"Basına saldırıların demokrasilerde asla yeri yoktur"

Basın meslek kuruluşlarının Hürriyet'in uğradığı saldırıya tepkileri sürüyor.

Google Haberlere Abone ol
"Basına saldırıların demokrasilerde asla yeri yoktur"

Basın Konseyi ve İGC (İzmir Gazeteciler Cemiyeti) dün gece Bağcılar'daki binasına yaklaşık 200 kişilik bir grubun taşlı- sopalı saldırı yaptığı Hürriyet gazetesi için bir mesaj yayınladı.



Siyasilerin kışkırtıcı açıklamalar yapmaması gerektiğini ve basın özgürlüğünü savunması gerektiğini vurgulayan Basın Konseyi açıklmasında şu görüşlere yer verdi:



Hürriyet Gazetesi’nin merkez binasına dün gece, bir haberin veriliş şekline karşı herkesin gözü önünde, 200 kişilik grupça yapılan taşlı-sopalı, kırıcı-dökücü saldırıyı kabul etmek mümkün değildir.



Hukuk dışı tüm eylemlerin dün olduğu gibi bugün de karşısındayız.



Eleştiri hakkı ifade özgürlüğünün vazgeçilmez bir unsurudur ve herkesin eleştirmeye hakkı vardır.



Fakat bu hakkın küfür ve hakaret etme özgürlüğünü içermediği gibi, hele fiili kuvvete başvurma olanağını tanımadığı açıktır. Bu bakımdan, ancak suç işlenmeden, her türlü eleştiri hakkının kutsal olduğuna inanıyoruz.



Ne var ki, devletin en ücra köşelerinde bile önüne geçilmesi gereken yıkıcı eylemlerin bir örneği, dün gece İstanbul kent merkezindeki en büyük medya organının ana binasına gerçekleştirilmiştir.



Bu noktada, basın özgürlüğünü güvence altına almakla yükümlü olan devletin, Anayasamız ve tarafı olduğumuz uluslararası insan hakları antlaşmaları uyarınca, bu tür saldırıları önlemek ve bunu başaramadığı takdirde, ivedilikle sonlandırmak konusunda sorumlu olduğunu hatırlatırız.



Bu tür saldırıları provoke eden veya destekleyen kişilerin de ifade özgürlüğünün sınırlarını aştığını ve devletin haklarında gerekli hukuki yolları işletmekle sorumlu olduğunu duyururuz.



Hürriyet Gazetesi'nin merkez binasına yapılan saldırı karşısında herkes durup düşünmelidir.



Halkın haber alma hakkı, ifade ve basın özgürlüğünün yerine getirilmesi için çalışan medyaya bu tür saldırıların demokrasilerde asla yeri yoktur.



Siyasilerin kışkırtıcı söylemlerden arınarak, halka sağduyu çağrısı yapmalarını istiyoruz.



Faillerin bir an önce yakalanmasını, benzeri saldırıların yaşanmaması için gerekli tüm tedbirlerin alınmasını ve zor günlerden geçen ülkemizde sağduyunun egemen olmasını; barışın, huzurun gelmesini bekliyoruz.



Hürriyet'in yaşadaığı saldırının gazetenin bir süredir hedef gösterilmesinin sonucu olduğunu vurgulayan İGC Başkanı Misket Dikmen de saldırıyı şu sözlerle kınadı:



Dün gece Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın ‘talihsiz ve kabul edilemez’ cümlelerini haberleştiren Hürriyet Gazetesi, AKP’nin mensubu yaklaşık 200 kişinin taşlı sopalı saldırısına maruz kalmıştır. Bu saldırı Hürriyet gazetesinin ve bazı yazarlarının bir süredir bizzat Cumhurbaşkanı tarafından hedef gösterilmesinin sonucudur. Bu kişiler için maalesef ‘ne idiğü belirsiz’ gruplar tanımlamasını kullanamıyoruz ve asıl tehlikeli olan da budur. Yalnızca kin ve nefret duygusuyla hareket eden ve yönlendirilen bu gruplar toplumun tüm kesimleri için büyük bir tehlike arzetmektedir. Son yıllarda tarihte hiç olmadığı kadar yoğun baskı ve saldırılara maruz kalan gazete ve gazeteciler, bu son saldırı ile birlikte tam anlamıyla sindirilmek istenmiştir. Demokrasimiz, basın ve ifade özgürlüğü adına utanç verici saldırıyı kınıyor, Hürriyet gazetesi ailesine geçmiş olsun dileklerimizi iletiyoruz'



TERÖRE LANET



Açıklamasında Dağlıca’daki terör saldırısını da lanetleyen İGC Başkanı Misket Dikmen, “7 Haziran’dan bu yana Sayın Cumhurbaşkanımızın kendi deyimiyle ‘400 vekil çıkmadığı için’ devam eden çatışmaların en şiddetlisi ve en kanlısını dün gece yaşadık. Resmi olarak açıklanmasa da çok sayıda askerimizin şehit olduğunu öğrendik. Yine anaların yüreği yandı. Ülkemize yine ateş düştü. Evlatlarımız birilerinin siyasi hedeflerine kurban gitmesin artık. Terörün, şiddetin her türlüsünü lanetliyoruz. Dağlıca’da yitirdiğimiz şehitlerimize Allah’tan rahmet, milletimize başsağlığı diliyoruz. 



 


Sıradaki Haber İçin Sürükleyin