Cumhurbaşkanı Yardımcısı Cevdet Yılmaz, "Enflasyonu tekrar düşürmek için mücadelemizi kararlılıkla sürdürüyoruz. 2022 yılı ekim ayından itibaren geçen 8 aylık sürede enflasyon oranında 47,3 puan düşüş meydana gelmiştir" dedi.
2023 Yılı Merkezi Yönetim Bütçe Kanunu ile Bağlı Cetvellerinde Değişiklik Yapılmasına Dair Kanun Teklifi, TBMM Plan ve Bütçe Komisyonu'nda görüşülmeye başladı. Cumhurbaşkanı Yardımcısı Cevdet Yılmaz, AK Parti Samsun Milletvekili Mehmet Muş başkanlığında toplanan komisyona sunum yaptı. Yılmaz, "2022 yılında uyguladığımız politikalar ve aldığımız önlemlerle yakaladığımız yüksek büyüme ve artan gelir performansımız sayesinde yılı, sene başındaki öngörümüz olan yüzde 3,5 yerine yüzde 1 oranında bir bütçe açığı ile kapattık. Böylece, 2022 yılında beklenenin oldukça üzerinde bir bütçe performansı yakalamayı başardık.
Bu çerçevede, düşük bütçe açığı ve borçlanma maliyetleri katkısıyla Avrupa Birliği tanımlı kamu borç stokunun Gayri Safi Yurt İçi Hasılaya oranı 2022 yılında bir önceki yıla göre yüzde 41,8'den yüzde 31,7'ye gerilemiştir. 2023 yılı bütçe hedef ve tahminlerimiz de 2022 yılının ikinci yarısındaki makroekonomik görünüm ve beklentilerimiz çerçevesinde belirlenmişti. Enflasyonu tekrar düşürmek için mücadelemizi kararlılıkla sürdürüyoruz. Sabit ve dar gelirliler başta olmak üzere vatandaşlarımızın refahı üzerindeki küresel enflasyonist dalganın etkilerini hafifletecek tedbirler aldık. 2022 yılı ekim ayından itibaren geçen 8 aylık sürede enflasyon oranında 47,3 puan düşüş meydana gelmiştir" dedi.
'G20 İÇİNDE EN HIZLI BÜYÜYEN EKONOMİYİZ'
Yılmaz, 2022 yılında dünya ekonomisi için başta Rusya-Ukrayna savaşı olmak üzere pek çok olumsuz gelişme ile mücadele edilen bir yıl olduğunu vurgulayarak, "Küresel çapta tüm ülkeler bir yandan savaş sebebiyle ortaya çıkan enerji ve emtia fiyatları artışı kaynaklı küresel enflasyon sorunuyla baş etmeye çabalarken diğer yandan tedarik zinciri bozulmalarıyla karşılaşmışlardır. Etkilenme oranı farklı olsa da sert ve belirsiz küresel ekonomik ve finansal koşullar ülkemizi de tüm dünya gibi olumsuz etkilemiştir. Ancak Türkiye ekonomisi, güçlü üretim ve ihracat kabiliyeti ile olumlu ayrışan bir konuma gelmeyi başarmıştır. 2021 yılında yüzde 11,4 oranındaki Gayri Safi Yurt İçi Hasıla büyümesi ile G20 içinde en hızlı büyüyen ekonomimiz, 2022 yılını etkisi altına alan savaşın tüm olumsuzluklarına rağmen yüzde 5,6 oranında büyümeyi başarmıştır.
Böylece, ekonomimiz değişen küresel şartlara ne kadar büyük bir hızla uyum sağlayabildiğini bir kez daha ispat etmiştir. Pandemi etkilerinin yoğun olarak yaşandığı 2020-2022 dönemine bir bütün olarak bakıldığında, bu dönemde dünya ekonomisi yıllık ortalama yüzde 2,3 civarında büyürken, Türkiye ekonomisi yüzde 6,2 oranında büyümeyi başarmıştır" diye konuştu.
'DEPREMDEN ETKİLENEN ŞEHİRLERİ AYAĞA KALDIRACAĞIZ'
Kahramanmaraş merkezli depremlerin ülke ekonomisine maliyetinin yaklaşık 104 milyar dolar olarak hesaplandığını hatırlatan Yılmaz, "Çok geniş bir alanda, çok büyük bir nüfusu çok çeşitli boyutlarda etkileyen bu büyük felaket sonrasında milletimizle kenetlenerek hızlı bir müdahale gerçekleştirdik. İlk andan itibaren bir taraftan süratle arama kurtarma çalışmalarına odaklanırken diğer taraftan beslenme ve geçici barınma gibi temel ihtiyaçları giderdik. Bölgeye 1 milyon 3 bin 218 çadır sevk edildi. 350 çadır kentte ve parçalı çadır alanlarında toplam 2 milyondan fazla vatandaşımız kurulan çadırlarda geçici olarak barındırıldı. Şu anda 121 çadır kentte 17 bin 866 çadır kurulu olup 67 bin 190 kişi bu çadır kentlerde barındırılmaktadır.
Kurulan 312 konteyner kentte ise 164 bin 982 konteynerde 423 bin kişi halen geçici barınma hizmeti almaktadır. Hiçbir afette, hiçbir felakette milletimizi sahipsiz bırakmadığımız gibi deprem bölgesindeki 11 ilimizin altyapısı ve üstyapısıyla yeniden ayağa kaldırılması birinci önceliğimizdir. 319 bini bir yıl içinde olmak üzere, yeni konutları inşa ederek depremden etkilenmiş şehirlerimizin tamamını ayağa kaldıracağız. Bugüne kadar 180 bin konutun ihalesi yapılmış olup süreç hızla devam ettirilecektir" ifadelerini kullandı.
'AFET BÖLGESİ İÇİN 527,3 MİLYAR LİRA AYRILDI'
Yılmaz, ek bütçe kanun teklifinin gelir tahminleriyle uyumlu bir şekilde hazırlandığına dikkat çekerek, "Hükümetlerimiz döneminde kamu maliyesinde her daim disiplinli bir duruş sergiledik. Mali disiplinin oluşturduğu imkanları, ekonomimizin içinden geçtiği zorlu dönemlerde bir manevra alanı olarak kullandık. Ek bütçe ile öngörülen ilave ödenekler, başta deprem etkilerinin ortadan kaldırılması olmak üzere, zorunlu ve tek seferlik harcama alanlarına yönelik olup hane halkını ve sosyal kesimleri destekleyen, ülkemizin büyüme potansiyeline katkı sağlayan yatırım alanlarını önceleyen, seçici ve dengeli bir şekilde oluşturulmuştur.
Bu kapsamda, ek bütçe kanun teklifimiz ile Merkezi Yönetim Bütçe Ödenekleri 1 trilyon 119,5 milyar lira, söz konusu giderlerin karşılığı olarak Merkezi Yönetim Bütçe Gelir Tahminleri de aynı tutarda artırılmaktadır. Ek bütçede, afet konutlarının yapımı ve altyapı hasarlarının giderilmesi için 482,8 milyar lira olmak üzere depremden zarar gören vatandaşların ihtiyaçlarının karşılanması ve kamu idarelerinin yapı stokunda oluşan zararların giderilmesi gibi amaçlarla toplam 527,3 milyar lira afete dönük bir ödenek öngörülmüştür. 2023 yılında, diğer ödenek imkanları da dikkate alındığında deprem zararlarının giderilmesi amacıyla bütçeden sadece bu yıl 762 milyar lira harcama yapılması öngörülmektedir" diye konuştu.