Cumhuriyet'te yer alan habere göre, Başbakan Ahmet Davutoğlu, Almanya Başbakanı Angela Merkel ve AB Konseyi Başkanı Donald Tusk Gaziantep’te ortak basın açıklaması düzenledi. Toplantı sonrası gazetecilerin sorularını yanıtlayan liderlere 'basın özgürlüğü' soruldu. Davutoğlu, o soruya şu sözlerle yanıt verdi:
"Türkiye dört büyük seçim yaşadı, kimse herhangi bir propaganda olduğunu iddia edemez. Birçok yayın organı benim partime yönelik yoğun eleştiride bulundu. Bu eleştirilere baskıyla karşılık vermeyi düşünmedik, düşünmeyiz. Demokrasi basın özgürlüğüyle yükselen bir değerdir. Bazı uygulamalar varsa bunu da dostça paylaşacağız. Son olarak bir gazetecinin Türkiye’ye alınmaması konusunda görüştüm. Arkadaşın gazetecilikle alakalı bir müracaatı olmadığı fark edildi. Gazeteci olarak müracaat ettiğinde diğer gazeteciler gibi özgürlükçü bir şekilde değerlendirildiğinde olumlu bir yaklaşım sergileyeceğiz. Türkiye’de basın özgürlüğü konusunda spekülasyonlarda bulunmasını uygun bulmuyorum. Her şeyi konuşuyoruz. Ben de değerli dostlarıma, Avrupa’da son dönemde artan ırkçı yaklaşımları aktarıyorum. Cumhurbaşkanımıza yönelik yapılan hakareti beraber ele aldık. Basın özgürlüğü insan onuruyla daim olabilir. Aynı konu başka bir ülkenin cumhurbaşkanı, başbakan için zikredilseydi kabul edilebilir miydi? Biz insan onuruyla basın özgürlüğünü Avrupa değeri olarak ele almak durumundayız.
"Ben de geçmişte köşe yazarı olarak bulundum, en önemli özgürlük fikir ve basın özgürlüğüdür. Türkiye’nin böyle bir şeyde problem yaşamasını arzu etmeyiz. Bunları da dostça aramızda paylaşırız. Bu konuda sergilenen açık tutum konusunda Avrupalı muhataplarıma teşekkür etmişimdir."
Sınır Tanımayan Gazeteciler’in (RSF), 2016 yılına dair Dünya
Basın Özgürlüğü Endeksi‘ne göre Türkiye, basın özgürlüğünde 180
ülke arasında 149’uncu sıradayken üç sıra daha gerileyerek 152’nci
sıraya düşmüştü.
Geçtiğimiz günlerde Avrupa Parlamentosu (AP) Türkiye raportörü Kati
Piri tarafından hazırlanan ve oylama sonucu kabul edilen ‘en
sert’ilerleme raporunda da basın özgürlüğü konusunda eleştirilere
yer verilmişti.