Avrupa Birliği (AB) Türkiye Delegasyonu Başkanı Büyükelçi Stefano Manservisi, Musul'da yaşananlar ve Türkiye Konsolosluğu'nun basılıp diplomatlarının rehin alınması ile ilgili, "Türkiye'ye ve Türk halkına büyük destek verdiğimizi, sizin endişelerinizi paylaştığımızı söylemek isterim. Sizinle dayanışma içerisindeyiz, umarım en kısa zamanda Konsolos ve oradaki diğer Türk vatandaşları kurtulacaktır, güvenli duruma geçecektir. İkincisi olarak çok endişeliyiz"dedi. Büyükelçi Manservisi, Musul'da yaşananların Türkiye'deki çözüm sürecini etkilemesinden de endişe ettiklerini söyledi.
AB üyesi ülkeler ve Türkiye'den gazetecileri Diyarbakır'da bir araya getiren AB Türkiye Delegasyonu Başkanı Büyükelçi Stefano Manservisi, gazetecilerin Musul'da yaşanan durum ve çözüm süreci ile ilgili sorularını yanıtladı. Büyükelçi Manservisi, Musul'da yaşananlar ile ilgili konuşurken, AB olarak Türkiye'ye ve Türk halkına büyük destek verdiklerini, Türkiye'nin endişelerini paylaştıklarını belirterek, "Sizinle dayanışma içerisindeyiz, umarım en kısa zamanda Konsolos ve oradaki diğer Türk vatandaşları kurtulacaktır, güvenli duruma geçecektir. İkincisi olarak çok endişeliyiz. Bölgede neler oluyor bir endişe konusu. Musul'daki durum çok hassa ve buradaki bu gelişmeler bölgedeki barışın, bölgedeki durumun ne kadar hassas ne kadar kırılgan olduğunu bize bir kere daha gösterdi. Ve bütün bunların Suriye'deki çalkantıdan kaynaklandığını söyleyebiliriz. Ve bölgede diyalog ile bir sonucu ulaşmanın ne kadar zor olduğunu görüyoruz" dedi.
'MUSUL'DA YAŞANANLARIN BARIŞ SÜRECİNİ ETKİLEMESİNDEN ENDİŞELİYİZ'
AB Türkiye Büyükelçisi Stefano Manservisi, bir başka endişe
kaynaklarının da Musul'da olanların Türkiye'de devam etmekte olan
Türk-Kürt barış sürecini olumsuz olarak etkilemesi endişesi
olduğunu ifade ederek, "Bu nedenle endişe ile izliyoruz bütün
durumu. Bizce Kürtlerle başlatılan bu barış süreci, Kürtlerle
başlatılan bu diyalog bugün için en önemli konudur. Eğer bu çözüm
süreci başarılı olursa yalnız Türkiye için değil, bütün bölge için
çok önemli. Bu çözüm sürecinin başarısı bölgeye diyalog yoluyla
barış ile de çözümün gerçekleşebilmesini göstermesi açısından çok
önemli. Dolayısıyla aynı gerçeklere dayanarak bölgede barış için de
bir varlık oluşturabilir. Dolayısıyla Musul'daki bu olayların bu
barış sürecine olumsuz etki etmesine hiç arzu etmeyiz, bunu endişe
ile izliyoruz"diye konuştu.
Delegasyon olarak AB üyesi ülkelerinden ve Türkiye'den
gazetecilerle birlikte Diyarbakır'a geldiklerini söyleyen Büyükelçi
Manservisi, "Diyarbakır'ı toplantı mekanımız olarak özellikle
seçtik. Biz burada temel haklar, özgürlükler ve hukuk konusunu
tartıştığımız gibi Türk-Kürt barış sürecine de tartıştık,
inceledik. AB üyesi ülkelerinin önemli gazetelerinin ve Türkiye'nin
önemli gazetelerinin gazetecileri ile buradayız. Bu
girişimimiz barış sürecinin ne kadar önemli olduğunu bir kere
daha gösteriyor. Bunu göstermek için buradayız. Yetkililerle de
görüştük, 2 Belediye başkanı vali ile ve bir çok sivil toplum
kurulmuşunun temsilcisi ile görüştük. Bu barış sürecinin ne kadar
önemli olduğunu göstermek için buradayız. Sadece bizler için değil,
sizler içinde ne kadar önemli olduğunu biliyoruz"dedi.
Gazetecilerin, Musul'da yaşananlara neden olan Suriye konusunda AB ülkelerinin ihmali olup olmadığı ile ilgili bir soruya ise Büyükelçi Stefano Manservisi, şöyle yanıtladı:
'AB'NİN İHMALİ YOK, BÖLGEDEKİ RADİKAL UNSURLARI BİRLİKTE ORTADAN KALDIRMAK GEREKİR'
"Hayır, ihmal olduğuna inanmıyorum ben. Suriye'deki durum fevkalalde karmaşık kompleks. ABD'de ve Birleşmiş Milletlerde sürekli konu inceleniyor, tartışılıyor, müzakere ediliyor. Daha önceki gün ABD'nin BM'deki elçisi geldi Ankara'yı ziyaret etti. Yani hep birlikte bir çözüm arıyoruz. Ama Suriye'deki durum çok karışık. İhmal olduğunu sanmıyorum ama oradaki durum çok zor. Ancak, birlikte çalışarak bunu çözebiliriz. Bu bölgedeki radikal unsurları hep birlikte çalışarak ortadan kaldırmak gerekir. Yani radikal unsurların elimine edilmesi gerekir. Bunun çözümü için, Suriye probleminin çözümü için böyle bir formül, sihirli bir şey bir gecede bulunacak bir şey yok." (DHA)