Ordu'da 2 yıl önce de 20 yaşında Ceren Özdemir evinin önünde Özgür Arduç tarafından bıçaklanarak öldürülmüştü. Başak Cengiz'in öldürülmesinin canlarını bir kez daha yaktığını söyleyen Ceren Özdemir'in babası Yılmaz Özdemir, şunları ifade etti:
"Yeter artık kadınlar öldürülmesin. Canımız daha kaç defa yanacak. Başak'ın öldürülmesi yaramızı bir kez daha kanattı. Başak'ın öldürülmesinde katil kadar ailesi de suçlu. Çocuk değil canavar yetiştirmişler. Ailesi de yargılansın. Bu katilin toplumda değil kapalı bir yerde tutulması gerekiyordu. Yürüyen bomba bunlar. Bir bomba Ceren'in hayatını, bir bomba da Başak'ın hayatını aldı. Bizim kızlarımızın suçu ne? Daha kaç masum kadın bu canavarlar yüzünden hayattan koparılacak."
Katil zanlısı Can Göktuğ Boz'un "Bir kadını öldürmek daha kolay olduğu için kadın öldürmeyi tercih ettim" tarzındaki kan donduran ifadeleri 2 yıl önce 3 Aralık'ta evinin önünde sabıkalı bir cezaevi firarisi tarafından hayattan koparılan, balerin Ceren Özdemir'in babası Yılmaz Özdemir'in yüreğini dağladı.
Baba Yılmaz Özdemir, Başak'ın babasını arayıp taziyede bulanacağını belirterek "Neden kadınlar öldürülüyor. Artık yeter. Kadın cinayetlerinin önüne geçmek için daha ne bekleniliyor. Başak'ın ailesi kızlarını yetiştirmek için ne mücadeleler vermişler. Ceren gibi o da pırıl pırıl bir genç kız. Biz kızlarımızın üzerine titrerken, bir ruh hastası katil gelip, bizim prenseslerimizi öldürüyor" diyerek isyan etti.
"CANAVAR YETİŞTİRİP, TOPLUMA SALMIŞLAR"
Acılı baba Yılmaz Özdemir şunları söyledi:
"Cinayeti soğukkanlılıkla samuray kılıcıyla işlemiş bu canavar. Bu katil kadar ailesi de suçlu. Bir çocuk değil canavar yetiştirmişler. Bu canavarı topluma salmışlar. Tedavi görüyordu, hastaydı ile kurtulmasın. Tedavi için sokakta değil, hastanede olmalıydı. Kapalı yerde tutulmalıydı. Göz göre göre bu bombaları sokağa salıyorlar. İnfilak ederken, masum kızlarımızın canını alıyorlar.
Biz çocuklarımız topluma faydalı osun diye onları pırıl pırıl yetiştirdik. Sonra bir canavar gelip, masum kızlarımızı öldürüyor. Dayanılır bir acı değil.
Ceren'in mezarına gittim. Ona dedim ki 'yavrum, senin gibi bir genç kızın daha bir canavar hayatını çaldı. Çok üzgünüm.' Sözlerin bittiği noktaya geliyoruz. Bu öyle bir acı ki . Bir daha dünyanız dönmüyor. 2 yıldır bizim hayatımız bitti. Bu acı dinmiyor. Ceren'in mezarına gidip, onunla konuşsam da dinmiyor. Şimdi Başak'ın ailesinin nasıl bir ateşin içinde olduğunu en iyi ben biliyorum, biz biliyoruz.
Ceren'in öldürülmesinde, o cezaevi firarisinin sokakta olmasında payı olan ihmali olanların da katil gibi en ağır cezayla cezalandırılmasını istiyoruz. Adalet Bakanlığı 14 kişi hakkında ihmalleri var dese de bu kişiler hala ceza almadı. Başak cinayetinde de ihmali olanlar, başta avukat annesi olmak üzere herkes yargılanmalı. Çünkü bu bombayı onlar sokağa saldı."