ABD'de görülen İran'a uygulanan ambargonun delinmesi davasnda itirafçı olduktan sonra tanık olarak dinlenen Reza Zarrab, rüşvet verdiğini iddia ettiği isimleri de açıklamıştı.
Sedat ERGİN / HÜRRİYET
Bu lekeyle yaşamak ya da yaşamamak...
...
Rüşvetin kötü bir şey olduğu Türkiye’de genel kabul gören çok temel bir ahlak normuydu. Çocuklar, gençler bu ahlak kriterinin belirleyici olduğu bir toplumsal ortama gözlerini açarak büyürler, gelişimleri böyle bir toplumsal kültürün değerlerinin özümsenmesi, içselleştirilmesiyle şekillenirdi.
O zaman rüşvet karşısında kayıtsızlığın kabul görmeye başlamasının bize söyleyeceği tek şey, toplumsal değerlerin başkalaşmakta olduğu gerçeğidir. Bir ülkede toplumun bir kesiminin rüşveti tepki göstermeyi gerektirmeyen bir davranış olarak değerlendirmeye başlaması, olsa olsa o ülkedeki değerlerin irtifa kaybetmekte oluşunu gösterir.
Kuvvetli bir millet olmak için sadece aynı bayrağa sahip çıkmak, heyecan duyarak aynı milli marşı okumak, tasada kıvançta ortak olmak yeterli değil. Bu hedef için bazı toplumsal değerlerin oluşturduğu ortak paydalarda da buluşabilmek gerekiyor.
Bu yönüyle Reza Zarrab dosyasından çıkan rüşvet gerçekleri karşısında nasıl bir hareket tarzı izleneceği Türkiye’nin bundan sonraki yolculuğunda hangi değerleri referans alacağını görmek açısından da yol gösterici olacaktır.
Yazının devamını okumak için TIKLAYIN