Sevilen şarkıcı Emir Can İğrek'in yeni albümü Parti İptal'de yer alan 'Ali Cabbar' şarkısının hikayesi yürekleri dağlamıştı. Beğeni toplayan şarkının hikayesinin, Çerkeslerin Ağlatan Kafe' müziği ile benzerliği şaşırttı. Meğer Ali Cabbar'ın hikayesi, ünlü Çerkes hikayesiyle neredeyse aynıymış... İşte dinleyeni mest eden 'Ağlatan Kafe'nin kahramanları Şamil ve Janset'in hikayesi...
ALİ CABBAR'IN HİKAYESİ
Ali Cabbar, Tekirdağ'da yaşayan ve köy düğünlerinde gırnata çalarak geçimini sağlayan 16-17 yaşlarında bir genç. Çalgıcı olarak katıldığı bir düğünün aşık olduğu kızın düğünü olduğunu öğrenir ve kahrolur. Bunun üzerine askere gitmeye karar verir. Ancak yaşadığı topraklara bir daha dönemez. Askere gitmesinden 6-7 ay sonra, Ali Cabbar'ın şehit olduğu haberi gelir.
AĞLATAN KAFE'NİN HİKAYESİ
Çerkeslerin yüreğini yıllardır dağlayan 'Ağlatan Kafe' müziğinin hikayesi de Ali Cabbar ile pek çok benzer yön taşıyor. Kafkasya'da yaşayan genç ve yağız bir delikanlı olan Şamil, mızıka (akordeon) çalgıcısıdır. Şamil, bir gün katıldığı düğünde gördüğü genç ve güzel bir kıza vurulur. Kızı görünce bütün notaları karıştıran ve düğünde bulunanların dikkatini çeken Şamil, hatasını hemen düzeltir.
Düğünün ardından Şamil, genç kızı merak ederek sorup soruşturur ve kızın isminin Janset olduğunu öğrenir. Ne var ki Janset, Şamil'in köyünden değildir.
Şamil, günlerce Janset'in bulmak için çevre köylerde izini sürer.
Günler, haftalar hatta aylar sonra Şamil güzeller güzeli aşkı Janset'i bulur. Aylardır aradığı kızı bulan Şamil, Janset'i gizlice takip ederek evini öğrenir.
Janset, akşam olduğunda evin kapısını çalan Şamil'i evlerine buyur eder. Şamil, aileye durumu anlatır ve kızı babasından ister.
Baba, Şamil'e sorular sorarak kimlerden olduğunu ve ne iş yaptığını öğrenir. Janset'in babası sonunda sinirlenir ve 'benim çalgıcıya verecek kızım yok' diyerek Şamil'i yaka paça dışarı atar.
Şamil'in mızıka çalgıcısı olduğunu öğrenen Janset'in babası sonunda sinirlenir ve 'benim çalgıcıya verecek kızım yok' diyerek Şamil'i evden kovar.
Bu olaydan sonra müziğe küserek kendisini eve kapatan Şamil'in amcası, aradan birkaç ay geçmesinin ardından kapısını çalar.
Şamil'den o akşam yapılacak bir düğünde mızıka çalmasını ister. Şamil başta istemese de daha sonra teklifi kabul eder ve düğüne gider.
Düğüne gidip mızıka çalmaya başlayan Şamil, geline bakınca onun sevdiği kız Janset olduğunu görür.
Janset'i gören Şamil, yaşadığı bocalamanın ardından göz yaşları içinde mızıkasını çalmaya başlar. Hiçbir müziğe ait olmayan notaları kalbinden mızıkasına akıtan Şamil'in çaldığı beste, gelinle damadın düğün şarkısı olur.
O günden sonra bu müzik eşsiz bir dans ile birleşerek 'Ağlatan Kafe' yani Ağlatan Dans olarak anılmaya ve bütün Çerkes düğünlerinde çalmaya başlar.
Hikayesi derinden etkileyen muazzam müziği dinlemek için tıklayın