Star Gazetesi'nden gazetenin diğer yazarları Ahmet Kekeç, Mehmet
Metiner ve Hüseyin Gülerce ile girdiği polemik sonucu, son
yazısının yayınlanmamasını gerekçe göstererek ayrılan Ahmet
Taşgetiren dün itibariyle Karar Gazetesi'nin yazar kadrosuna dahil
oldu.
Taşgetiren, Karar gazetesindeki bugünkü ilk yazısını, İstanbul’da
bir süredir tedavi gördüğü hastanede, 59 yaşında hayatını kaybeden
EKSİM Yatırım Holding Yönetim Kurulu Başkanı Abdullah Tivnikli'ye
adadı.
"Karar’da ilk yazım onun için olsun. Abdullah Tivnikli için değer
bu" diyen Ahmet Taşgetiren'in yazısı şu şekilde:
Tayyip Erdoğan’ın, Abdullah Gül’ün, Ahmet Davutoğlu’nun, Binali
Yıdırım’ın, İsmail Kahraman’ın, Osman Nuri Topbaş Hocaefendi’nin ve
binlerce mü’minin birlikte omuz verdiği bir tabut.
Bu tabut içinde Abdullah Tivnikli ebediyyet yolculuğuna
gidiyor.
Karar’da ilk yazım onun için olsun. Abdullah Tivnikli için değer
bu. Bu devlet adamlarının o tabuta omuz vermeleri de boşuna
değil.
Dört yıl önce Fahrettin Tivnikli Bey’in defni için Nakkaştepe
mezarlığına vardığımızda Abdullah Bey aile mezarlığında kendi
isminin yazıldığı mezar taşını göstermişti tebessüm ederek...
Ağabeyi de genç denecek yaşta ve sür’atli ilerleyen bir
rahatsızlığın sonunda fani ömrü tamamlamış, ebediyyet âlemine yolcu
olmuştu.
Abdullah bey, ağabeyinin ardından derin bir sarsıntı içinde
değildi. İbret duygusu hakimdi. Gelinecek, gidilecekti. Bu dünyanın
kanunu bu idi. Erken ya da geç, bu, insanların bakışına göreydi.
Ecel çağıracaktı ve yola düşülecekti. Hazır olmak gerekti. Ve kalan
zamanı Allah için yaşamak gerekti.
İşte bu son cümle idi Abdullah bey’in, Ağabeyinin mezara konduğu
sırada kendi mezar taşını gösterirken yaşadığı hislerin,
düşüncelerin ifadesi.
***
Derdi ümmetin derdi idi ve ömrü o derde çare bulmak için
değerlendirmek gerekiyordu.
Fahrettin Bey’i ve Abdullah Bey’i 70’li yıllardan beri tanırım.
İlk gençlik yıllarından itibaren gayretin, mücadelenin içinde
idiler.
Aile, baba, anne o hassasiyetin beşiği idi. Babaları merhum Sıddık
Tivnikli Bey, muhterem anneleri, onların gönül dünyalarına
Erzurumlu İbrahim Hakkı Hazretlerinin gönül mirasından izler
taşımışlardı.
Merhum Sıddık Bey, bu işin siyaset tarafı ile de ilgilenmiş,
Erzurum’da davanın mayalanmasında gayretleri olmuştu.
Anne dualı bir anneydi. Kabri çok istediği Cennetülbaki’dedir.
İşte oralardan geldi Fahrettin-Abdullah Tivnikli kardeşler.
İklimini buldular ve gönül dünyalarına emek verdiler genç
yaşlarından itibaren.
Allah Teâlâ onlara genç yaşlarında imkanlar verdi ve onlar o
imkanları, Allah yoluna hizmet için kullanabilme imtihanını yüz akı
ile verdiler. Buna şehadet edecek dünyada o kadar çok insan vardır
ki...
“Dünyada” demem garipsenmemeli, çünkü bu iki kardeş, Türkiye’deki
hizmetler için de hep devrede oldular, gönül coğrafyamızdaki
hizmetler için de...
Ümmetin ana derdinin “insan gücünün kalitesi” olduğunu çok erken
gördüler ve o alanda ne yapılabilecekse ona mali varlıklarını,
gönüllerini ve ufuklarını koydular. İslâmî camiada teşekkül eden
ilk düşünce kuruluşlarında (SETA gibi), bilim adamı yetiştirmek
üzere araştırma enstitülerinin (Ekotek, İBAV, İSAR gibi)
teşekkülünde unutulmaz emekleri – mali katkıları oldu.
Fahreddin Bey’le aralarında iş bölümü yapmışlardı, ağabey, vakıf
çalışmaları ile ilgilenecek, Abdullah Bey iktisadi faaliyetleri
organize edecekti. Fahreddin Bey dünya değiştirince Abdullah Bey
üzerindeki iktisadi sorumlulukları azalttı ve vakıf insanı
hüviyetine bürünmeyi tercih etti. Hastalığının ilerlediği günlerde
dahi İLAM’a geliyor, Aziz Mahmud Hüdayi Vakfı’nın mütevelli
toplantılarına katılıyor, vakıf hizmetlerinin ufuklarını
genişletmek için tekliflerini, değerlendirmelerini sunuyordu.
Ne denebilir? İnnâ lillahi ve innâ ileyhi raciûn. Tivnikli
kardeşler genç yaşta “inna lillah” idrakini gönül kıvamı haline
getirmiş insanlardı. Genç yaşta insanlık için, ümmet için kalıcı
yatırım ufkunu görüp varlıklarını o yolda seferber edebildikleri
için konuşulmaya değer insanlar oldu onlar.
***
Ecel seçip alıyor. Hiçbirimiz ne zaman seçileceğimizi bilmiyoruz.
Kime ne zaman “Gel” denilecek? Görüyoruz ki yaş vs. standardı yok
bu çağrının. Her an olabilir. Hazır olana ne mutlu. Gidilecek yer
için önden yüzü ak edecek hayat dosyaları gönderene ne mutlu.
Merhum Erdem Bayazıt’ın mısraları hep hatırımızdadır:
“Ölüm bize ne uzak bize ne yakın ölüm.
Ölümsüzlüğü tattık bize ne yapsın ölüm”
Abdullah Tivnikli Bey kardeşimiz için “İyi biliriz” diye bütün
kalbimizle şehadet ederiz. Rabbimizin sonsuz rahmeti onunla olsun.
Kabir yolculuğu cennet yolculuğu olsun.
Ailesine, dostlarına başsağlığı diliyorum.
Fatihalarımız onu ve diğer mü’minleri yalnız bırakmasın.
Karar yolculuğumuz iyiliklerle anılacak bir yolculuk olsun.
Ahmet Taşgetiren'in Karar'daki ilk yazısı yayınlandı!
Karar Gazetesi'nin yazar kadrosuna dahil olan Taşgetiren, yeni adresindeki ilk yazısını bugün kaleme aldı.
Sıradaki Haber İçin Sürükleyin