DW, 5 Eylül’de Gençlik ve Spor Bakanı Akif Çağatay Kılıç Bakanlık binasında kaydı yapılan Conflict Zone adlı programın kayıtlarına el konulmasıyla ilgili Türkiye Gençlik ve Spor Bakanlığı’na dava açtı. DW Yayın Konseyi de başlatılan hukuki girişime destek verdi.
Evrensel’in haberine göre, DW’den yapılan basın açıklamada, Türkiye Gençlik ve Spor Bakanlığı’nın kayıtların geri verilmesi talebini yerine getirmediği belirtilerek şunları ifade edildi:
Deutsche Welle (DW), gerçekleştirdiği bir söyleşisine ait video materyallerinin geri verilmesi talebiyle Ankara’da Asliye Hukuk Mahkemesi’nde dava açmıştır.
DW’de yayınlanan Conflict Zone adlı programın moderatörü Michel Friedman’ın 5 Eylül 2016 tarihinde Ankara’da gerçekleştirdiği TV söyleşisinin çekiminden sonra video materyallerine Türkiye Gençlik ve Spor Bakanı Akif Çağatay Kılıç’ın talimatıyla el konulmuştu.
Türkiye Gençlik ve Spor Bakanlığı, DW’nin olaydan bir gün sonra öğlene kadar tanıdığı sürede kayıtların geri verilmesi talebini yerine getirmedi. Daha sonra DW’nin avukatları tarafından tanınan ikinci süre de Türk tarafınca dikkate alınmadı. DW şimdi de materyallerin geri verilmesi talebiyle Ankara’daki Asliye Hukuk Mahkemesi’nde dava açmıştır.
“Türkiye’de basın özgürlüğü ile ilgili yaşananları kabul edemeyiz”
DW Genel Müdürü Peter Limbourg, ise “Bu olay, hukuk devleti ilkesi ve demokrasi ile bağdaşmamaktadır. Türk tarafının video materyalimizi derhal geri vermesini talep ediyoruz” dedi.
DW Yayın Konseyi de 23 Eylül 2016 tarihinde Berlin’de gerçekleşen oturumunda, video materyallerinin geri verilmesi talebiyle başlatılan hukuki sürece açık destek verdi. DW Yayın Konseyi Başkanı Piskopos Karl Jüsten, yaptığı açıklamada “Biz sınırsız basın özgürlüğünden yanayız. Türkiye Avrupa ile sıkı bağlar içindedir. Bu basın özgürlüğü gibi demokrasinin temel ilkelerine saygı gösterilmesini de beraberinde getiriyor. Bu noktada benzer standartlar geçerli olmalıdır. Deutsche Welle’nin Türk bir bakanla yaptığı söyleşinin geri verilmesi için dava açmak zorunda kalması çok endişe verici bir durumdur” ifadelerini kullandı.
DW Yayın Konseyi, DW’nin Türkiye’ye ve Almanya’da Türkçe konuşan insanlara yönelik gazetecilik faaliyetlerini memnuniyetle karşıladığını da vurguladı. Konsey aynı zamanda DW’nin siyasi açıdan büyük önem taşıyan hedef bölgesinde tarafsız bilgi sağlayıcı olarak sorumluluklarını yerine getirebilmesi için uygun mali koşulların sağlanmasını da talep etti. Jüsten, “Türkiye’de basın özgürlüğü ile ilgili yaşananları kabul edemeyiz. DW’nin görevi, Türkiye’de yaşayan insanları kapsamlı ve tarafsız bir şekilde bilgilendirmek ve Almanya’nın pozisyonunu iletmektir” ifadelerini kullandı.