Dünyaca ünlü belgesel yapımcısı Sir David Attenborough, bu kez ekolojik denge için vazgeçilmez olan canlı yaşamının hızla yok oluşuna dair çarpıcı gerçeklerle karşımıza çıkıyor. Soy Tükenmesi: Gerçekler (Exctinction: The Facts) belgeseli, insanlığı sebep olduğu sarsıcı olaylarla yüzleştirirken, içimize umut tohumları ekecek çözümleri de ortaya koyuyor. Sir David Attenborough’un özgün anlatımıyla ekranlara gelecek belgesel, 3 Mart Çarşamba günü gece yarısı Digitürk, Tivibu ve D-Smart platformlarında yer alan BBC Earth ekranlarından izlenebilecek.
Sir David Attenborough, dünyanın önde gelen bilim adamlarından oluşan ekiple birlikte mevcut ekolojik dengeyi sarsan ve gelecekte çok daha büyük krizlere yol açacak olan türlerin yok oluşuna dair gerçekleri aktarıyor. Belgesel, biyolojik çeşitliliğin azalmasının ne anlama geldiğini, gezegenimizin şu anda ne durumda olduğunu, biyolojik çeşitlilik kaybının sebeplerini ve gelecekte bizleri nelerin beklediğini ilişkilendirerek aktarıyor. Gezegenimizin başından geçen önceki beş büyük yokluş olaylarına dair atıfta bulunan bu çarpıcı belgesel, modern dünyada doğal yaşamla kurduğumuz yıkıcı ilişkilerin sebep olduğu daha büyük bir yok oluş krizini gözler önüne seriyor. Son olarak, biyoçeşitlilik kaybını hafifletmek için alınan önlemleri ve bu konuda neler yapabileceğimizi açıklamadan önce, ekosistem içerisinde her şeyin birbiriyle ne kadar bağlantılı olduğunu bir yapboz parçası gibi neden sonuç ilişkisine oturtarak, gezegen ve üzerinde yaşayan herkes için biyolojik çeşitlilik kaybının öneminin altını koyu bir kalemle çiziyor. Yeryüzündeki 8 milyon türden 1 milyon kadarının tükenme tehdidi altında olduğu gerçeğiyle, Attenborough tüm dünyaya bir uyanış çağrısında bulunuyor.
Mart ayında BBC Earth ekranlarında izleyici ile buluşacak diğer yapımlar ise şöyle:
Gezegeni Kurtaracak Ziyafet
Bu özel programda, Gregg Wallace ve matematikçi Hannah Fry, programa konuk olan bir grup ünlü ismi, seçtikleri yemeklerin karbon salınımına ne kadar etki ettiğini keşfetmeye davet ediyor. Seçtikleri yemekler ünlü isimleri karbon izi tablosuna bir yere yerleştirirken bilim adamları ve şeflerden oluşan uzman ekipse yediğimiz yemeklerin olumsuz etkisini azaltmak için değerli tavsiyede bulunuyorlar.
Sıfırın Altında Yaşam
Alaska’nın buz gibi atmosferi içerisinde sıcacık karakterleri ekranlara taşıyan Sıfırın Altında Yaşam, sekizinci sezonunda Alaksa’da gündelik yaşamı anlatırken, dirençli karakterlerinin daha da zorlu maceralarını ekranlara getiriyor. Doğa ana düzensiz hale geldikçe, Alaska'da hayatta kalmak daha da belirsizleşiyor. Hailstone Ailesi genişlerken, geleneklerini yaşatmak için büyük bir mücadele veriyorlar. Sue Aikens ise acımasız tundrada hayatta kalmanın yeni yollarını arıyor.
Sue Perkins ile Japonya
Ünlü komedyen ve sunucu Sue Perkins, eski geleneklerle göz kamaştırıcı teknoloji arasında kalan eşsiz ülke Japonya’yı keşfediyor. Genellikle fütüristik bir şehir ve teknolojik bir cazibe merkezi olarak tanımlanan Japonya, aynı zamanda geçmişe sıkı sıkıya sarılı gelenekle doludur. Sunucu Sue, dijital neon ekranları, kalabalık nüfusu ve İngilizce'de hızlı tren olarak bilinen Shinkansen ile Tokyo'yu gezerken, dağlık köyleri ve eski gelenekleri korumanın yeni yollarını bulan zanaatkârlarla tanışmayı da ihmal etmiyor.
Çin: Doğanın Kadim Krallığı
Dünyanın en büyük doğal yaşamı koruma projesi Çin'de hayata geçirildi. Bu belgesel dizisi, izleyicilere çarpıcı milli parklarının içinde gizlenmiş nefes kesici vahşi yaşamı anlatıyor. Program, tilkilerin, antilopların ve kar leoparlarının serpildiği dağlık arazilerin keşfiyle başlıyor. Yapımın diğer kısımlarında, olağanüstü küçük burunlu maymunlara ve ikonik dev pandalara ev sahipliği yapan ormanları görüyoruz. Çin'in % 20'si koruma altında arazi olarak belirlenmişken, ülkede yaşayanlar bu koruma çabalarına nasıl uyum sağlıyor? Dönüm noktası olarak tanımlanacak bu proje dünya çapında benzer gelişmelere ilham verecek mi?