Yeniçağ gazetesinden Remzi Özdemir'in "Borsa neden yükselmiyor?" başlıklı yazısı
Borsa 100 Endeksi son bir yılda yüzde 63.98, bu yılın 11 ayında yüzde 44.00 yükseldi.
Son bir ayda 0.38 kaybettirirken bu ay yüzde 5.03 yükseldi.
Bu endeksin yükselişi, bir de hisse senetleri var.
Yüzde binin üzerinde yükselen senet var. Yüzde 500’ün üzerinde yükselen onlarca senet var.
Peki, düşen yok mu?
Olmaz mı o kadar çok var ki! Yani her şirketin hissesi kazandırmamış. Kazandıranı bulmak o kadar da kolay değil.
Bulan ise daha da yükselir diye tuttuğu için aldığını geri vermiş.
Gelelim uzun süredir patinaj yapan borsa ile ilgili o soruya.
Borsa ne olacak?
Ben borsa düşecek ya da düşmeyecek demiyorum.
Ben gelişmeleri sıralayayım buna siz karar verin.
Önce 22 Haziran’daki ilk Merkez Bankası toplantısına bakalım. Faizler yüzde 8.5’dan 15’e agresif bir şekilde yükseltiliyor. Karar metninde daha da yükseltileceği belirtiliyor.
Garip bir şekilde o gün borsa sert yükseliyor.
Zaten piyasa Mehmet Şimşek yönetiminin faiz artışı beklentisiyle endeksi 21 Haziran’dan yukarı çekmeye başlıyor.
Dünyanın hiçbir ülkesinde borsalar faiz artınca kopup gitmez! Bizde adeta kopmuş.
11 Eylül tarihine kadar soluksuz yükseldi ve 8 bin 300 puana kadar adeta koşmuş.
O gün bugündür borsa ıslah olmuyor.
Bir gün yükseliyor, 3 gün düşüyor.
Aslında borsanın bittiği o gün 22 Haziran’dır.
Borsayı borsa yapan rekorlar kırdıran düşük faiz politikasıydı. Dahası negatif faiz.
Parasını yüzde 60-80 aralığındaki enflasyondan korumak isteyen borsaya koştu.
Sonuç olarak rekorlar geldi.
Rekor sadece hisselerle kalmadı şirket bilançolarındaki kârda da kırıldı.
Neden kırılmasın ki!
Şirketler büyük bir servet transferi ile büyük kârlar yazdılar. Vatandaşın parasını yüzde 14 faizle kullandı. Yüzde 80 enflasyon nedeniyle bir yandan fiyat arttıran bu şirketler bir de personel ücretlerinin enflasyon altındaki artışı ile adeta bayram ettiler. Yüzde 400-500 kârlar geldi.
Ancak 22 Haziran borsa için dönüş noktasıydı. Akıllı olan kaçtı canını kurtardı.
Borsanın eski günlere döneceğini düşünen debelenip duruyor.
Cuma itibarıyla TL faizi yüzde 46! Büyük bir olasılıkla yüzde 50’yi geçecek. Yüzde 50 net ve temiz bir getiri dünyanın her yerinde borsaya rakiptir.
Yüzde 50 ile para toplayan bankalar bunu şirketlere yüzde kaç ile verecek?
Yani artık servet transferi bitti bedava para dönemi kapandı. Şirketlerin öyle yüzde 500 kârı hayal olacak.
Son nokta... 22 Haziran’dan önce borsada hisse senedi kredisi yüzde 20 civarındaydı. Cuma itibarıyla bu faiz oranı yüzde 90…
Kredili hisse senedi aldınız ve senediniz hiç düşmese 1 yıl aynı fiyatta kalsa bile paranızın yüzde 90’ını faize veriyorsunuz.
Borsadan para çıkıyor.
Borsanın ana sorunu likidite kuruluğu. Yani para girişi yok.
Yok 8 milyon yatırımcı geldi. Ya Allah aşkına o gelenlerin 400 TL ile halka arzlara girip bir aylık elektrik faturasını çıkartmak için geldiğini herkes biliyor.
Kimse kimseyi kandırmasın.
Borsaya acil para lazım.
En az 50 milyar taze para…
Bu para gelirse oyuncular aylardır taşıdıkları pozisyonun bir kısmını devredip yeni pozisyon açabilir.
Yoksa yüzde 90 faize teminat yetişmediği için bol bol satacaktır.