Medyanın, polisin, ordunun, yargının Başbakan'ın elinde olduğunu belirten ve Eroğan'ın yinde de mağdur görünmesine dikkat çeken Ahmet Hakan'ın Hürriyet'te yer alan bugünkü köşe yazısı şu şekilde:
"Yine mi mazlum yine mi mağdur?
TOMA’lar, tazyikli sular senin elinde.
*Halkının bir bölümünü biber gazına boğan sensin...
*Akdeniz Oyunları’nın açılışı için düzenlenen törenin bütün
biletlerine el koyan sensin.
*“Terörist”in kim olduğunu sen belirliyorsun...
*Neyin ne kadar yasaklanacağını sen planlıyorsun...
*Dava açılan değil dava açtıransın.
*Kimin nerede nasıl toplanacağını sen belirliyorsun.
*Medya elinde.
* “Karar verdik, yapılacak” diyen sensin.
*Sanal âlemde “CHP kapatılsın” diye kampanyalar
düzenletensin...
*Korkutan sensin.
* Polis senin...
*Vali senin...
*Bakanlar, genel müdürler, daire başkanları... Hepsi senin.
*Ordu senin, yargı senin...
*Halkının bir bölümü için sürekli “Bunlar... Bunlar...” diyen
sensin...
*Barışçıl gösterilere müdahale emrini veren sensin...
*Seni protesto eden halkına “çapulcu” diyen sensin.
*Çarşı’dan “çete” çıkaran sensin.
*Biber gazıyla egzoz gazını bir tutan sensin...
*“Gerekirse askeri bile çıkarırız sokağa” diyen sensin...
*Okullara “Eylemlere katılan öğretmen ve öğrenciler tespit edilsin”
diye yazılar gönderen sensin.
*Partin içinde hiç ama hiç eleştirilmeyen sensin...
*Kanunları çıkaran, yasaları yapan sensin...
*Her konuşması memleketin tüm kanallarında baştan sona canlı
yayınlanan sensin...
Ve bu muazzam güce, bu büyük iktidara, bu süper hâkimiyete, bu
görkemli muktedirliğe, bu devasa belirleyiciliğe karşın...
Mağdurum da mağdurum...
Mazlumum da mazlumum...
Diye tutturan da sensin.
Usta!
Müsaade et de biraz da başkaları mağdur ve mazlum oluversin.
Etme, eyleme...
Yazıktır garibanlara..."
Yazının tamamı için tıklayın.