Buna göre Enver Aysever, Barış Doster, Miyase İlknur, Öner Yağcı ve Mustafa Kemal Erdemol artık Cumhuriyet’te yazacak.
Küçükkaya’nın bugün "Gazeteciliğin zirve noktası: Muhabirlik…”başlığıyla yayımlanan ve gazeteye yeni katılan isimlerin de duyurulduğu yazısı şöyle:
"Cumhuriyet’in simge ismi Uğur Mumcu 2 Nisan1985’te köşesinde
tarihe şöyle not düşmüş:
“Sizlere her gün daha iyi bir Cumhuriyet verme çabasındayız. ‘Bir
ekmek, bir Cumhuriyet...’ Babıâli basınının gözleri boyayan,
kulakları tıkayan, holding kasalarına bağlı aldatıcı görüntülerine
karşı, yalın gerçekleri yalnızca bu gazetede izleyebilirsiniz.
Bunun için ‘bir ekmek, bir Cumhuriyet’ diyoruz.”
Evet... Benim için gazetecilikteki zirve noktası, muhabirliktir. Muhabirlerimiz, foto muhabirlerimiz yalın gerçekleri Cumhuriyet’te yazmaya devam ediyor. Bir hafta boyunca çarpıcı haberleri, fotoğrafları gazetemizin manşetinden kamuoyuna duyurduk. Ankara’dan Sinan Tartanoğlu’nun gündeme getirdiği ve ısrarla 3 gün manşetten yayımladığımız haberlerimiz üzerine “RTÜK ve BTK, internete karartma ve fişleme düzenlemesinde” geri adım attı. Tüm kişisel bilgilerin istenmesinden vazgeçildi. Tartanoğlu’nun fikri takibi kısmen de olsa sonuç verdi.
Eğitim editörümüz Figen Atalay’ın kaleminden okuduğumuz “Bir kuşak kayboldu” haberi, ilkokula 69 ayını doldurmadan önce başlayan öğrencilerin tüm dönemlerde geri kaldığını ortaya koydu. Ankara’daki eğitim muhabirimiz Ozan Çepni’nin “Sarıklı cüppeli ders” haberi büyük yankı yarattı. Milli Eğitim Bakanlığı’nın tarikat liderinin verdiği dersi “öğrencileri ziyaret” olarak savunması dikkat çekiciydi. Sağlık editörümüz Sibel Bahçetepe’nin “Sağlık acillik” başlıklı haberinden ekonomik krizle birlikte bazı ilaçların bulunamadığını, aciller dışında ameliyatların ertelendiğini öğrendik. Enerjisiyle gazetemizin ele avuca sığmayan muhabiri Hazal Ocak’ın iki günlük Yeşil Yol dizisi Karadeniz’deki çevre kıyımını bir kez daha gözler önüne serdi. Bu haftadan itibaren eğitim, çevre ve sağlık alanları sayfalarımızda daha da geniş yer bulacak.
Cumhuriyet her zaman “emekten” yana gazete oldu. İstanbul’daki 3. havalimanı inşaatında çalışan işçilerin ağır çalışma koşullarını gündemde tutmaya çalıştık. Zehra Özdilek’in haberi ve foto muhabirimiz Kurtuluş Arı’nın fotoğraflarıyla iş cinayetlerini protesto eden 27 işçinin tutuklanmasının ardından ailelerin yaşadığı büyük dramı gözler önüne serdik.
Ankara’da Mustafa Çakır, İstanbul’da Gamze Bal çarşı pazarı gezdi. Foto muhabirimiz Necati Savaş’ın deklanşörüyle anlam kazanan haberimiz yüzde 50’ye varan zamlarla yurttaşın nasıl nefessiz kaldığını ortaya koyuyordu. Özelleştirilen şeker fabrikalarının beşin-de usulsüz devir yapıldığını Olcay Büyüktaş’ın haberiyle kamuoyuna duyurduk.
Pensilvanya’da FETÖ lideriyle omuz omuza duran Afif Demirkıran’ın AKP’de sessiz sedasız Dış İlişkiler Başkan Yardımcılığı görevine getirilmesini kamuoyu Cumhuriyet ailesine katılan Barış Terkoğlu’nun kaleminden öğrendi.
Hiçbir yerde yayımlanmayan, yazılamayan haberleri yine Cumhuriyet’te okuyacaksınız.
Yazar ailemiz büyüyor
Bu hafta beş yazarımız Cumhuriyet ailesine “merhaba”
diyor.Kendisine has üslubuyla yarattığı “Aykırı Sorular”la gündem
yaratan Enver Aysever haftanın iki günü Cumhuriyet okurlarıyla
buluşacak.
Son dönemin en iyi tartışmacılarından Doç. Dr. Barış Doster yine
iki gün sayfalarımızda olacak. Türkiye ve dünya gündeminin nabzını
tutan kalemlerden Mustafa Kemal Erdemol haftanın bir günü
yazısıyla; sahadan yapacağı sıcak dosya haberleriyle okurumuza
seslenecek. Kültür dünyamızın sevilen ismi Öner Yağcı haftanın bir
günü kültür sayfalarımızda olacak.
Ve Miyase İlknur... Cumhuriyet okurları onu yakından tanıyor.
Haberleriyle, yazılarıyla gazetemizin vazgeçilmezlerinden olan
Miyase İlknur’la okurumuzun “köşede buluşması” çok daha önce
gerçekleşmeliydi. Artık Miyase İlknur haftanın bir günü kalemiyle
bizleri selamlayacak..."