CHP'nin, Şanlıurfa'nın Suruç ilçesinde yaşanan terör saldırısına ilişkin hazırladığı raporda, TBMM'de bir araştırma komisyonu kurularak, IŞİD'in faaliyetlerinin tespit edilmesi, örgütün, Türkiye sınırları içindeki yapılanmasının tamamen yok edilmesi için kapsamlı bir iç güvenlik stratejisi oluşturulması istendi.
CHP Genel Başkan Yardımcıları Sezgin Tanrıkulu ve Veli Ağbaba'nın da bulunduğu, 15 milletvekilinin Suruç'ta yaptıkları incelemenin ardından hazırlanan 219 sayfalık rapor kamuoyuyla paylaşıldı.
Patlama öncesinde, güvenlik ve istihbarat zafiyetinin yaşandığı savunulan raporda, basın açıklamasının yapıldığı alanda güvenlik önlemi alınmamasının, patlamanın etki alanı dahilinde, resmi ya da sivil hiçbir güvenlik görevlisinin bulunmamasının dikkat çekici olduğu belirtildi.
Şehre girişte yapılan aramanın, basın açıklamasının yapıldığı alanda tekrarlanmadığı kaydedilen raporda, "19 farklı ilden 300 kadar gencin ilçeye geleceği günler öncesinden herkes tarafından bilindiği halde, basın açıklamasının yapılacağı alan civarında hiçbir güvenlik önleminin bulunmayışı şaşırtıcıdır" ifadesi kullanıldı.
Patlamadan sonra bir kaos ortamının yaşandığı, olay yerine ilk ambulansın patlamadan yaklaşık 10 dakika sonra geldiği kaydedilen raporda, görgü tanıklarının, "yaralılar taşınırken, polisin, halka gaz sıktığı, havaya ateş açtığı" iddialarına yer verildi.
MİT'in saldırıdan haberinin bulunmamasının mümkün olmadığı savunulan raporda, yaralanmaların çoğunlukla bombanın etkisini artırmak için kullanılan bilyelerden kaynaklandığı belirtildi.
Patlamanın meydana geldiği alanda herhangi bir güvenlik kamerasının bulunmadığı anlatılan raporda, "Mevcut MOBESE kameraları olay yerini görmemekte, olay yerini gören Kültür Merkezi kameraları ise olay anında çalışmamaktadır. Toplumsal infiale neden olan bu tip olaylarda güvenlik kameralarıyla ilgili daha önce de çeşitli sorunlar yaşanmıştır. Bu sorunların birçok olayda tekrarlanıyor olması düşündürücüdür" görüşüne yer verildi.
"Türkiye'de etkinliğini artırıyor"
Bölgesel bir tehdit haline gelen IŞİD'ın anlatıldığı raporda, "Terör örgütü her geçen gün daha fazla Türkiye’de etkinliğini artırmaktadır. Söz konusu terör örgütü, başta Suriye ve Irak olmak üzere, etkili olduğu bölgelerde, 'İslam dini' adı altında her türlü vahşeti uygulamakta ve namını da dünyaya, insanlığa karşı sistematik suç işleyerek duyurmaktadır" değerlendirmesinde bulunuldu.
"İstihbarat zafiyeti var"
Türkiye'nin bugüne kadar sürdürdüğü "yanlış Suriye politikaları"nın, Reyhanlı'da 52, Cilvegözü Sınır Kapısında 13, Niğde'de 2 yurttaşın öldürülmesinde, Suruç'ta yaşanan katliamda asli neden olduğu ileri sürülen raporda, "Bölge halkında tedirginlik hakimdir. Sınırın öte tarafında devam eden çatışmaların bölgeye taşınması ihtimali ürkütücüdür" denildi.
"Tedbirler ve çözüm önerileri"
Raporda; IŞİD tehdidine karşı alınması gereken tedbirler ve çözüm önerileri ise şöyle sıralandı:
"TBMM'de bir araştırma komisyonu kurularak, IŞİD faaliyetlerinin tespit edilmesi ve Türkiye sınırları içinde IŞİD yapılanmasının tamamen yok edilmesi için kapsamlı bir iç güvenlik stratejisi oluşturulmalıdır, Hükümet, 'IŞİD'le etkin mücadele edileceği' yönünde irade beyan etmeli ve kamuoyuna bu tavrını açıklamalıdır.
Türkiye'den IŞİD'e katılımın önlenmesi için istihbarat ve güvenlik ayaklarını içeren yeni bir yaklaşım benimsenmelidir, IŞİD'in Türkiye mevzuatı bakımından da terör örgütleri listesine eklenmelidir.
Türkiye'nin Suriye politikası yeniden ele alınmalı, sınır güvenliği ve bölgesel barışı ön plana çıkaran yeni bir yaklaşımın benimsenmelidir.
Uluslararası toplumun IŞİD'le daha etkin mücadele etmesi için Türkiye inisiyatif almalı, girişimlerde bulunmalıdır."
İstihbarat birimleri arasında kopukluk olup olmadığının TBMM tarafından araştırılması istenin raporda, TBMM Güvenlik ve İstihbarat Komisyonuna kendiliğinden inceleme yapma yetkisinin tanınması gerektiği kaydedildi. (AA)