İHA Genel Müdür Yardımcısı İsmail Ballı, Çorum Belediyesi’nin davetlisi olarak Çorum’a geldi. Necip Fazıl Kısakürek Gençlik Merkezi’nde düzenlenen “Objektiften Yansımalar” konulu fotoğraf sergisinin açılışına katılan Ballı, daha sonra Çorumlularla söyleşide bir araya geldi.
Belediye Başkan Yardımcısı Turhan Candan, Belediye Kültür Müdürü
Mustafa Ercan, akademisyenler, iletişim lisesi öğrencilerinin ve
davetlilerin katıldığı programda Ballı, gazetecilik mesleğindeki
tecrübelerini katılımcılarla paylaştı.
Gazeteciliği bir virüse benzeten Ballı, bu virüsü kapan insanın
başka bir işi yapmasının mümkün olmadığını söyledi. Hangi meslek
dalı olursa olsun insanların seçtiği mesleği severek yapmaları
gerektiğini vurgulayan Ballı, “Sevmediğiniz bir işi yapıyorsanız,
lütfen o işi bırakın. ‘Bu işi seviyorum, ben bu işi sevdiğim için
meslek edindim’ diyebileceğiniz bir iş seçin. O işi seçtikten sonra
da neler yapılması gerekiyorsa onları hayata geçireceksiniz. Hangi
meslek olursa olsun o işi sevmeniz gerekiyor. Ve o işin gereklerini
yerine getirmeniz gerekiyor” dedi.
Sergide yer alan fotoğraflardan 8 ila 10 tanesinin İHA foto muhabiri Abdullah Coşkun’a ait olduğunu hatırlatan Ballı, “Abdullah Coşkun Adana’da bu mesleğe başladı. Ama şu anda İHA’nın baş foto muhabiri ve dünyanın her tarafına giderek fotoğraf çekiyor. Kendini geliştirdi. Onun için her meslekte olduğu gibi gazetecilik mesleğinin ne kadar zor olduğunu, işin gerekliliğini, işin şartlarını kavramak gerekiyor. Bu mesleğin zorlukları kadar, çok güzel yönleri de var. Sizlere hitap etmek, sizin yanınızda olmak bu güzelliklerden bir tanesi. Gazetecilik mesleğinde başarılı olmak istiyorsanız bu işi seveceksiniz. Bir insanın sevdiği bir eşi, sevdiği bir işi ve geleceğe dair umutları varsa o insan için çalışmanın, yorulmanın kıymeti yoktur. Bugün Anadolu’daki il ve ilçelerden gelerek genel merkezimizde çalışan aynı zamanda ciddi konumlarda görev alan arkadaşlarımız var. Bir gazetecinin mesleğini sevmesinin yanı sıra gereklerini de yerine getirmesinin altını çizen Ballı, “Gündemi çok iyi takip edeceksiniz. Gazetecilik haber yazmaktır. Bir gazetecinin kaliteli gazeteci olduğunu, yaptığı haber, yazarsa makalesinden anlarsınız. İyi yazabilmek için çok okumalısınız. Geçmişte imkanlar çok kısıtlıydı. Artık internette ulaşamayacağınız bir bilgi yok. Bu işi yapacağım diyen arkadaşlarımız her gün gazeteleri, köşe yazarlarını okumalı. Çok okumazsanız, yazamazsınız. Bir olayı kamuoyuna iyi aktaramazsınız bu bilgi sadece sizde kalır” ifadelerini kullandı.
Gelişen dünyada değişimin önemine de dikkat çeken Ballı, “Değişim çok önemli. Bundan 15-20 yıl önce her meslekte olduğu gibi muhabirlik de çok farklıydı. Bir olayda kişi veya kişilerin vesikalık fotoğrafları elde ettiğinizde işinizi bitirmiş oluyordunuz. Ama artık öyle değil. Çünkü değişim oldu, hız geldi. Bazen bir güvenlik kamerasının kaydettiği birkaç saniyelik görüntü her şeyi değiştirebiliyor. Bazen cep telefonu ile çekilen görüntüler çok büyük önem arz ediyor. Artık gazetecinin, sadece bir olayı görüntülemesi veya fotoğraflaması değil, onu çeken başkasını da bulması gerekiyor. Gazetecilikte artık şartlar değişti, günün özellikleri farklılaştı. Amerikalıların ‘vatandaş gazeteciliği’ olarak adlandırdığı bir olgu var. Bir olay oluyor 5 dakika sonra bir vatandaş bir görüntü getiriyor. Bir kameramanın 40 yılda bir eline geçmeyen fırsat o vatandaşın eline geçmiş oluyor. Kendimizi yenilememiz gerekiyor” dedi.
Programa katılan iletişim lisesi öğrencilerine yabancı dil
öğrenmeleri için çağrıda bulunan Ballı, “Yabancı dil öğrenin. Dünya
artık küçücük bir köy oldu. Geçmişte dünya ülkelerinde olan bir
olay bizi ilgilendirmiyordu. Artık öyle değil. Dünya global bir köy
haline geldi. Bugün bir doktorun yabancı dil bilmeden mesleğini ifa
etme şansı yok. Bizim mesleğimiz de öyle. İyi bir gazeteci olmak
istiyorsanız mutlaka bir yabancı dil öğrenin. Ben öğrenemem benim
imkanlarım yok bunlar mazeret değil. Artık internetten bile
İngilizce öğrenebiliyorsunuz. Yabancı dil bu meslekte
ilerlemenizin, işinizi dünya standartlarına göre yapmanızın en
büyük anahtarlarından birisi” diye konuştu.
Gazetecilikte pes etmeye yer olmadığını anlatan Ballı, “Bazen
sorulması zor bir soruyu soracaksanız, bazen çekilmesi zor bir
görüntüyü çekeceksiniz. Bir de neyin haber olup, neyin olmayacağını
kafanızda çok iyi tasarlayacaksınız. Haber az olan bir şeydir. Genç
bir gazetecinin neyin haber olduğunu hissetmesi için empati yapması
gerekiyor. Ayrıca gazetecinin her konuda bilgi sahibi olması
gerekir. Bir haberi yanlış yazdığınızda mutlaka hatalarınız da
yüzünüze vuruluyor. İnsanlar takip ediyorlar. Gazeteci dikkatli
olmalı. Atalarımız buna kılı kırk yarmak demiştir. Bir haberi
düzgün yazmazsanız o zaman bittiğiniz andır. Ömrünüzün sonuna kadar
o haber alnınızda leke olur. Çok dikkat gerektiren bir meslek"
dedi.
İletişim lisesi öğrencilerin okulda eğitim görürken, bu işin
pratiğini de yapmaları için öneride bulunan Ballı, “Eğer pratiğini
yapmazsanız kaybedersiniz. İletişim lisesi veya fakültesinde eğitim
görürken bir basın kuruluşunda stajınızı yapın. Okulumu bitireyim
sonra bir basın kuruluşuna giderim mantığıyla hareket ederseniz bu
size 2-3 yıl kaybettirir. Bu iş yürekle yapılıyor. Çalıştığınız
kurumda mesai saati bitse de gitsem yerine o işyerinin sahibiymiş
mantığıyla hareket edin. Yattığınızda işinizin rüyasını
görebiliyorsanız doğru yoldasınız demektir” sözleriyle konuşmasını
tamamladı.
Ballı, daha sonra katılımcılardan gelen soruları yanıtladı. İHA