Yazar İsa Yılmaz son romanı Kasırga Mevsimi (Taksim'de İsyan Nil'de Kan)'da bir psikiyatristin psikolojik ve ruhsal değerlendirmeleriyle Gezi Olayları'nı işledi. Kabataş'taki 'başörtülü bacım linç edildi' ve 'camide içki içildi' gibi olaylarında yer aldığı roman Gezi Olayları'nda yapılan propagandaları a yeniden gündeme taşıyor.
Gezi Olayları'nın küresel bir travma sonucunda ortaya çıktığını belirten İsa Yılmaz, "Gezi sadece bir Gezi değildir. O bir toplumun dayanma sınırının aşılmasıyla ortaya çıkan bir reaksiyondur, ileride de neler olabileceğinin göstergesidir. Bu reaksiyon Tunus'ta, Libya'da, Suriye'de, Mısır'da bir rüzgar gibi yayılmıştır. Dünya değişirken Doğu'da insanlar daha fazla özgürlük ve adalet istiyor. Önlerine çıkan her engeli aşmak için çırpınıyor. İsyan önce kalplerde büyüyor ve sonra sokaklara taşıyor. İnsanları sokaklarda sindirdiğini sananlar yanılıyor ve her zaman da yanılacaklar. Çünkü insanlar isyanı kalplerinde yaşatmaya devam ettiği sürece hiç bir güç ve güçlü kazanmış değildir" diyor.
'Kasırga Mevsimi' romanı için birçok uzmandan görüş aldığını kaydeden Yazar Yılmaz, "Milyonlarca insanı sokağa döken dürtünün ne olduğunu anlamaya çalıştım. Uzmanların söylediği şey genelde şuydu: "Hayvanları korkuyla terbiye edebilirsiniz ya da maddi şeylerle ama insanlar korkuya illa ki tepki verirler, maddi kazanımlarla da yetinmezler. Ve insanlar bastırılmış duygularını er ya da geç hem de çok sert bir şekilde dışarıya vururlar. Televizyon kanallarının belli bir odağın eline geçmesi, gazetelerin tek sesli hale getirilmesi insanları ağızlarına bant çekilmiş hale getirdi. Bu bant sökülüp atılmadığı sürece boğulmak üzere olan insanlar yine nefes almak için sokağa taşacaktır" şeklinde konuştu.
Klas Kitap Yayınları'ndan çıkan Kasırga Mevsimi romanı raflardaki yerini aldı.