İstanbul, Ankara, Çanakkale, Diyarbakır ve Konya olmak üzere beş şehirde düzenlenen 'Türkiye Kültür Yolu Festivallerinin ilk rotası olan 'Beyoğlu Kültür Yolu Festivali' bugün başladı. 1-24 Ekim tarihleri arasında devam edecek olan festival, tiyatrodan sinemaya, edebiyattan dansa, müzikten dijital sanatlara, sergilerden sohbetlere gündüzden geceye uzanan binden fazla etkinliğe sahne olacak. AKM'den Galataport İstanbul'a uzanan 4,1 kilometrelik bir rotayı kapsayan festivalin il gününde Kültür ve Turizm Bakanı Mehmet Nuri Ersoy, açılan sergi ve sanat merkezlerini yürüyerek ziyaret etti. Saat 12.00'da AKM'de düzenlenen fotomaroton etkinliğine katılan Ersoy, fotoğraf severler ile bir araya geldi. Ardından Kırk Kapılı Oda: Günümüz Sanatçıları Sergileri 40. Yılı Sergisi'ni ziyaret ederek bilgi aldı. Sergi çıkışında Beyoğlu'nda esnafla bir süre sohbet eden Ersoy, programının bir diğer durağı olan Salt Galata'daki sahnede 90'lar Sergisini ziyaret etti. Daha sonra Pera Müzesi'nde Kesişen Dünyalar, Osman Hamdi Bey, Ağırlık ve Ölçü Sanatı Sergilerini gezerek, bilgi aldı. Beyoğlu Belediyesi İstiklal Sanat Galerisinde 19. Yüzyıl Yazar, Seyyah ve Sanatçılarının Gözünden Sergisi açılışına katıldı. Daha sonra Galata Mevlihanesi'ne ziyaret eden Ersoy, Galataport'ta basın mensuplarına Osmanlı Lokumu ikram etti. Bakan Ersoy'un son durağı ise "Duvarları aşmak" Enstalasyon Sergisi oldu.
Festivale her geçen gün daha fazla katılımın olduğunu söyleyen Mehmet Nuri Ersoy, "Biliyorsunuz Beyoğlu Kültür ve Festivali geçen sene Türkiye Kültür ve Festivalleri ilki olarak başladı ve çok da başarılı ve etkili başladığı için yayma kararı alındı. Diğer kentlerimize de ilham kaynağı oldu. Bugün üçüncüsünü start verdik. Bizi sevindiren nokta her geçen gün daha fazla katılımın olması ve ilk başta bakanlık binalarında bakanlık etkinlikleriyle başlamıştı. Ama her seferinde özel sanat kurumları daha fazla ilgi gösteriyor, daha fazla katılım gerçekleştiriyor. Rota algısı da çok güzel oturmuş. Bu sene onu da fark ediyoruz. Rota üzerinde ben geziyorum. İlk başladığımızdaki festivalle kıyasladığınızda özel sanat kurumlarının bu rota üzerine taşınmaya başladığını fark ettim. Zaten asli amacımız buydu. Tam istediğimiz şekilde gidiyor. Üç haftalık bir kültür yolu festivali olacak ama sonrasında da yıl boyunca kültür ve sanatın rotası olarak hem İstanbulluların hem Türk halkının dikkatini çeken bir rota oluşacak. Herkes İstanbul'a geldiği zaman kültür ve sanatla en rahat en hızlı buluşacağı noktanın bu rota üzerindeki işletmeler kurumlar olacağının farkına vardık. Bu da bizi çok çok sevindiriyor. Biliyorsunuz kültür yolu festivallerinin asli amacı halkımıza kültür ve sanatla çok daha hızlı ve rahat bir şekilde buluşmasını sağlamak. Ama sonrasında da düzenlendiği şehirlerin kültür ve sanat faaliyetleriyle tanıtım yüzü olmak. En etkin şekilde başta Türkiye'de, sonra dünyada tanıtımını sağlamak. Siz kültür ve sanatınızla zaten rakip ülkelerle ayrıştığımız nokta oluyor. Siz kültür ve sanatınızı ne kadar yukarı taşıyabilirseniz ne kadar farkındalığını yaratabilirseniz o kadar hızlı şekilde bir turizm aracı açısından rakiplerinizden ayrışıyorsunuz" dedi.