CNN'in haberine göre, uyuşturucu bağımlılığıyla mücadele eden bir annenin 12 çocuğundan biri olarak 1986 yılında dünyaya gelen Oher, henüz 11 yaşına basmadan Tennesse eyaletinin koruması altına girdi, kısa süre sonra da sokaklarda ya da arkadaşlarının yanında yaşamaya başladı.
Oher'in zorlu çocukluk dönemi eğitim hayatını da istikrarsız kıldı ve 9 yılda 11 farklı okula gitmek zorunda kaldı.
Bir arkadaşının babasının yardımıyla özel bir okula yazdırılan Oher, henüz ergenlik çağındayken basketbol, futbol ve atletizmdeki yetenekleriyle dikkatleri üzerine çekti.
Oher'e, 2003'te tanıştığı Tuohy ailesi evlerinde kalma teklifi sundu.
Tuohyler, ailenin bir parçası haline gelen Oher'i sevdiklerini ve kendisini yasal olarak evlat edinmek istediklerini söyledi. Oher de aileye güvendiğini belirterek bu teklifi kabul etti.
Oher, 2006'da üvey babası Sean ve üvey annesi Leigh Anne'nin de mezun olduğu Mississippi Üniversitesinde Amerikan futbolu oynamak için burs kazandı. Burada yeteneklerini sergileyen Oher, 2008'de "All-American konsensusu"na seçildi.
Evsizlikten NFL oyunculuğuna giden yolculuğu "The Blind Side" başlığı ile kitap haline getirilen Oher, 2009'da NFL'nin köklü ekiplerinden Baltimore Ravens takımına seçilerek kariyerinde büyük bir adım attı.
Aile, Oher'in sözleşme haklarında "nihai kontrol"e sahip
Oher'in hayat hikayesi 2009'un sonlarında vizyona giren "The Blind Side" ismiyle filme dönüştürüldü. 300 milyon doların üzerinde hasılat yapan filmde anneyi canlandıran oyuncu Oscar Ödülleri'nde "En İyi Kadın Oyuncu" ödülüne layık görüldü.
Michael Oher, avukatları aracılığıyla Tennesse eyaletindeki bir mahkemeye, Tuohy ailesinin kendisini gerçekten evlat edinmediğini ve film üzerinden vesayet kurarak milyonlarca dolarını alıkoyduğunu savunan bir dilekçe yazdı.
Dilekçede, Tuohy ailesinin Oher'i evlat edinme sürecindeki yasal prosedürlerde "Michael Oher'in 18 yaşından büyük olmasına ve teşhis edilmiş herhangi bir fiziksel veya psikolojik engeli olmamasına rağmen, herhangi bir sözleşme için pazarlık yapma veya herhangi bir sözleşmeye girme hakkı üzerinde tam yetkiye sahip olmalarının" talep edildiği aktarıldı.
Bu süreçte Tuohy ailesinin Oher'e "tüm sözleşmelerinin nihai kontrolüne" sahip olacaklarını söylemedikleri belirtilen dilekçede, Oher'in, 18 yaşından büyük olduğu için "evlat edinmenin" vesayet olarak adlandırılması gerektiği konusunda "Tuohyler tarafından yanlış bir şekilde bilgilendirildiği" belirtildi.
Dilekçede, "Tuohy ailesi, bu dilekçenin verildiği tarihe kadar kendilerini Michael'ı evlat edinen ebeveynleri olarak alenen yanlış tanıtmıştır." ifadesine yer verildi.
Eylül 2006'da Tuohy ailesi ve diğer iki çocukları için bir ajans aracılığıyla "The Blind Side" filmi için Oher'in imzasına bağlı olarak kişi başı 225 bin dolar ve gelecekteki tüm "tanımlanmış net gelirlerin" yüzde 2,5'ini almak üzere sözleşme görüşmeleri yapıldığı ifade edilen dilekçede, Oher'in "hiçbir koşulda isteyerek veya bilerek isminin, görüntüsünün ve benzeri haklarını devredeceğini bildiren bir belge imzalamadığı" vurgulandı.
Tuohy ailesi ise iddiaları reddetti
Üvey baba Sean Tuohy basına verdiği demeçte, filmden hiç para kazanmadıklarını, aynı isimdeki kitabın yazarı ise aldığı gelirin yarısını aileye verdiğini, kendilerinin de bu parayı tüm aile üyelerine eşit paylaştırdıklarını söyledi.
Tuohy ailesinin diğer oğlu ise Oher'in vesayeti bu yıl öğrendiğine inanmakta güçlük çektiğini belirterek, "Bugün merak ettim, rastgele, geri dönüp aile grup mesajlarımıza baktım ve neler söylendiğini gördüm. 2020 ve 2021'de 'Eğer bana bu kadarını verirseniz, o zaman bazı şeyleri halka açıklamam.' gibi şeyler vardı." ifadelerini kullandı.