Hormon terapisi nasıl işler?
Meme dokusu kadınlık hormonlarına duyarlı bir doku türüdür. Buradan oluşan kanserli hücrelerin bir kısmı bu hormonlara duyarlı, bir kısmı da duyarsızdır.
Duyarlı olmasından kastımız hormonların bu hücreleri uyarıp büyümesine ve gelişmesine sebep olmasıdır.
Biz burada tedavi olarak ya bu hormonların sentezlenmesini engelliyoruz veya hormonların uyardığı hücre reseptörlerini blokluyoruz ya da her iki yolu da kullanarak tedaviyi yapabiliyoruz.
Meme kanserinden korunmak için neler yapılabilir? Kendi kendine meme muayenesi nasıl yapılır?
Önceki sorularda bahsettiğimiz değiştirilebilir risk faktörlerinden uzak durmamız gerekiyor. Bunların tekrar üzerinden geçmemiz gerekirse sigaradan, alkolden, paketli gıdalardan ve hormon kullanımından kaçınılmalıdır.
Bunların yanında biliyoruz ki çocuk doğurmak ve emzirmek kansere karşı koruyucu rol oynar. Korunma kadar erken teşhis de çok önemlidir.
Bunun için de en önemli şeylerden biri kişinin kendisini elle muayene etmesidir. Bundan sonra da düzenli olarak kontrollerine gitmeli ve tarama programlarına katılmalıdır.