Hükümet tarafından meclise sunulan ve kanunlaşmadan uygulanmasına başlanan makul şüphe (yürülükteki kanunlara göre vatandaşların ev ve işyerlerinin aranması ile ilgili hakimden karar çıkartabilmek için 'somut delil' şartı aranıyor. Ancak Meclis'e sunulan yeni taslağa göre 'makul şüphe' duyulması arama kararı için yeterli görülüyor) kapsamında Adana'da yaşayan gazeteci-yazar Aytekin Gezici attığı tweetler nedeniyle gözaltına alınmıştı.
Basın Konseyi Gezici'nin gözaltına alınmasını kınayan bir açıklama yayınladı.
Makul şüphe'yi yargıya keyfiyet getirşlmesi olarak yorumlayan Basın Konseyi'nin açıklaması şu şekilde:
Hukuk; Demokles’in kılıcı gibi yurttaşların tepesinde sallandırılacak bir tehdit unsuru değildir.
İfade ve basın özgürlüğüne yeni kısıtlamalar getirecek yasa tasarısının, TBMM'de dahi görüşülmeden uygulanmasındaki telaşı anlamakta zorlanıyoruz.
Adana'da Gazeteci-Yazar Aytekin Gezici'nin Twitter'daki paylaşımları nedeniyle evinde arama yapılmasını, gözaltına alınmasını endişe verici gelişmeler olarak değerlendirmekteyiz.
Hukuktaki somut delil ilkesine ters düşen “makul şüphe” ifadesi; çok ucu açık bir kavramdır ve nereye kadar gideceği de belirsizdir.
“Makul şüphe”, yargıya keyfiyet getirmekten başka bir şey değildir.
Silivri mahkemelerinde kanıt gösterilmeden ya da gizli tanıkların ifadeleriyle yargının ne denli büyük hasar gördüğüne, hep birlikte tanık olduk.
Ve o günleri tekrar yaşamak istemiyoruz...